SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"İbn-i Sina Ateist Değil"

0
Güncellendi - 2015-12-27 17:10:31
A- A+ PAYLAŞ

Özellikle tıp alanında yazdığı kitapları Batı üniversitelerinde uzun yıllar ders kitabı olarak okutulan İbni Sina Bağcılar’da düzenlenen bir programla anıldı. İbn-i Sina’yı anlatan Prof. Dr. Ömer Mahir Alper, “İbn-i Sina ateisttir” şeklindeki bazı eleştirilere karşı çıktı. 

Özellikle tıp alanında yaptığı çalışmalarla yaşadığı dönemi aşan bir üne sahip olan İbn-i Sina Bağcılar’da düzenlenen bir programla anıldı. Bağcılar Belediyesi ile İbni Sina Anadolu Lisesi’nin ortaklaşa gerçekleştirdiği programda, İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Felsefesi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ömer Mahir Alper, İbn-i Sina’nın hayatını, tıp, felsefe ve astronomi alanındaki çalışmalarını anlattı.

Mehmet Akif Ersoy Kültür Sanat Merkezi’nde gerçekleştirilen programa yoğun ilgi yaşandı. Özellikle felsefi görüşlerinden dolayı, bazılarının, “İbn-i Sina ateistti” şeklindeki yaklaşımlarına karşı çıkan Alper, “İbn-i Sina kesinlikle ateist değildir” dedi.

“Bin yıl önce yaşamış birini şu anda bile bütün dünya konuşabiliyorsa bu onun düşüncesinin büyüklüğünün kanıtıdır” diyen Alper, İbn-i Sina üzerine Batı dünyasında çok sayıda çalışma bulunduğunu sadece İngilizce çalışmaların diğer bütün dillerden daha fazla olduğuna dikkat çekti.

İbn-i Sina’nın 7 yaşında hafız olduğunu 17 yaşına geldiğinde ise döneminin tıp uzmanlarının kendisinden istifade etmeye başladığını anlatan Alper, özellikle tıp kitaplarının uzun yıllar Batı üniversitelerinde ders kitabı olarak okutulduğunu söyledi.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız