AKP Malatya Milletvekili Mustafa Şahin, “İlimizdeki demir rezervlerinin çıkarıldıktan sonra özellikle pik demir ve uç demire dönüştürecek fabrikaların özel sektör tarafından yapılmaya başlamasıyla, ülkemizin yıllardan beri ithal etmiş olduğu hurda demir ve demir-çelik ürünlerini de durdurmuş olacaktır” dedi.
TBMM Genel Kurulu’nda gündem dışı söz alarak konuşan Malatya Milletvekili Mustafa Şahin, Malatya'nın yer altı ve yer üstü kaynakları bakımından çok zengin ve jeopolitik bir konuma sahip olduğunu belirterek, “Hekimhan ve Kuluncak ilçelerinde Türkiye'nin önemli demir çelik rezervleri ile birlikte krom, toryum, florit, alçıtaşı, domolit ve kaplıca suyu bulunurken, Pütürge ilçesinde de dünyanın ikinci büyük profilit madeni, altın, asbest, manganez yatakları mevcuttur. Akçadağ ilçesinde mermer, Darende ve Hekimhan ilçelerinde çimento, Yeşilyurt Şerefhan sahasında ise altın, Doğanşehir ve Arapgir ilçelerinde de manganez madeni bulunuyor” şeklinde bilgi verdi.
Şahin şunları söyledi, “Malatya ilimiz her ne kadar dünya kayısı başkenti olarak biliniyorsa da maden çeşitliliği açısından da madenlerin başkenti olma özelliğini de taşımaktadır. Özellikle 2002 AK Parti iktidarlarıyla birlikte mevcut madenlerimizin işletilmesi ve yeni sahaların tespit edilmesi için maden kanununda yeni düzenlemeler yapılırken bu alanlara yatırım yapacak firmalara da ciddi teşvikler verilerek madenlerimizin çıkarılıp işletilmesine büyük önem verildiğini görmekteyiz. Teşvikte 4.bölgede yer alan ilimizde stratejik öneme sahip olan maden işletmelerinde yatırım yapıldığında 5.bölge imkanlarından yararlanabilmektedirler. “
Türkiye'nin demir çelik ithalatının, enerji ve makine ekipman ithalat’ından sonra üçüncü sırada yer alan bir ürün olduğunu dile getiren Şahin, “İlimizdeki demir rezervlerinin çıkarıldıktan sonra özellikle pik demir ve uç demir'e dönüştürecek fabrikaların özel sektör tarafından yapılmaya başlamasıyla, ülkemizin yıllardan beri ithal etmiş olduğu hurda demir ve demir-çelik ürünlerini de durdurmuş olacaktır. Böylelikle Türkiye’nin demir- çelik açığını kapatmakla birlikte, ülkemizin cari açığını azaltacak demir rezervlerine sahip olduğunu da burada bir kez daha belirtmek istiyorum. İlimizdeki ikinci önemli yeraltı kaynağı ise mermer’dir. İlimizde çıkan mermerler uç ürüne dönüştürülmeden direk ihraç edilmesi kaynak zayiatı oluşturmaktadır. Bu ürünlerin uç ürüne dönüştürülmesini gerçekleştirdiğimizde bu alanda yaşanan kaynak zayiatını da ortadan kaldırmış olacağız. Özel sektörün ilimize yapmış olduğu yatırımlar ile birlikte, fizibilite çalışması yapan ve devam eden yatırımların bitmesiyle ilimizdeki istihdam probleminin çözümüne ciddi bir katkı sağlayacaktır. Yapılan tüm bu yatırımlar aynı zamanda kalifiye eleman ve ara eleman problemi açığını da ortaya çıkaracaktır. Bu problemlerin ilimizde yaşanmaması için teknik ve meslek liselerimizin mevcut ihtiyacı karşılayacak şekilde ilçe ve il merkezlerine yapımını planlayarak hareket etmekteyiz” şeklinde konuştu.
Şahin konuşmasını şöyle sürdürdü, “İlimize yatırım yapan yatırımcıların karşılaşacakları altyapı problemleri demiryolu ve karayoluna ulaşımı kolaylaştırmak için yeni yollar yaparak ortaya çıkacak sorunlara önlem almakla birlikte, İlimizde bu alanda yatırım yapacak müteşebbislerimize yönelik tanıtım yapıp, yardımcı olmak için Nisan ayının son haftasında MTA Bölge Müdürlüğü'müz madenlerle ilgili bir sempozyum düzenleyecektir. Bu sempozyumdaki temel amacımız ise, ulusal ve uluslararası şirketlerin ilimize kalıcı yatırım yapmalarını teşvik etmektir. İlimiz ve DAP bölgesindeki madenlerimizin sağlıklı bir şekilde incelenmesini gerçekleştirip, yeni yatırımcıları ilimize ve bölgemize çekmek için 82 arkadaşımız ile birlikte meclis araştırma komisyonu kurulması için önerge verdik. Bu önergedeki temel amacımız, Türkiye’nin enerji açığını kapatacak maden rezervlerimizin uç ürüne dönüştürülerek işletilmesidir. 30 yıldır bölgeye yapılan eğitim, sağlık, ulaşım, barajlar,altyapı ve sanayi gibi birçok alanda yatırım yapılmasına rağmen terör örgütünün buraya gelecek olan her türlü gelişmeyi sabote edip, bölgenin yıllardan beri geri kalmışlığını sürdürmek için gayret içinde olduğunu hepimiz bilmekteyiz. Bölge’de akan kanın durmasıyla beraber, madenlerimizin işletilmesiyle ilimizin bölge ekonomisinin lokomotifi haline gelecek bir enerji merkezi olacağından kimsenin şüphesi olmasın.”
