SON DAKİKA
SON DEPREMLER

'İnsanlık Tarihine Özdeş Mekan'

0
Güncellendi - 2015-12-28 03:15:37
'İnsanlık Tarihine Özdeş Mekan'
A- A+ PAYLAŞ

“Malatya’nın Mirası Arslantepe” projesi kapsamında, eğitim çalışması yapıldı. Tarihi Silahtar Mustafa Paşa Kervansaray’ında Battalgazi Bölgesinde görev yapan 250 öğretmen, öğrenci, kazı alanında çalışanlar ve halka yönelik seminer verildi. Gülay Sert ve Hülya Çalışkan’ın verdiği seminerde bir konuşma yapan Battalgazi Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, Arslantepe’nin Dünya Kültür Mirası geçici listesine alınmasının ardından asıl listeye alınması için yapılan çalışmaların bir ayağının da tanıtım olduğunu belirtti. Arslantepe’nin dünyada bir çok ilkleri bünyesinde barındırdığının altını çizen Battalgazi Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, “Dünya tarihinde ilk devlet hayatının, ilk bürokrasi hayatının, ilk muhasebe kayıtlarının ve demir’in ilk olarak silah şeklinde kullanılması noktasında Arslantepe dünya tarihinde , insanlık tarihinde özdeş bir mekandır” dedi. 

Battalgazi Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, "Kadim bir kültür ve medeniyetlerin merkezi olan bu şehrinde, dünya kültürel mirasında yerini alması için üzerimize düşeni yapmamız gerekiyor. Biliyorsunuz Arslantepe’nin milattan önce 4000-5000 yıllara dayanan bir geçmişi var. Şu anki durumuda UNESCO kültürel miras listesinde aday listesinde. Biz istiyoruz ki Arslantepe’nin dünya kültürel miras listesinin asıl listesine girerek hem Malatya’nın turizm potansiyeli açısından hem de Arslantepe Höyüğü’nün dünya insanlık tarihi açısından ve Anadolu Medeniyetleri açısından öneminin ortaya çıkarılmasıdır.  1931 yılında başlayan Arslantepe kazıları Fransızlar tarafından 1937 yılına kadar yürütülmüştü. Daha sonraki süreçte de 1961’den sonra Roma Üniversitesi tarafından Arslantepe kazıları bu günümüze kadar yapılmaktadır. Biz Arslantepe kazılarıyla ilgili Battalgazi Belediyesi olarak bir toplantı yaptık. Ve bu toplantıda Arslantepe’nin dünya kültürel mirası listesine alınmasında belediye olarak neler yapabiliriz anlayışıyla hareketle proje yaptık. Yaptığımız projede Arslantepe’nin dünya kültürel mirasına alınması noktasında Battalgazi Belediyesi, Kültür Bakanlığı, Birleşmiş Milletler, Battalgazi ve Arslantepe Derneği ve sponsor firmalarla birlikte Arslantepe’nin alan planının hazırlanması noktasında gerekli çalışmaları ekiplerimizle birlikte çalışıyoruz. Dünya Kültürel Mirası Listesine girmesini istediğimiz eserlerin en önemli en zorlu geçişi alan planının hazırlanması ve onun ilgili aşamalardan geçirilmesidir. Şu anda o ilgili aşamalardan biriside buradaki öğretmen arkadaşlarımızın ve buradaki halkın Arslantepe Höyüğü ile ilgili bilgilendirilmesi, Arslantepe’nin gerek yurtiçinde gerek yurtdışında tanıtılması noktasında bu bölgenin halkı olarak elimizden gelen gayret ve çabayı göstermemizdir. Battalgazi’de bulunan tarihi eserlerin ki bunların başında tarihi Silahtar Mustafa Paşa Kervansaray’ı, Surların ayağa kaldırılması, Ulu Cami’nin, Kümbetlerin, türbelerin, Emir Ömerlerin Ahmet Duranların camilerin bütün ziyaretlerin ayağa kaldırılması bize nasip oldu. Gayret gösterdik. Yani öğretmenliğin bize vermiş olduğu formasyondu. Arslantepe’de önemli bir mekandır. Dünya tarihinde ilk devlet hayatının, ilk bürokrasi hayatının, ilk muhasebe kayıtlarının ve demir’in ilk olarak silah şeklinde kullanılması noktasında Arslantepe dünya tarihinde , insanlık tarihinde özdeş bir mekandır. Yani biz Türk İslam tarihi açısından baktığımız zaman Anadolu’yu Anayurt yapan Destan Şehri Battalgazi diye tarif ederiz. Ancak tüm Cafer Höyük ve Arslantepe ile birlikte tarif ettiğimiz zaman dünya insanlık tarihinin ilk medeniyet ışığının doğduğu yer olarakta Malatya’yı tarif etmekte hiçbir sakınca yoktur. "şeklinde konuştu.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız