SON DAKİKA
SON DEPREMLER

İlkokulu Dışardan Bitirdi Ve..

0
Güncellendi - 2015-12-27 16:47:15
İlkokulu Dışardan Bitirdi Ve..
A- A+ PAYLAŞ

İlkokul 1. sınıfta Türkçe bilmediği için okuldan atılan Lokman Balyen, büyük bir başarı örneği göstererek, tıp fakültesine girip, üniversiteyi ikincilikle bitirdi.

Diyarbakır’da, Özel Bağlar Hastanesi’nde görevli göz hastalıkları uzmanı Op. Dr. Lokman Balyen’in okul hayatı bin bir zorluklarla geçti. 1980 darbesinde ilkokula başlayan Balyen, anadilinin Kürtçe olması ve Türkçe bilmemesinden dolayı Diyarbakır’ın Silvan ilçesinde Yatılı İlköğretim Bölge Okulu'ndan (YİBO) atıldı. O dönemlerde okumayı kafasına koyan Balyen, zorluklar içerisinde ilkokul diplomasını dışarıdan almayı başardı. Köyde hiçbir şey yapmadan geçirdiği dönemin kendisi için kayıp olduğunu düşünen Balyen, Silvan’da ortaokula kendini yazdırdı. Okuyup, kendini okuldan atanlara ders vermek isteyen Balyen, Silvan Ortaokulu’nu ikincilik ile bitirdi. Daha sonra okumak için Malatya’ya giden Balyen, burada Malatya Lisesi’ne kaydını yaptırdı. Artık Türkçe'yi daha iyi kullanabilen Balyen, Malatya Lisesi’ni de derece ile bitirmeyi başardı. İçindeki okuma azmi bitmeyen Balyen, üniversite sınavlarına girerek Malatya İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni kazandı. Zorlu geçen 6 yılın ardından tıp fakültesini de ikincilik derecesi ile bitiren Balyen, daha sonra Dicle Üniversitesi’nde göz hastalıkları konusunda uzmanlık eğitimini aldı. Okumak için elinden gelenin en iyisini yaptığını belirten göz hastalıkları uzmanı Op. Dr. Lokman Balyen, “1980 darbe sonrası ilkokula başladım. Köyümüzde ilkokul yoktu. Silvan’da YİBO'ya kaydoldum. Çeşitli adaptasyon, dil problemi ve geceleri orada konaklamam sebebiyle bir çok sorun yaşadım. Okul yönetimi babamı çağırarak, kapasitemin düşük olduğunu ve daha ismini yazamadığını belirterek beni okuldan attı. Ben süslenmiş rüyalarla okula kaydedilirken, yıkılmış hayallerle köyümün yolunu tuttum. Buna rağmen pes etmedim hep çalıştım. Arapça dersine başladım, Kur’an’ı Kerim’i okudum. Ondan sonra medreseye başladım. Bu sırada ilkokul diplomasını dışardan almak için çalışma yaptım. İlkokul diplomasını dışarıdan aldıktan sonra ortaokula kaydoldum. Silvan Ortaokulu’na kaydolduktan sonra burayı ikincilik ile bitirdim. Liseyi Malatya’da okudum, liseyi de derece ile bitirdim. Ondan sonra İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi'ni kazandım ve burayı da ikincilik ile bitirdim” dedi.

“İLKOKULDAN ATILDIKTAN SONRA ÇALIŞMAK BANA HIRS OLDU”

İlkokuldan atıldıktan sonra çalışmanın kendisine hırs olduğunu kaydeden Balyen, “Okul yönetimi beni sanki işe yaramaz ve hiçbir şey başaramayacakmışım gibi o mantalite ile okuldan attı. Bu bana hırs oldu. İlkokul diplomasını dışarıdan aldıktan sonra ortaokula başladım. Bu benim için çok önemliydi. Bir elime dünyayı, bir elime okumayı verselerdi kesinlikle eğitim öğretimi, okumayı seçerdim. Ortaokula başlamam aniden gelişti. Ben ortaokula başlamadan önce çarpım tablosunu bilmiyordum. Ortaokul yılları benim için tıp fakültesinden daha zordu. Tıp fakültesini ikincilik ile bitirdim fakat ortaokulun ilk yılları benim için azap gibiydi. Çarpım tablosunu, matematiği öğrenme aşaması, okuma aşaması bunlar benim için çok zordu. Fakat ben hiçbir zaman pes etmedim, çalıştım, hep çalıştım. Zor şartları kendi lehime çevirmeseydim bende diğer çocuklar gibi olabilirdim” diye konuştu.

“YATILI OKUL YILLARINDAN KALMA BEYNİMİN, YÜREĞİMİN BİR KÖŞESİNDE TRAVMA VAR”

Üniversiteyi bitirip ikincilik ödülünü aldığı sırada çocukluğunun aklına geldiğini dile getiren Op. Dr. Balyen, “Hemen bir şeyi kestirip atmamak lazım, bu çocuk adam olmaz, bu çocuk başarmaz, bu çocuk okumaz, bu çocuk yapamaz dememek lazım, erken dönemde ön yargılı olmamak lazım. Babam vefat etmişti, annem zor şartlarda bizi yetiştirdi. Annem için okumak bir hayaldi. Onun için okumak, adam olmak meslek sahibi olmak, onun içinde hep ukde olarak kalmıştı. Türkiye’de eğitim sistemi her gün değişiyor. Darbeden darbeye, yıldan yıla, hükümetten hükümete her gün eğitim sistemimiz değiştiriliyor. Düzgün bir eğitim sistemi ve bütün ülkedeki çocukları tarayacak şekilde, gerek kız olsun ki kız çocuklarının okuması daha önemli gerek erkek olsun. Belli bir kapasitenin üzerinde olan çocukların okuması şarttır. Yatılı okul yıllarından kalma, beynimin yüreğimin bir köşesinde travma var. Benim anadilim Kürtçe. Okulda yabancı bir dil ile karşılaştım, Türkçe ile karşılaştım. Öğretmenimin ne dediğini anlamıyordum. Bocaladım, kafam allak bullak oldu. Yeni bir dili öğrenmek eğitim görmek benim için çok zor oldu. Adaptasyon problemi, şartlar etkiliydi, ama en önemlisi yabancı bir dille eğitim görmem okuldan atılmama çok büyük bir etken oldu diye düşünüyorum. Sonuçta okulumu bitirdim ve göz doktoru olarak vatandaşlara hizmet ediyorum” şeklinde konuştu.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız