SON DAKİKA
SON DEPREMLER

İran Derdine Düştü, Şaşırttı

A- A+ PAYLAŞ

İran Cumhurbaşkanı Yardımcısı Hamid Begai, İkinci Dünya Savaşı sırasında İngiltere tarafından 5 yıl süreyle işgal edilen İran’ın hakkını araması gerektiğini söylediği bir konuşmada fark etmeden ‘Ermeni soykırımı’ iddialarını da tanımış oldu

İran işgalinin uluslararası arenada hukuken takipçisi olması gerektiğini söyleyen Hamid Begai örnek verirken, “Osmanlı Devleti, 105 yıl önce bir grup Ermeniyi katletti. Artık Osmanlı Devleti yok ancak Ermenistan hâlâ Türkiye’den bu konuyla ilgili resmen özür dilemesini ve tazminat ödemesini istiyor” dedi.

Davutoğlu izahat istedi
Begai’nin sözleri üzerine Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İran mevkidaşından izahat istedi. İran Dışişleri Bakanı ise Davutoğlu’na, Tahran’ın bu konudaki pozisyonunda hiçbir değişiklik olmadığını bildirdi. Karaman’da bir gazetecinin sorusunu yanıtlarken, konuyla ilgili Türkiye’nin Tahran Büyükelçiliği’ni görevlendirdiğini ve İran Dışişleri Bakanı’yla da görüşerek izahat istediğini söyleyen bakan Davutoğlu şunları kaydetti:

“İran Cumhurbaşkanı Yardımcısı’nın bu açıklamasının çerçevesi konusunda izahat istedim. İran Dışişleri Bakanı da bu açıklamanın kesinlikle basında yer aldığı gibi olmadığını, esasen bu konferansın İkinci Dünya Savaşı ile ilgili bir konferans olduğunu, sadece Birinci Dünya Savaşı ile ilgili bir atıf söz konusu olduğunu, İran’ın bu konudaki pozisyonunda hiçbir değişiklik olmadığını, İran’ın bu konudaki tezlerinin ve yaklaşımının geçerli olduğunu söyledi. Ben İran Cumhurbaşkanı Yardımcısı’nın bu konuda bir açıklama yapması gerektiğini söyledim.”

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız