SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Hukukçular Sınıfta Kaldı"

A- A+ PAYLAŞ
 
Kadına yönelik şiddet konusunu değerlendiren Malatya Baro Başkanı Eyüp Kutlubay, "Maalesef ne kolluk kuvvetlerimiz, ne yargı mensuplarımız, avukatlarımız, hakimlerimiz, savcılarımız o kadınlarımızı koruyamıyoruz" dedi. 
 
"HUKUKÇULAR SINIFTA KALDI"
 
Kadına şiddet konusunda hukukçuların sınıfta kaldığını belirten Kutlubay, "Kadın denilince biz hukukçuların zorlandığı bir alan, maalesef biz hukukçuların sınıfta kaldığı bir alan. Biz kadın dediğimiz varlık, fiziksel olarak güçsüz olduğu için korunmaya daha muhtaç bir varlık. Biz devlet olarak, hukukçular olarak kadınlarımızı koruyamıyoruz. Basına yansıdığı için bizler de biliyoruz, cinayetler bağıra bağıra 'ben geliyorum' diyor. Ama maalesef ne kolluk kuvvetlerimiz, ne yargı mensuplarımız, avukatlarımız, hakimlerimiz, savcılarımız o kadınlarımızı koruyamıyoruz. Öncelikli kadınlarımızı koruyacak bir sistemin oluşturulması gerekiyor. Kadınlarımızı, erkeğin, kocasının şiddetinden koruyacağımız bir sistemin oluşturulması gerekiyor. Eğer kadının şiddete uğrama ihtimali varsa ve bu noktada devletin yetkili organlarına savcılık olsun, kolluk kuvvetleri olsun, başvurduğu anda, en kısa sürede o kadını koruyacak sistemleri geliştirmemiz gerekiyor. Maalesef bizde ki yasal düzenleme ve bizdeki o sistemi algılamaya baktığınız zaman bunu gerçekleştirmek çokta mümkün değil" dedi. 
 
"EĞİTİMLER YETERSİZ" 
 
Bireyi korumak önceliğimiz olmalıdır diyen Baro Başkanı Kutlubay, " Biz yargı mensupları ve kolluk kuvvetleri olarak zihniyet olarak biraz devletçi zihniyetiz. Bireyi korumak aslında önceliğimiz olmalı. Yasalar ve yargı bireyin mutluluğu ve bireyin korunması için olmalıdır. Bizim zihni alğı ve dönüşümümüz o şekilde olmadığı için bizim bu noktada değişmemiz gerekiyor. Kadınlarımızı saldırıya uğramadan önce koruyacak mekanizmaları oluşturmalıyız. Kadına yönelik saldırılara karşıda ciddi cezalar getirmeliyiz. Bunu gerçekleştirdiğimiz zaman kadınları koruruz. Son yılarda cinsel suçlarda bir artış var. Bu noktada çocuklarımızı ve gençlerimizi bilinçlendirmek, bu suçtan korumanın en önemli faktörü. Bu noktada eğitimler yetersiz. Aileler de bu noktada daha dikkatli olmalı." ifadelerini kullandı. 
 
"AVUKATLIK İÇİN SINAV YAPILMALI"
 
Hukukçuların yetiştirilmesi konusunda da çok eksikliklerin bulunduğunu ifade eden Malatya Baro Başkanı Eyüp Kutlubay, "Bizdeki yargı kültürünün değişmesi ve dönüşmesi gerekiyor. Bunu içinde Hukuk Fakültesinden başlayarak, hukuk eğitiminin değişmesi, avukat, hakim ve savcı alımlarının değişmesi ve bunun içinde ciddi yaptırımların yapılması gerekiyor. Liseyi bitirip, hukuk fakültesini okuyorsunuz, 22-25 yaşında avukat, hakim ve savcı oluyorsunuz. Genç insanlardan adalet bekliyorsunuz. Genç yaşta kendisini tanımıyordur, iki hukuku tanımıyordur. üç toplumsal ilişkileri tanımıyordur. Adalet için karar vermek için bir olgunluğa erişmek, birikime ulaşmak gerekiyor. Hukuk fakültesini bitirmiş, çok tecrübesiz hakim, savcı ve avukatlara diyorsunuz ki, 'Ortaklaşa bir çaba içerisine girin ve bize adaleti üretin.' Bu çokta mümkün değil. Hukuk Fakültesi eğitimi ve öğrenimini ikinci bir üniversite olarak okutmak gerekiyor. Hukuk Fakültesi ilk üniversite olmamalı. Hukuk Fakültesini bitirecek öğrencinin daha önce bir fakülte bitirme şartı aranmalı. Hukukçu dönü bilmeyi, bugünü cevaplamayı, ileriyi de görebilmelidir. Hukukçudan beklenen aslında ileriyi de görmektir. Mevzuatçı olarak yetişen bir hukukçudan bunları bekleyebilir misiniz? Mümkün değil. Bir hukukçunun aslında sosyolojiyi, felsefeyi, psikolojiyi, tarihi, ekonomiyi bilmesi gerekir. Hakim ve savcılar için sınav getiriliyor, ama avukatlıkta sınav getirmiyorsunuz. Bu eşyanın tabiatına ve ruhuna aykırıdır. Biz kesinlikle yeni hazırlanacak avukatlık yasasında, avukatlığa girişte bir sınav yapılmasını istiyoruz" dedi. 

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız