SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"İleri Bir Adım Atıldı"

0
Güncellendi - 2015-12-27 21:40:14
A- A+ PAYLAŞ

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Başbakan Erdoğan'ın 1915 olaylarına ilişkin mesajının, “100. yıla giderken bu sorunları kökten çözelim” mesajı olduğunu söyledi. Atalay, “Her sene 24 Nisan’da Türkiye’nin önüne çıkan bir sorundu. Bunları artık temizlememiz lazım” dedi. 

AK Parti Arge Merkezi tarafından Malta Köşkü’nde “Siyasetin Mihenk Taşı Seçimler ve 30 Mart Çalıştayı” düzenlendi. Çalıştaya Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ekrem Erdem, Başbakan Erdoğan'ın Başdanışmanı ve AK Parti Ankara Milletvekili Yalçın Akdoğan, gazeteciler ve araştırma şirketi yetkilileri katıldı. Çalıştayda konuşan Beşir Atalay, 30 Mart’taki seçimlerin öncekilere göre farklılıkları bulunan bir seçim olduğunu belirterek, “Ama kısa sürede cumhurbaşkanlığı tartışmaları gündeme geldi ve seçim doğrusu çok fazla konuşulamadı. Halbuki bu seçim ve sonuçları çok konuşulmaya değer bir seçimdi ve mukayese ettiğimizde sanki bir çok açıdan en zor seçim diye niteleyebiliriz. Kendine hasları çok olan bir seçimdi. İttifaklar konusu en belirgin bu seçimde oldu. Yani hiçbir araya gelemeyecekler geldi. Yerel düzeyde baktığınızda bazı il ve ilçelerde gerçekten çok tuhaf diyebileceğimiz ittifaklar oldu. Bunun iyi analiz edilmesi lazım” dedi.

Bazı mekanizmaların seçim döneminde siyasi partilerden daha çok çalıştıklarını kaydeden Atalay, “Yerel seçim olmasına rağmen genel seçim havasının atmosferini daha yüksek olduğunu görüyoruz” dedi. Atalay, şunları söyledi: “Siyasetin önündeki 30 Mart’a kadar gelen süreç, 30 Mart’tan sonra parti ve hükümet olarak milletimizin bize sunduğu tabloda bir rahatlamamız söz konusu. Tekrar önümüzdeki konulara ve geleceğe daha rahat bakma bir dönemi açıldı. Her kesimden, her bölgeden, her şehirden oy alan bir partiyiz.”

“CUMHURBAŞKANLIĞI KONUSU ÖNÜMÜZDEKİ RAHAT BİR ÇALIŞMA”

Atalay, seçim sonuçlarının AK Parti açısından büyük başarı ve zafer olduğunu vurguladı. Çalıştayda cumhurbaşkanlığı seçimlerine de değinen Beşir Atalay, “Cumhurbaşkanlığı konusu önümüzdeki rahat bir çalışma. Çok iyi bir istişare mekanizması, hiçbir zorluk yok ve kendi istişare mekanizmalarımız içinde biz bunu olgunlaştırıyoruz, giderek olgunlaşıyoruz. Kendi içimizde değerlendirmeler var. Bütün teşkilatlarımızla, hatta bütün kongre delegeleriyle o değerlendirmeler yapılacak. Dışarıdan görüldüğü ve sanıldığı gibi hiçbir yerde kriz yok, sorun yok. Çok rahat yürüyor” şeklinde konuştu.

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, çözüm süreciyle ilgili de, “Çözüm süreciyle ilgili seçim sonrası analizlerimiz ve değerlendirmelerimiz var. Geçen hafta ilgili arkadaşlarımızla bir araya geldik ve çok kapsamlı analizini yaptık. Neredeyiz, bundan sonrasına nasıl bakacağız bunların hepsi elimizde. Çözüm sürecini çok ciddiye alıyoruz. Orada en küçük bir tereddüdümüz yok. Nasıl bugüne kadar getirdiysek bundan sonra da onu iyi şekilde planlayarak yürüteceğiz” dedi.

“ÇOK İLERİ BİR AÇIKLAMA VE İLERİ BİR ADIM ATILDI”

Başbakan Erdoğan'ın 1915 olaylarına ilişkin mesajının, “100. yıla giderken bu sorunları kökten çözelim” mesajı olduğunu kaydeden Atalay, “100 yıllık önümüzde bir sorun ve o konuda çok ileri bir açıklama ve ileri bir adım atıldı. Bu çok önemlidir. Bunların hepsi bize verdiği yeni destek ve güçle oluyor. Milletin güveni olduğunda Türkiye’nin kronik sorunlarını bile cesaretle omuzluyorsunuz. Çözüm süreci bunlardan birisi. Dün Başbakanımızın açıklaması yine bunlardan biri. 100. yıla giderken bu sorunları kökten çözelim mesajıdır bu. Bunları çok iyi değerlendiriyoruz ve çalışıyoruz. Acılar üzerine hiç kimse gelecek inşa edemez. Varsa bunları çözmek lazım. Türkiye geçmişte bu konuda adımlar attı. Cumhurbaşkanımız Ermenistan’a gitti, başka adımlar atıldı. Ama sonra kesilmeler oldu. Türkiye’nin elinde uluslararası alanda her sene yenilenen, her sene 24 Nisan gelirken önüne çıkan bir sorundu. Bunları artık temizlememiz lazım ve dünkü adım o açıdan da çok değerlidir” diye konuştu.

“HİÇBİR SEÇİM BU KADAR ZORLU, MEŞAKKATLİ OLMAMIŞTI”

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ekrem Erdem ise bütün karalama kampanyaları ve her türlü saldırıya rağmen AK Parti’nin seçimlerden başarı ile çıkarak tarihi bir zafere imza attığını kaydetti. “Hiçbir seçim bu kadar zorlu, meşakkatli olmamıştı” diyen Erdem, 30 Mart seçimi, seçim tarihinde benzerine rastlanmamış bir seçimdir. Gezi olayları ve ardından devlet içindeki paralel yapı koordinesinde 17 Aralık’ta yapılan darbe girişimleri, iktidarımıza yönelik bir yok etme operasyonuna dönüştürülmüştür. Muhalefetin 30 Mart’ta seçim kampanyası bugüne kadar hiçbir seçimde olmamıştır. Darbe girişimleri, ahlak dışı davranışlar, sokak hareketleri ile seçimleri etkileyip netice almaya çalışan muhalefetin yaptığı normal bir seçim kampanyası değil karalama kampanyasıdır. Genel başkanımız ve başbakanımızın hedef tahtasına oturtulduğu bu süreci milletimiz kirli bir ittifak olarak değerlendirmiş ve buna tepki olarak seçimlerde yüzde 45 net sonucu AK Parti’ye hediye etmiştir” şeklinde konuştu.

30 Mart seçiminin yerel yönetimler seçimi olmasına rağmen genel seçim havasında ve hatta AK Parti’ye bir güven oylamasına dönüştüğünü kaydeden Erdem, “Seçimlerin ana ekseni Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti olmuştur. Böyle bir ortamda 30 Mart’ın galibi yüzde 45. 5 oy oranı ile Genel Başkanımız Başbakanız Recep Tayyip Erdoğan liderindeki Ak Parti olmuştu. Yine aynı şekilde kazanan ülkemiz, milletimiz, sandık, demokrasi olmuştur. 30 Mart seçimlerini kaybeden ise ülkemizi esir almaya çalışan paralel yapı olmuştur. Paralel yapının güdümündeki muhalefet olmuştur” dedi.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız