SON DAKİKA
SON DEPREMLER

İşte Dünyanın Yeni Patronu

A- A+ PAYLAŞ

ANNESİ Kansaslı bir beyaz, babası ise Kenyalı bir siyah. 4 Ağustos 1961’de Hawaii’de doğan Barack Hussein Obama, ilkokulun bir sınıfını Endonezya’da okudu. 1988’de girdiği Harvard Üniversitesi’nde burslu olarak hukuk okuyan ve sınıfındaki 10 öğrenciden 9’unu not ortalamasında geride bırakan Obama, okulun çıkardığı prestejli "Harvard Law Review" dergisinin ilk Afrika kökenli Amerikalı başkanı seçilince ABD medyası ile tanıştı.

1996-2004 yılları arasında Illinois eyalet senatörü olan Obama, 2004 yılında ABD Senatosu’na seçildi. 2007 başında başkan aday adayı oldu ve Senatör Hillary Rodham Clinton ile girdiği önseçim mücadelesini geçen haziran ayında resmen Demokrat Parti Başkan Adayı seçilerek kazandı. Etkileyici bir hatip ve ABD’de çok satan iki kitabın yazarı. İşte her yönüyle, ABD Başkanı:

Doğum tarihi : 4 Ağustos 1961, Hawaii.

Etnik köken: Baba Kenyalı bir siyah, anne Kansaslı bir beyaz. Atalarında, Çeroki Kızılderilisi, İrlanda ve İskoç kanı da var. Barack ismi, "bereket" kelimesinden geliyor. Göbek adı Hussein.

Dini ve mezhebi : Reformcu ve radikal olmayan bir cemaate sahip Hz. İsa’nın Birleşik Kilisesi’ne bağlı bir Protestan. Dedesi bir Müslümandı.

Eğitim durumu: İlkokula Endonezya’da, ortaokula Hawaii’de gitti. Columbia Üniversitesi’nde siyaset bilimi, Harvard’da hukuk okudu.

Mesleği: Avukat, akademisyen ve 2005’ten beri federal düzeyde Senatör.

Medeni hali: Michelle LeVaughn Robinson (44) ile evli. 10 ve 7 yaşlarında iki kız çocuk sahibi.

Askerlik durumu: Hiç askerlik yapmadı.

Lakabı: Ailesi ve arkadaşları ona "Barry" diyor, anneannesi ise "Bear" (Ayı). Gizli servis korumaların taktığı ad ise "Renegade" (Kaçak).

Hayatını değiştiren an: 2004’te Boston’daki Demokrat Parti Ulusal Kongresi’nde yaptığı etkileyici konuşma. Illinois’den Senatör adayı olan Obama, "Liberal ve muhafazar iki Amerika yok. Ayrılığı bir kenara bırakalım. Tek bir Amerika var, o da Amerika Birleşik Devletleri. Benim hayat hikayem, başka hiçbir ülkede mümkün olamazdı" dediği konuşmasıyla ilk kez dikkat çekmişti.

En çok tekrarladığı laf: "Bakın size bir şey söyleyeyim."

Mezar taşında ne yazacak: İyi ve dürüst bir adamdı. İyi bir baba ve kocaydı. Dünyayı daha iyi bir yer yapmak için kendisinden birşeyler verdi.

Kullandığı otomobil: Chrysler 300C

Evcil hayvanları: Henüz yok. Ama kaybetse de kazansa da, seçimden hemen sonra kızlarına bir köpek alma sözü verdi. Bu sayede kızlarından seçim desteği aldı.

Başlıca sloganları: "İnanabileceğimiz değişim" ve "Evet, yapabiliriz."

Başlıca vaatleri: Devletin aktif müdahalesiyle mali krizi çözmek. Orta sınıfın vergi yükünü azaltıp gelir dağılımında adalet sağlamak. Amerikan askerlerini Irak’tan çekmek ve Afganistan’da terörle mücadeleye hız vermek.

Rakipleri nasıl karaladı: Cumhuriyetçiler ona "Paris Hilton gibi bir meşhur" dediler. Genç kalabalıkları çekmesi nedeniyle "rock yıldızı" diye nitelendi. Gizli Müslüman olduğu, sosyalist eğilimleri bulunduğu ima edildi. CNN, ismini El Kaide lideri Usame bin Ladin ile karıştırdı.

Destekleyen ünlüler: George Clooney, Scarlett Johannson, Robert de Niro, Tom Hanks, Matt Damon, Halle Berry, Bruce Springsteen, Oprah Winfrey.

İstenmeyen destekçileri: Hamas, Hizbullah ve İran Yönetimi.

Bir numaralı önceliği: Kapitalist sistemdeki tıkanıklığı açarak ABD’de ekonomiyi düzeltmek, ABD’nin dünyadaki imajını iyileştirmek.

Seçilince ilk işi ne olacak: Öncelikle, taraftarlarının aşırı yükselttiği beklentileri düşürecek. Herşeyi bir anda değiştiremeyeceği yönünde gerçekçi bir mesaj verecek ve ilk yılı büyük oranda "başkanlığı öğrenmekle" geçecek.

Siyasi kahramanı: Martin Luther King Jr, Mahatma Gandhi ve 1993’te ölen insan hakları savunucusu Cesar Chavez.

En sevdiği filozof: Friedrich Nietzsche ve 1971’de ölen Protestan dinbilimci Reinhold Niebuhr.

En sevdiği özlü söz: "Senin önünde garibiz, yabancıyız, atalarımız gibi. Yeryüzündeki günlerimiz bir gölge gibidir, kalıcı değildir." (Zebur’da, Hz. Davud’un duasını içeren "Tarihler" bölümünde 15’inci ayet. Obama, yazdığı biyografiye de bu ayetle başlamıştı)

En sevdiği kitap: İncil ve Nobel ödüllü Tony Morrison’dan "Song of Solomon."

En sevdiği şarkı: Fugees - "Ready or Not"

İzlediği ilk film: Born Free (Afrika aslanları hakkında 1966 yapımı bir film)

En sevdiği film: Baba (The Godfather)

İzlediği son sinema filmi: Shrek 3

En sevdiği aktör: Jeff Bridges.

En sevdiği TV programı: 1970’lerin Vietnam Savaşı konulu klasik komedi dizisi M.A.S.H ve bir spor programları.

En sevdiği süper kahraman: Örümcek Adam ve Batman.

En sevdiği yemekler: Acılı yemekler ve pizza.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız