SON DAKİKA
SON DEPREMLER

İnönü'de Rektörlük İçin Kimler Yarışmış?

0
Güncellendi - 2020-09-04 06:04:03
İnönü'de Rektörlük İçin Kimler Yarışmış?
A- A+ PAYLAŞ

ADAY OLMAMASINA RAĞMEN POTAYA GİREN İSİM.. Prof. Dr. Ahmet Kızılay’ın 28 Temmuz 2016 tarihinde başlayan 4 yıllık İnönü Üniversitesi Rektörlüğü görev süresi 28 Temmuz 2020 tarihinde dolmuş; Yükseköğretim Kurulu (YÖK), 23 Haziran 2020 tarihinde, İnönü Üniversitesi’nin yanı sıra 15 üniversitede daha yeni rektör ataması süreci başlatmıştı.

Doğrudan YÖK’e yapılan başvurularla başlayan rektör atama süreci, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzaladığı 14 Ağustos 2020 tarih ve 2020/411 sayılı Cumhurbaşkanlığı Atama Kararı ile sonuçlanmış, 16 üniversiteye rektör atanmış, bu kapsamda Prof. Dr. Ahmet Kızılay, İnönü Üniversitesi Rektörlüğü görevine ikinci defa getirilmişti.

Yaklaşık iki ay süren rektör atama sürecinde, İnönü Üniversitesi Rektörlüğü’ne kimin atanacağının yanı sıra, rektör adayı olarak kimlerin başvuruda bulunduğu da merak konusu olmuştu.

YÖK’ün, rektörlük için başvuruda bulunan adayların isimlerini kamuoyuna açıklamama konusundaki katı tutumu, ikisi dışında, diğer adayların kendilerinin aday olduklarına dair açıklama yapmaması, bugüne değin İnönü Üniversitesi Rektörlüğü’ne talip olan isimlerin söylenti düzeyinde anılmasına yol açıyordu.

Malatyahaber.com, gazeteciliğin fikri takip ilkesi ile yürüttüğü çalışmalar sonucunda, İnönü Üniversitesi Rektörlüğü için adayların isimlerine ulaştı.

Prof. Dr. Ahmet Kızılay’ın dışında 14 adayın daha İnönü Üniversitesi Rektörü olmak için başvuruda bulunduğunu gösteren aday listesine göre, bu adaylardan 8’i İnönü Üniversitesi’nin çeşitli fakültelerinde görev yaparken, 7 adayın ise Malatya dışındaki üniversitelerde görev yaptığı öğrenildi.

Adaylardan, Prof. Dr. Turgay Seçkin, daha önce İnönü Üniversitesi (2004) ve Malatya Turgut Özal Üniversitesi için rektör adayı olurken, Prof. Dr. Cengiz Ara da 2016 yılında yapılan rektör adaylarını belirleme - sıralama seçiminde aday olmuş ve 35 oy almıştı.

Listedeki rektör adaylarından ikisinin ise aynı zamanda Fırat Üniversitesi Rektörlüğü için de başvuru yaptığı öğrenildi.

AKP Malatya Milletvekillerinden görüş alındı

Üniversite rektörlerinin atanmasına ilişkin yasal prosedür son iki yılda birkaç defa değiştirildi. En son yapılan değişiklik ile rektör ataması yetkisi tümüyle Cumhurbaşkanı’na devredildi.

Yükseköğretim Kanunu’nun 13. Maddesine göre, devlet üniversitelerine rektör atama prosedürü, YÖK’e doğrudan yapılan başvurular arasından Cumhurbaşkanı’nın uygun gördüğü adayın atanması ile tamamlanıyor.

Ancak, resmi prosedürün dışında işleyen bir başka süreç de bulunuyor. YÖK, ‘adayları tanıma’ amaçlı mülakata çağırıyor. (Yandaki fotoğrafta rektör adaylarından Prof. Dr. Murat Aydemir mülakatta) Salgın nedeniyle, video-konferans yöntemiyle yapılan bu mülakatlardan sonra ise üniversitenin bulunduğu ilin AKP milletvekilleri aranarak, adaylardan herhangi birini önerip önermedikleri, ya da kimi önerdikleri soruluyor.

AKP Milletvekillerinin görüşü tek başına değer kazanmıyor; ancak milletvekillerinin çoğunlukla üzerinde ittifak ettikleri bir isim var ise, o adaya + puan yazılabiliyor.

Başvuran adayların tamamının listesi Cumhurbaşkanına sunuluyor; ancak 2 aylık süreçte bazı isimler öne çıkıyor, ya da son anda sürpriz isimler “atamaya yakın isim” olabiliyor. Adayların tamamının Cumhurbaşkanlığı katına sunulması, bu isimlerin hepsinin incelendiği, üzerinde konuşulduğu anlamına gelmiyor. Böyle bir şey mümkün de değil; zira çok sayıda aday var ve her aday için Cumhurbaşkanının zaman ayırması düşünülemez. Örneğin, Fırat Üniversitesi için 164 adayın başvurduğu belirtiliyor. Bu kadar aday üzerinde konuşmak, tartışmak, görüş almak zaman yönetimine aykırı bir durum zaten.

Bu nedenle, il milletvekillerinin görüşü, aday üzerinde ittifak, ya da doğrudan Cumhurbaşkanlığı’na ulaşabilecek kanallara sahip olmak atanma yolunda etkili olabiliyor.

İnönü Üniversitesi Rektörlüğü için de benzer bir süreç yaşandı. AKP Malatya Milletvekillerine görüşleri soruldu; milletvekilleri Kızılay üzerinde ittifak etmediler; bu nedenle atamaya yakın günlerde, 2014-2018 yılları arasında Sağlık Bakanlığı Müsteşarı olarak görev yapan Malatyalı akademisyen ve bürokrat Prof. Dr. Eyüp Gümüş resmen başvuruda bulunmasa bile, Cumhurbaşkanlığı nezdinde potaya girdi ama nihai olarak açıklanan isim Ahmet Kızılay oldu.

Dört yıllık rektörlük süresi içinde, 2016 yılındaki seçim kampanyası sırasında açıkladığı hedef ve vaadlerinin büyük bölümünü yerine getirmemiş olmasına, “İnönü Üniversitesi’ni dünyada ilk 500 üniversite arasına yükselteceğim” iddiasının hayal olarak kalmasına, İnönü Üniversitesi'ni akademik bağlamda üst liglere taşıma konusunda nitelikli herhangi bir başarı göstermemesine rağmen, karşısına güçlü bir adayın çıkmamış olması, Ahmet Kızılay'ın ikinci defa atanmasının en önemli unsuru olduğunu söylemek yanlış olmaz.

Ayrıca, ilk döneminde genel anlamda başarısız olsa bile, siyasi otoriteyi rahatsız edecek “büyük bir yanlışa” imza atmayan, siyasi otoritenin yörüngesinden çıkmayan rektörlerin, yönettikleri üniversiteyi akademik - bilimsel açıdan ileriye taşıyıp taşımadığına bakılmaksızın, ikinci dönemde aday oldukları takdirde çoğunlukla yeniden atanması geleneğinin de Ahmet Kızılay’ın yeniden atanmasında etkili olduğu söylenebilir.

Tüm bunlardan sonra, malatyahaber.com Muhabirinin fikri takip ilkesiyle yürüttüğü çalışmanın sonucunda elde ettiği listeye göre, İnönü Üniversitesi Rektörü olmak için, YÖK’e başvuran adayların adını aktaralım:

  1. Prof. Dr. Ahmet Kızılay – İnönü Üniversitesi
  2. Prof. Dr. Cengiz Ara - İnönü Üniversitesi
  3. Prof. Dr. Fatih Üneş – İskenderun Teknik Üniversitesi
  4. Prof. Dr. Hikmet Geçkil - İnönü Üniversitesi
  5. Prof. Dr. Hüseyin Karaca -İnönü Üniversitesi
  6. Prof. Dr. Mehmet Boyraz – Medicana
  7. Prof. Dr. Mehmet Dönmez - İnönü Üniversitesi
  8. Prof. Dr. Mehmet Özkaymak – Karabük Üniversitesi
  9. Prof. Dr. Murat Aydemir – Dicle Üniversitesi
  10. Prof. Dr. Murat Sevgili – Harran Üniversitesi
  11. Prof. Dr. Murat Özmen - İnönü Üniversitesi
  12. Prof. Dr. Nurgün Koç – Karabük Üniversitesi
  13. Prof. Dr. Selim Doğanay – Uludağ Üniversitesi
  14. Prof. Dr. Turgay Seçkin - İnönü Üniversitesi
  15. Prof. Dr. Yılmaz Çiğremiş - İnönü Üniversitesi

YÖK'ün rektör adayları ile mülakatları video-konferans yöntemiyle yapmış olması, tanınmayan ya da ilk defa sahneye çıkan adaylar için dezavantaj olduğu da belirtiliyor. Ahmet Kızılay'ın YÖK'teki tanınırlığı, siyasilerle ilişkisi avantaj olarak kullanılırken, diğer adayların 5-10 dakikaya sıkıştırılmış bir zamanda, uzaktan ve akademik çalışmaların yanı sıra yönetim anlayışlarını anlatma çabasının yetersizliğinden doğan rekabet ortamının yokluğu ile karşılaştırılınca sonucun "doğal" olduğu belirtiliyor.

Cumhurbaşkanı Atama Kararı'nın sayısından bile habersizler!

Bu arada, İnönü Üniversitesi'nin 2019 Yılı Faaliyet Raporu'nda, rektör atamalarında uygulanan güncel yasal prosedürden habersiz olunduğunu gösteren, iki yıl önce değiştirilmiş olan yasal sürecin halen geçerliymiş gibi yer almasıyla kamuoyuna yansıyan İnönü Üniversitesi'nin "ciddiyet ve bilgi" ile olan ilişkisizliği, Üniversitenin sitesinde, Ahmet Kızılay'ın yeniden atanmasıyla ilgili yayınlanan haberde kendisini gösterdi.

İnönü Üniversitesi internet sitesinde, Ahmet Kızılay'ın yeniden İnönü Üniversitesi Rektörlüğü'ne atandığına ilişkin tek cümlelik haberin, haber dilindeki anlamsızlığı bir yana; haberde, Kızılay ve diğer 15 üniversite rektörünün atanmasına ilişkin Cumhurbaşkanlığı Kararı'nın yayımlandığı Resmi Gazete'nin 14 Ağustos 2020 tarih ve 31213 sayısındaki bu numaranın, Cumhurbaşkanlığı Atama Karar Sayısı olarak yer alması, üniversite yönetimindeki ciddiyetsizliğin yeni bir örneği oldu.

Ahmet Kızılay'ın atandığı Cumhurbaşkanlığı Karar Sayısı 2020/411 iken, İnönü Üniversitesi resmi sitesinde, Kızılay'ın , "31213 sayılı Cumhurbaşkanlığı atama kararına göre" yeniden rektör olarak atandığı şeklinde bir "bilgi"nin yayınlanması, üniversitenin kurumsal yapısındaki zaafları göstermesi açısından da ilginç bulunuyor. Konunun bir başka boyutunu ise, söz konusu haberin, "gazeteci yetiştirme" iddiasındaki İnönü Üniversitesi İletişim Fakültesi tarafından yönetilen ÜNİHABER tarafından servis edilmiş olması oluşturuyor.

malatyahaber.com

____________

SÖZDE GAZETECİ ‘EMEK HIRSIZLARI’NA: 

Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak  belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de birkaçı sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi  kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini  çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz. Bir sonraki uyarımızda, neredeyse tüm özel emek ürünü çalışmalarımızı “hırsızlayan” malum siteler başta olmak üzere, gazetecilik adına ahkam kesen bazı nevzuhurlar da dahil emek hırsızlarını isim isim yayınlayacağımızı, haklarında da yasal işlemlere başvuracağımızı belirtmek istiyoruz –malatyahaber.com

___________

FOTOĞRAF: İnönü Üniversitesi Rektörlüğü'ne 2. kez atanan Prof.Dr. Ahmet Kızılay, YÖK Başkanı Prof.Dr. Yekta Saraç'tan atama yazısını alırken

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız

28 yorum yapılmış

  • Wheh (3 yıl önce)
    Ya bu nasıl gazetecılık bıraz kısa tutun su yazıları
    0
    0
    Yanıtla
  • Ali ulak (3 yıl önce)
    Ahmet hoca adına ve ınönü üniversitesi adına çok sevindim
    0
    0
    Yanıtla
  • EDEBALİ (3 yıl önce)
    malatya habere; ahmet kızılay'ın 4 yıllık görev süresince her hangi bir şey yapmamış olduğunu doğru, dürüst, ilkeli ve tarafsız bu haberden dolayı teşekkür ederim.
    0
    0
    Yanıtla
  • ÇIrmıhtılı (3 yıl önce)
    Beyler gelişmiş ülkelerdeki Rektör atamalarından haberiniz varmı acaba. Yorumlara bakılırsa olmadığı belli. Herhangi bir gelişmiş ülkede bu şekilde bir rektör atanamazzzzzz. Kişiye özel kardo açılamazzzzz. Cafer hoca Fransada iki dönem rektörlük yapmış bir bilim insanı. Keşke Malatya Haber onunla bir haber yapıp atamalar nasıl yapılırmış, üniversite nasıl yönetilirmiş, LİYAKAT ne imiş (kendini liyakatcı zanneden zavallılar) anlatsın. Sizlere tavsiyem reklam olmazsa 16 ağustos tarihli teketek bilim programını izleyinizzzzzz.
    0
    0
    Yanıtla
  • Hasan (3 yıl önce)
    Kimin seçileceği birilerinin oyları ile değil birinin işareti ile seçiliyor
    0
    0
    Yanıtla
  • Turgut ÖZMÜŞ. (3 yıl önce)
    Murat ÖZMEN , Hocam Rektör olsaydı,Ünversitemiz daha başarılı olurdu , Herşey Malatyamız için.
    0
    0
    Yanıtla
  • 44 (3 yıl önce)
    Ahmet Kızılay doğru karar tam isabet
    0
    0
    Yanıtla
  • ekrem aybek (3 yıl önce)
    Bu sistemden şunu anladeım !!! Prof.DR. Olup İlimle, bilimle, makale ile uğraşmaya değmez ??? Kısa yolda milletvekillerini ve siyasileri yağla !!! Üniversiteye rektör ol.. Tıpkı aşiret devletlerindeki gibi !!! Bu sisteme ancak Yuhhhhhhh denir.
    0
    0
    Yanıtla
  • yıldırım (3 yıl önce)
    listeye bakıldığında. yöneticilik yapabilecek bir tane isim yok. ahmet kızılay yerinde bir karar olmuş. inşallah üniversiteyi yukarlara sıçratır. bu dönem
    0
    0
    Yanıtla
  • malatyasevdalısı (3 yıl önce)
    Kızılay'ın atamasının çok isabetli olduğu belli. Nereye baksak Kızılayı orada görüyoruz. Allah vermesin Depremlerde Kızılay, Yandında Kızılay, Sel baskınında Kızılay, Afetlerde hep Kızılay önde. Bırakın yurt için yurt dışında bile Kızılayın ulaşamadığı gitmediği yer kalmadı. Kızılay doğru seçim Ne demiş atalarımız; Başın düşünce dara sende Kızılayı ara. Kim ne derse desin Kızılay doğru seçim
    0
    0
    Yanıtla
  • Ali Doğan (3 yıl önce)
    "Salgın nedeniyle, video-konferans yöntemiyle yapılan bu mülakatlardan sonra ise üniversitenin bulunduğu ilin AKP milletvekilleri aranarak, adaylardan herhangi birini önerip önermedikleri, ya da kimi önerdikleri soruluyor." Böyle bir şey dünyanın neresinde olur? Bu durumda parti dışı bir devlet görevlisinin bir makama gelmesi mümkün değil ki şu an yaşanan durumu gayet güzel özetliyor. Bu da ilgili partinin kapısında yatıp kalkan liyatkatsizlerin makama geldiklerinin en güzel göstergesi.
    0
    0
    Yanıtla
  • malatyalı (3 yıl önce)
    birkaç üniversite hariç lise düzeyinde bir eğitim var.kızmaya gerek yok ,en güzeli liselere müdür atamak.aday müracatında bulunan tüm hocalarda bunu rahatlıkla yapar.liyakatsa hepsinde var.
    0
    0
    Yanıtla
  • Ülkem ve Malatyam (3 yıl önce)
    Yazık bir ülkenin geleceği olan bilim köküne kadar siyasete bulaşmış. Büyük önder 1923'de savaş kazanmak kolay fakat bir ülkenin geleceği bilimdir demiş. Rabbim ilmi isteyene veriyor. Oy uğruna kendini ve vatanını satanlara hiç vermiyor. Üniversitemiz rektörlüğü 23 bin oy uğruna ilim yerine tercih edilmiştir. Yazık gençlere, yazık güzelim ülkemin geleceğine. Adaylar hakkında yoruma gerek yok. 72 Üniversitenin rektörünün h indeksinin 1 olduğu bir ülkede bilim ilerleyebilirmi. YAZIKKKKKKKK Geleceğin savaşları ilimle kazanılacak geçmişte de böyleydi.
    0
    0
    Yanıtla
  • Sizin öneriniz? (3 yıl önce)
    Kızılay’a karşı normal habercilik yapmadığınız aşikar da bu listeden kimi önerirdiniz peki?
    0
    0
    Yanıtla
  • Malatyam için (3 yıl önce)
    Ahmet hoca dürüst sakin ve güleryüzlü mükemmel bir insan. Allah yar ve yardımcısı olsun. Diyecek fazla söz yok. Allah hayırlı etsin.
    0
    0
    Yanıtla
  • MUSTAFA (3 yıl önce)
    Sistemi düzelteceğiz diye gelenler, sistemi iyice bozup keyfi hale getirdiler. Eskiden kpss de fakir fukaranın çocuğu ile varlıklı ailenin çocuğu arasında fark olmaz, kazanan puanına göre atanırdı. Şimdi tam tersine döndü, mülakat diye bir şey çıkardılar işlerine geleni atıyorlar. Diğer tüm atamalarda o kadar keyfilikler var ki, alakasız kişiler alakasız yerlere atandılar. Bazı rektörler tüm sülalesini kendi yönettiği üniversiteye memur yaptılar, yapmaya devam ediyorlar.
    0
    0
    Yanıtla
  • Türkiye sevdalısı (3 yıl önce)MUSTAFA isimli kullanıcı yorumuna
    Mustafa bey çok doğru eskiden insan görev yaptığı yere yakınlarını almaya cesaret edemez utanirdi .
    0
    0
    Yanıtla
  • Gerçekten mi acaba yaşınız kaç..kit lerde emekli olan babanın yerine oğlunu alıyorlardı yaşınız yetiyorsa hatırlarsınız. Bir kit e adım at tüm aileyi kit liyordunuz nerdeyse devlete...
    0
    0
    Yanıtla
  • Hacıbey (3 yıl önce)
    Listeyi görünce Kızılay hoca isabet olmuş
    0
    0
    Yanıtla
  • haddinibil (3 yıl önce)Hacıbey isimli kullanıcı yorumuna
    Sen Turgay Seçkini tanıyormusun ki boş beleş yazıyorsun bide hacıbey demiş :)))))
    0
    0
    Yanıtla
  • Turgay Seckin ve Selim Doğanay. Tanıdığım ve başarılı isimler. Kızılay iyi biri olabilir ama başarili bir yönetici değil. Keşke bu dönem secilmeseydi. Hekimliğini yapsaydı. Öyle vatana daha hizmeti olurdu.
    0
    0
    Yanıtla
  • Türkiye sevdalısı (3 yıl önce)
    Eskiden üniversitelerde seçim olurdu en fazla oyu alan 6 aday yöke sunulur YÖK bu altı adaydan üçünü cumhurbaşkanına sunar cumhurbaskanida bu üç adaydan birini rektör atardı bazen seçimde en yüksek oyu alan aday rektör atanmazdi biz muhafazakar kesim bu duruma isyan eder karşı çıkardık hey gidi günler hey zaman geçti çeşmenin başına biz geçtik o seçim bile kalmadı kalmaması önemli değil sesimiz çıkmaz oldu temenni etmiyorum bir gün iktidar değişikliği olsa rektörler böyle atansa yine ilk karşı çıkan biz olacagiz ama o gün bizi dinleyen olmayacak.
    0
    0
    Yanıtla
  • kardeşim bu yanlışlığı fark etmek ve bunu eleştirmek bir eremdir. 2010 referandumunda ben anayasa değişikliğine hayır oyu kullandım sebebi ise hsyk yı ele geçirme operasyonu olduğunu söyledim halbuki yıllarca biz bu durumdan muzdarip olmuş insanlar olarak adaletin bir gün herkese laazım olacağını bize yapılanları biz başkalarına yapmayacağız diye övünürdük ama bugün herşeyi istediğimiz gibi dizayın eder olduk bu durum ülkemize yarar getirmediği gibi toplumuda ayrıştırdı işte bu yüzden bugün iktidarın mazlumun hakkını değil güçlünün hakkını korur hale gemesi düşündürücü
    0
    0
    Yanıtla
  • mustafa44 (3 yıl önce)ahmet isimli kullanıcı yorumuna
    Onların adaletini de unutmadık...
    0
    0
    Yanıtla
  • Üniversitenin içini bilmediğiniz çok aşikar. Seçimlerde hocalar oy kullandığı zamanlar baştaki rektörler yada aday rektörler hocalara neler vaad ediyorlardı biliyormusunuz? Yardımcı doçentlerin, Doçent veya Doçentlerin Profösörlük sözlerini nasıl aldıklarını. Öğretim üyesi Kadrolarının liyakatla değil oyla dağıtıldığını, kendine oy vermeyen bir doçentin ağzıyla kuş tutsa Profesör olamadığını. Şimdi kimse kimseye muhtaç değil Rektör oy için hocaya göz yummak zorunda değil, anlatabildim mi?
    0
    0
    Yanıtla
  • bu anlayışınla ülkede hiç seçim yapmaya gerek yok her kuruma atama yapalım olsun mantığı çıkar rektör kral değil sisteminizi düzgün kurarsınız bilimsel çalışmalarını yapan tezlerini veren doçent profosör olur şimdi üniversitelerde liyakat var mı kalite var mı üniversite rektörü ilana çıkıyor öyle şartlar koyuyor ki sadce eşinin kriterleri oraya uyuyor o zamanla şimdiki arasında ne fark var kaç tane akp eski miletvekili rektör yada eşi mv olan ne fark var liyakatla mı rektör oldular örnek vereyim bakın malatyada kurulan ikinci üniversitenin rektörü kim
    0
    0
    Yanıtla
  • Üniversite (3 yıl önce)ahmet isimli kullanıcı yorumuna
    Üniversite bir devlet kurumu, bir ilin en üst düzey yöneticisi olan Vali bile seçimle değil atama ile geliyorsa, rektörün atama ile gelmesinden daha doğal bir durum olamaz. Dediğim gibi rektörlerin seçimle geldiği dönemleri bilen biri olarak durumu açıkladım. ahmet rektörler seçimle gelirken üniversitelerimiz çok üst sıralarda ve hocalar liyakata göre alınıyordu sanıyorsun galiba. Buraya yazacağına iki dönem arasındaki farkları ve Ahmet Nejdet SEZER, Süleyman DEMİREL gibi cumhurbaşkanların seçimlerde birinci olan rektörlerimi yoksa sonuncu olanlarımı atadığını araştırsaydın bari. Malatyada kurulan üniversitenin rektörünün kim olduğuna değil şu an ne yaptığına bakarsan daha anlamlı olur sanırsam. Erdoğan düşmanlığı ile dolu olan demokrasi söylemlerinizde artık çok boş geliyor...
    0
    0
    Yanıtla
  • Aynen katılıyorum. Yazıklar olsun. Bu gibi antidemokratik uygulamaları daha kötü bir şekilde devam ettirenler hakkımı helal etmiyorum
    0
    0
    Yanıtla