SON DAKİKA
SON DEPREMLER

'İlaç İzleme Sistemi Kurulmalı'

A- A+ PAYLAŞ

İnönü Üniversitesi Eczacılık Fakültesi dekanı Prof.Dr. Göknur Aktay, ilaçların etkilerine karşı dikkatli olunması gerektiği uyarısında bulundu. Bu arada Eczacılık Günü, 14 Mayıs Perşembe günü dolayısıyla Malatya'da da tören yapılacak, toplantı düzenlenecek.

DEKANIN UYARISI..
Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Aktay, yazılı bir açıklama ile "Farmakovijilans" hakkında bilgiler verdi.

Prof. Dr. Aktay'ın açıklaması şöyle:

"İnsanoğlu çevresinde kendisine zarar verebilecek her şeye karşı temkinli davranmak ve uyanık olmak zorunluluğu hisseder; yaşamını tehlikeye atabilecek her türlü etmenden uzak durmaya çalışır. Bu, yaşamını sağlıklı bir şekilde sürdürme açısından gereklidir ve son derece doğaldır.

Ancak, insan hiç, hekiminin önerip reçetelediği ilaç ya da ilaçlara karşı tedbirli olma gereği duymaz, aklına bile gelmez. Oysa kendi sağlığı söz konusu olduğundan, ilaçların olumsuz etkilerine karşı bireyin, hekim ve eczacısından daha uyanık olması gerektiği unutulmamalıdır.

Tarihe “talidomit faciası” olarak geçen ve 1961 yılında ABD ve Avrupa’da on bin civarında bebeğin sakat doğumuyla sonuçlanan felaket, insanoğluna, ilaç kullanırken çok uyanık olmak zorunda oldukları konusunda en büyük uyarı olmuştur. Gebe sıçanlarda yapılan deneysel çalışmalarda son derece güvenli bulunduğu hâlde, gebe kadınlarda kullanımı sonucunda fok balığına benzeyen ve “fokomeli” olarak bilinen kısa kol ve bacakları olan bebeklerin doğumuna yol açan “Talidomit” adlı ilaç, dünyada pek çok ülkede “farmakovijilans” komisyonlarının kurulması için bir milâd olmuştur.

Günümüzde, gelişmiş ülkelerin çoğunda, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) bünyesindeki “Uluslar arası İlaç İzleme Merkezi” ile iletişim içinde olan ulusal farmakovijilans merkezleri mevcuttur. Bu merkezler de, 50 ve üzeri yataklı hastanelerde kurulması zorunlu olan “farmakovijilans irtibat noktalarından” gelen ilaçla ilgili olumsuz etki geri bildirimlerini alır, DS֒ye iletirler.

Peki, tam olarak nedir “farmakovijilans”? Kelime anlamı olarak, farma: ilaç, ilaçla ilgili, vijilans: Bir tehlikeye karşı uyanık olma durumu veya güvenliliği sağlamaya yönelik gözlem yapma durumunu ifade eder. Kısaca, farmakovijilans: İlaçların zararlı etkilerine karşı uyanık olma durumudur.

Hiç yan etkisi olmayan, diğer bir deyişle yüzde yüz güvenli olan bir ilaç yoktur. Sırf bu nedenle bile ilaç, yakından izlenmeyi ve olası olumsuz etkilerine karşı uyanık olmayı gerektirir. Yaşamının herhangi bir döneminde ilaçla muhatap olan herkesin, ilaç üreticisinden ilacı öneren hekime, ilacı uygulayan hemşire ve diğer sağlık elemanlarından ilacı sağlayan eczacıya ve ilaç tüketicisine kadar herkesin ilaç kullanımı ve olası zararlı etkileri konusunda uyanık ve temkinli olmaları gerekir. Özellikle, ilaç tüketicisi olan hastaların hekimi ve eczacısından ilaçla ilgili önemli bilgileri istemesi, ilacını kullanırken ortaya çıkabilecek olumsuz etkiler olup olmadığını, ilacın saklama koşulunu ve kullanım şeklini öğrenmesi, hangi etkiler görüldüğünde endişelenmesi gerektiğini, ilacı ne kadar süreyle ve hangi dozda kullanacağını, kullandığı diğer ilaçlarla bir etkileşme olup olmayacağını sorması ve bu bilgileri istemesi ilacın güvenliliği ve hastanın kaliteli bir sağlık hizmeti alması açısından önemlidir.

Farmakovijilans sistemi içinde hasta, hekim ve eczacının sorumlulukları hangi noktada başlar? Hastanın, ilaç kullanımı sırasında ortaya çıkabilecek sorunların tümünü hekim ya da eczacısına geri bildirme aşamasında, hekim, hemşire ve eczacının ise, hastada tedavi sırasında ortaya çıkan olumsuz etkileri ilaçla veya tedavi amaçlı kullanılan madde ya da uygulamalarla ilişkilendirme ve farmakovijilans merkezlerine durumu bildirme aşamasında sorumlulukları vardır.

Ülkemizde, hekim, diş hekimi, hemşire ve eczacılar resmi olarak geri bildirimde bulunabilecek meslek gruplarıdır. Geri bildirimler, Türkiye Farmakovijilans Merkezi TÜFAM’a (Tel: +90 312 309 87 69 /1191, E-posta: tufam@saglik.gov.tr) bildirilebilir. Hastalar, gıda veya herhangi bir madde kullanımına bağlı acil durumlarda, Türkiye’nin her yerinden, il kodu çevirmeden doğrudan 114’ü arayarak bildirebilir ve yardım alabilirler.

Dileğimiz, yalnızca sağlık mensuplarının değil hastaların da bilinçli bir şekilde içinde yer aldığı bölgesel ilaç izleme sistemlerimizin de hızlı bir şekilde kurulması ve etkin bir şekilde çalışmasıdır."

BASIN TOPLANTISI..
Bu arada 14 Mayıs Eczacılar Günü nedeniyle, İnönü Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Göknur Aktay ile Malatya Eczacılar Odası Başkanı Bülent Köse ortak basın açıklaması yaptı.

Eczacılar Odası'nda düzenlenen basın açıklamasında ilk olarak konuşan Eczacılar Odası Başkanı Bülent Köse, "Tüm dünyada akılcı ilaç kullanımı hem kamu, hem sağlık sunucuları, hem de hastalar açısından özenle üzerinde durulması gereken bir konudur. Akılcı ilaç kullanımı dört temel ilkeye dayanmaktadır; doğru ilacın, doğru zamanda, doğru dozda kullanılması ve en uygun maliyetli tedavinin tercih edilmesi. Akılcı ilaç kullanımı sağlık politikalarının merkezinde durduğu gibi ülke ekonomisi ile de doğrudan ilişkilidir. Akılcı ilaç kullanımı elbette ki yalnızca ucuz ilaç kullanımı değildir. Ama eşdeğer ilacın hem hekimlerimiz tarafından reçete edilmesi, hem de hastalarımız tarafından tercih edilmesi, herkesin tedaviye ulaşmasını kolaylaştıracaktır. Çünkü eşdeğer ilaç referans ürün ile eşit güvenliğe, eşit etkinliğe sahip olan ekonomik bir tercihtir. Eşdeğer ilaçlar ekonomik olmaları nedeni ile ilaca erişimi kolaylaştırır ve tedaviyi yaygınlaştırır. Bizler halk sağlığını güçlendirecek her türlü faaliyetin destekleyicisi bir örgüt olarak, eşdeğer ilaçların bireysel ve toplumsal faydaları konusunda halkımızı bilgilendirmek için çaba harcıyoruz. Doğru teşhis ve doğru tedavi yönteminin seçimi konusunda tek otorite elbette hekimlerimizdir, ancak aynı etkiyi gösterecek ilaçların seçimi konusunda uzman kişi eczacınızdır. Sizler de eczacınızın ilaç seçimine güveniniz ve eşdeğer ilaç kullanımının artmasının, hem sizin; hem de toplumun sağlığı için son derece Önemli olduğunu unutmayınız" dedi.

"Son dönemlerde ülke gündemi farklı sağlık 'reçeteleri' ile adeta boğulmuş durumdadır. Buradan bir kere daha altım çizmek isteriz ki sağlık ciddi bir iştir. Bitkisel ürünler elbette ki yüzyıllardır sağlık alanında kullanılmaktadır. Ancak tedavi edici etken maddeler sadece doğru dozda ve doğru biçimde kullanıldığında faydalı olabilir. Birtakım kişiler farklı vaadler ile halk sağlığım adeta oyuncağa çevirmiştir. Ancak unutulmamalıdır ki; bilimselliği kuşkulu reçeteler ile uzman olmayan kişilerden alman tedavi edici ürünler ciddi bir sağlık tehdidi meydana getirme riskine sahiptir. Gerek tedavi edici gerekse koruyucu sağlık hizmetlerine ulaşmada tek doğru referans kaynaklarının hekimler ve eczacılar olduğunun bir kere daha kuvvetle altını-çizmek isteriz. Bu noktada medyaya da' ciddi bir sorumluluk düştüğü inancındayız. Söz konusu sağlık olduğunda en azından elde edilen bilgilerin gerçek uzmanlar tarafından onaylanmadan kamuoyuna sunulması sıklıkla karşılaştığımız ancak oldukça yanlış bir durumdur. Bu uygulamaların uzun vadede ciddi sağlık problemleri yaratmasından endişe ediyoruz; bu nedenle gerek hastalarımıza, gerekse medyaya doğru bilgiyi sağlamak için elimizden gelen her türlü çabayı harcamaya hazırız. Bu konuda tüm sorumluları daha özenli bilgilendirici faaliyetlerde bulunmaya ve çok ağır sonuçlar doğurabilecek ciddiyetsiz yaklaşımlardan uzak durmaya davet ediyoruz. Lütfen tedavinin bireysel olduğunu ve tedavi yönteminin uzmanlık gerektirdiğini unutmayın. İnternet üzerinden satılan ilaçlara lütfen güvenmeyin. Bu satış, hem yasaktır, hem de tüm dünyada sahte ilaçlar bir yolla satılmakta olduğundan, güvenli değildir" diyen Köse, açıklamasını şöyle tamamladı:

“Sağlıklı çocuklar Yetiştirmenin, sağlıklı bir toplum yaratmanın hepimizin sorumluluğu olduğu gerçeğinden hareketle, doğru ilaca ulaşmanızı sağlayan, en yalan sağlık danışmanınız, sizlere kesintisiz hizmet sunan eczacınız; tüm bireylerin sağlık hakkının yılmaz bir savunucusudur. Ancak sağlık alanını güçlendirmek hepimizin sorumluluğudur. Lütfen bu konuda bizlerle dayanışma halinde olunuz ve eczacınıza güveniniz."

İnönü Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Göknur Aktay ise açıklamasında, "Eczacılık hizmeti, sağlık sektörünün vazgeçilmez bir unsurudur ve birinci basamak bir sağlık hizmetidir. Her ne kadar günümüzdeki uygulamalar eczacılık mesleğini köreltmiş gibi görünse de, söz konusu olan, bir ilaç veya ilaç etken maddesi ise eczacının danışmanlığına her zaman gereksinim vardır. İlacın olduğu her yerde eczacı teknik danışman olarak görev almalıdır. Ancak, ne yazık ki, ülkemizde, ilaç ve ilaç etken maddesi içeren bazı preparatlar, özellikle de bitkisel preparatlar eczaneler dışında ve eczacı olmayan kişilerce satılmakta hatta tedavi amaçlı önerilmektedir. İlaç ister yerli, ister ithal ilaç olsun, ister kimyasal, ister bitkisel olsun, ila£ adı altında satılıyorsa Sağlık Bakanlığının kontrol ve izni ile satılmalıdır, Şatış ve dağıtımı ise eczacının kontrolünde olmalıdır" diye konuştu.

"Diğer taraftan, tıbbi bitkilerin hastalıkların tedavisinde kullanımıyla ilgili olarak, çok izlenen bazı televizyon programlarında, tıp ya da eczacılık konusunda eğitimi olmayan kişilerin, akılcı olmayan hatta toplum sağlığım tehlikeye atar şekilde önerilerde bulunduklarını sıkça görmekteyiz. Halkımızı özellikle bu konuda uyarmak isteriz, İlaç konusunda tek danışmanınız eczacıdır. Hastalıklarınızın tedavisini yapabilecek tek kişi nasıl hekiminiz ise ilaç kullanımı ve etkileşimleri konusunda karşılaştığınız sorunların çözümünde en yakın sağlık danışmanınız eczacınız olmalıdır. İlacınızı eczacınızdan alınız, eczacı dışındaki kişilere ilaç konusunda itibar etmeyiniz, kendinizin ve sevdiklerinizin sağlığını tehlikeye atmayınız" diyen Dekan Aktaş, konuşmasını şöyle tamamladı:

"İnsan sağlığını hiçe sayar şekilde bir doktor gibi hangi hastalıkta hangi bitkiyi nasıl kullanacağını öneren, bir eczacı gibi hazırlanış şeklini anlatan, kişinin kullanmakta olduğu diğer ilaçlarla kendisinin önerdiği bitki veya preparatın ne tür etkileşimler içinde olabileceği konusunda herhangi bir eğitimi olmayan bu kişilerin kontrolsüz bir şekilde, fazlaca izlenen programlarda peşpeşe yer almaları bir an önce engellenmeli ve insan sağlığı üzerinde ölümcül sonuçlar doğurabilecek -belki de ölümlere neden olmuş- uygulama önerilerinin daha fazla izlenmesine izin verilmemeli, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) en kısa sürede konuyla ilgili önlemleri almalıdır."

ECZACILIK GÜNÜ..
Bu arada 14 Mayıs Eczacılık Günü Malatya'da da törenle kutlanacak. İlk tören 09.30'da Atatürk Anıtı önünde gerçekleştirilecek.

İnönü Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezi'ndeki tören ise 10.15'de başlayacak.

Geleneksel Eczacı Balosu ise 16 Mayıs Cumartesi akşamı Altın Yunus Tesisleri'nde yapılacak.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız