SON DAKİKA
SON DEPREMLER

İşte Malatya'nın Kadim Sorunu VOF'un Hikayesi

0
Güncellendi - 2018-06-09 05:52:59
İşte Malatya'nın Kadim Sorunu VOF'un Hikayesi
A- A+ PAYLAŞ

  • Malatya Vagon Onarım Fabrikası  projesinde hedef neydi, 'darbe'den sonra neden bundan vazgeçildi?

Vagon Onarım Fabrikası.. Malatya'nın on yıllarının 'yılan hikayesi'.. Kuruluş amacından vazgeçildikten sonra, kullanımı konusunda birçok alternatif (iş makinesi fabrikası, helikopter üretim tesisi, kayısı entegre tesisi, tekstil fabrikası vsvs.) gündeme geldi, sanayiye yönelik bu düşüncelerin hiç biri gerçekleşmezken, bir ara Tekel'e tütün deposu yapıldı, ve yüz binlerce kilo tütün depolandı. Sonra, iddiaya göre, tütünle ilgili yapıldığı öne sürülen hırsızlıkların örtbası için, kundaklandı. Bu nedenle birçok kişi hakkında dava açıldı, ancak kararında olayın kesinlikle bir kundaklama olduğunu belirten mahkeme, fail konusunda tespit yapılamadığı gerekçesiyle dava dosyasını kapattı... 18 milyon dolarlık inşaat maliyeti ve arazi değerine rağmen TCDD tarafından satışa çıkarıldığında, Malatyalı bazı talipliler ancak 2-2.5 milyon dolar teklif edince bu gerçekleşmedi. TCDD'nin değerinden aşağıya satamamasına ilişkin mevzuat engelini aşmak için, özelleştirme kapsamında satılmak istendi, olmadı.. Arazi ve binalar parçalara ayrılarak satılmak istendi, ancak 6 parçadan birini oluşturan bir bölüm arazi satılabildi. Temeli, 2 Ağustos 1979'da atılmış olan bu tesis, onlarca yıl Malatya ekonomisinin, siyasetinin gündeminde en başlarda yeraldı. Ancak, geçtiğimiz aylarda, Genel Başkanı Malatyalı olan Türk Kızılayı tarafından, prefabrik afet konutları yapımı için bir bölümünün alınması girişimiyle gündeme geldi. Yerin Kızılay'a verilebilmesi için gereken konuşları içeren bir şartname ile ihale açıldı. İlki tek teklif veren Kızılay olduğu için yapılamayan ihalenin ikincisine, Kızılay ile İstanbul'da kurulu Mardin kökenli kişilere ait gayrimenkul ticaretiyle de uğraşan bir firma daha teklif verdi. Şimdi o sonucun açıklanması ve kısaca VOF diye adlandırılan Vagon Onarım Fabrikası'nın akıbetinin belirlenmesi sürecindeyiz..

NASIL BAŞLADI?

Peki Malatya'nın bunca yıl sorunlarının en başında yeralan Vagon Onarım Fabrikası projesi neydi? Hangi hükümet, hangi amaçla planlamış, neyi amaçlamış, 12 Eylül darbesiyle değişen siyasi yapı neden bu projeyi "batak" hale dönüştürmüştü?

Malatya'nın gündeminden eksik olmayan Vagon Onarım Fabrikası ile ilgili şunların mutlaka bilinmesi gerekiyor:

Geçmişine dair bilgileri GÖRÜŞ Gazetesi arşivinden derlediğimiz Vagon Onarım Fabrikası, Malatya'nın gündemine Mart 1979'da girdi. İşbaşında, CHP Genel Başkanı Bülent Ecevit'in Başbakanı olduğu, AP'den ayrılmış 11 bağımsız üyeyle kurulmuş hükümet, ulaştırma alanındaki politikasını, 1950'lerden sonra ikinci plana atılan demiryollarını tekrar birinci plana alma düşüncesiyle geliştirmeye başladı. Bunun için gerekli sanayi tesisleri de kurulacağı yerler dahil belirlenmişti. Bu yerlerden biri de Malatya'ydı.

KALKINMA PLANINA GİRMESİ VE TEMELİNİN ATILMASI..

17 Mart 1979 tarihli GÖRÜŞ Gazetesi, 17 Mart 1979 tarihli sayısında, haberi "4. Beş Yıllık Kalkınma Planında da Yer Aldı- Malatya'ya Bir Vagon Onarım Fabrikası Kuruluyor" başlığıyla duyuruyordu.

Bundan yaklaşık 4,5 ay sonra, 2 Ağustos 1979 tarihinde temel atma aşamasına gelindi. O gün düzenlenen temel atma töreni 3 Ağustos 1979 Cuma günkü GÖRÜŞ'te tüm ayrıntılarıyla yeralıyordu.

GÖRÜŞ'teki haberde, temel atma töreninde Vagon Onarım Fabrikası projesine ilişkin siyasi ve ekonomik amaç ve hedefleri dile getiren dönemin Ulaştırma Bakanı Güneş Öngüt ile DDY Genel Müdürü Zühtü Oral'ın konuşmaları, sonradan "kasten" batırılan VOF'un ülke ve Malatya için önemini dile getiren bilgiler içeriyordu.

Ulaştırma Bakanı Öngüt, törende şunları söylemişti:

"Dünyada ulaşım ve taşıma, akaryakıt pahalılığı nedeniyle toplu taşıma şekline dönüşmektedir. Toplu taşımanın en ekonomik en etkin şekli ise demiryolu taşımacılığıdır. Hemen hemen bütün ülkeler bu yüzden demiryolu ulaşımına büyük önem vermekte ve yatırımları buraya kaydırmaktadır.

Hızla sanayileşmekte olan ülkemizde de gerek sanayileşmenin ihtiyacını karşılamak gerekse tüm bölgelerimizdeki ekonomik ve sosyal kalkınmayı hızlandırmak için demiryollarımıza gerekli ağırlığı vermek demiryolu taşımacılığımızı asrın modern şartlarına uygun hale getirmek şarttır.

4. Beş Yıllık planda da yerleşme ve sanayi merkezleri arasındaki ilişkiyi artıracak dışa bağımlılığı en aza indirecek ulaşım ve taşıma imkanları benimsenmiştir.

Bizim de çalışmalarımız plan hedefleri içinde elimizdeki tüm imkanları kullanarak bu en ekonomik ve verimli taşıma sistemini, demiryolu taşımacılığını yurdumuzun her tarafına en iyi biçimde götürebilmek, vatandaşımızın layık olduğu hizmeti kendisine verebilmektir.

Bunu sağlamak için de demiryolu ulaşımı alanında modernizasyon çalışmalarına ağırlık vermekte, yatırımlar yapmaktayız.

Demiryollarında taşıma ister yük taşıması, isterse insan taşıması şeklinde olsun vagonların mevcudiyetiyle yapılır. İşletmede güvenlik ve ekonomiyi sağlamak için vagonların günün teknolojik şartlarına uygun biçimde inşa edilmeleri eskiyenlerin yerine yenilerinin hizmete sokulmaları veya onarılmaları icab etmektedir.

Bu amaçla iki gün önce Dinar'da temeliri attığımız Batı Anadolu Yük ve Yolcu Vagon Onarım Fabrikası'ndan sonra Doğu Anadolu bölgemizde de DOğu Anadolu Yük ve Yolcu Vagonu Fabrikasının temelini atıyoruz.

Fabrikamız sadece yurt sathında çok önemli bir hizmeti görmekle kalmayacak, ayrıca bölgeye sosyal ve ekonomik açılardan da canlılık getirecek, geniş ölçüde bölge halkına iş imkanı sağlayacaktır.

1982 yılında işletmeye açılacak olan yeni fabrikamızda yaklaşık olarak 3400 kişi çalışacaktır ki, Malatyamız için bu son derece önemli bir iş potansiyelidir".

DDY Genel Müdürü Zühtü Oral temel atma törenindeki konuşmasında projeyi şöyle anlatmıştı:

"Demiryollarımız, çekilen araçlarını halen 3 müessesemizde tamir ve imal etmektedir. Bunlar kuruluş sıralarına göre Eskişehir, Sivas ve Adapazarı müesseleridir. Bu müesseselerde önce onarım işleri ile işe başlanmış olup zamanla yeni vagonlara duyulan gereksinmemiz ithalat yerine kendi imkanlarımızla yerli yapımla karşılanmaya başlamıştır. Fakat zamanla onarım ve imalat işlemlerinin bir arada olması işyerlerinde işçilerin ayarlanmasında, teknisyenlerin teknik görevlerini yapmakta, maliyet hesaplarında ve tezgahların kullanımlarında çeşitli düplikasyonlar ve problemler yaratmış olup ne imalatta ne de tamiratta istenilen hedeflere ulaşılamamıştır.

Bunu gören dairemiz daha verimli bir çalışma düzenini getirmek ve problemleri çözmek için imalatla onarım işlerini ayırma kararını vermiştir. Bu kararla beraber yük ve yolcu taşımalarındaki bölgesel yoğunluk buna bağlı olarak vagonların sirkülasyon alanları dikkade alınarak bir doğuda bir de batıda yolcu ve yük vagon onarım fabrikaları kurmayı halen çalışan fabrikalarımızda da imalata devam etmelerini kararlaştırmış ve Bakanlığımız ile Planlamanın da tasviplerini alarak 1979 programına alınmasını sağlamıştır. Bunlardan batıdaki fabrikanın temeli hepimizin işitmiş olacağımız gibi 2 gün önce atılmış olup bugün de Doğudaki yani Malatya'daki fabrikanın temelini atıyoruz. Bu iki fabrika Allah'ın izni ile 1982 senesinde çalışmaya başladıklarında, 1050'den 1987 yılında 3 bin adede, yük vagonlarımız 18500'den 43500'e çıkarılabilecek. Yeni vagonlarımız yeni teknolojiye göre yapılacağından yollarda yapabilecekleri süratte artırılacak.

Bu fabrikamız 82 bin m2 kapalı ve 59700 m2 açık olmak üzere toplam 661000 m2'lik alana oturacaktır. Fabrikamız 1979 fiyatlarına göre 750 milyon iç ve 61 milyon dış olmak üzere 811 milyon liraya malolacaktır. Fabrikamızda iki vardiyada 3500 civarında işçi memur ve teknik eleman çalıştırılabilecektir.

Fabrikada yapılacak işlere gelince yılda 6700 adet yük ve yolcu vagonunun her türlü tamiratı yapılacaktır.

Büyük bir insan kitlesini çalıştıracak olan bu fabrika, diğer sanayinin de gelişmesine sebep olacağından Malatya'nın ekonomik hayatına ne denli katkıda bulunacağı ve canlılık getireceği her halde kolayca anlaşılacaktır."

İşte her şey böyle başlamıştı..

Sonra Türkiye'nin her geçen gün daha da kararan kanlı gündemi, anarşi terör.. Süleyman Demirel Başbakanlığındaki 2. MC hükümeti ve "70 sente muhtaç" devletin sıkıntıları, sonunda 12 Eylül 1980 darbesi..

Bülend Ulusu Başbakanlığında kurulan, hemşehrimiz Turgut Özal'ın da Başbakan Yardımcısı olarak görev aldığı hükümetin önceliğini, ülkede huzur ve güven ortamının sağlanmasının oluşturması, yatırımların neredeyse durdurulması.. 1983 Kasım'ında yapılan seçimlerde tek başına iktidar olan Turgut Özal Başbakanlığındaki hükümetin, ulaştırmada demiryolu projelerini geri plana atması, VOF'un kuruluş amacından vazgeçildiğinin, "ABD vagonları bizdeki maliyetin yarı fiyatına veriyor" sözleriyle kardeşi Malatya Milletvekili rahmetli Yusuf Bozkurt Özal tarafından dile getirilmesi, inşaatının sürdürülmesine rağmen, tesisin değerlendirilebileceği alternatif düşüncelerin "isteksizce" dile getirildiği ve neredeyse "unutturulması"na yönelik gelişen, yazının girişinde bazı aşamalarından bahsettiğimiz "olumsuz" süreç..

Vagon Onarım Fabrikası'nın "Ağır Sanayi Tesisi" koşulları için projelendirilmiş ve inşa edilmiş binasının yanı sıra arazileri için son alternatifler, Kızılay'ın kuracağı ve 1500 kişinin çalışabileceği prefabrik afet konutları üretimi tesisi ile bir bölümünün Lojistik Ticaret Merkezi olması. Kızılay'a dair bölümle ilgili ihale süreci sonuçlanmak üzere. Lojistik Ticaret Merkezi ise yine ülkeyi yöneten- yönetecek siyasi kadronun tercihine bağlı.

Güler HAZAR, Yeni Malatya Gazetesi- malatyahaber.com

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız

4 yorum yapılmış

  • mehmet umut (5 yıl önce)
    Bir mesele bir şehri tam 42 yıl meşgul eder mi? Bugüne kadar bir arpa boyu yol kat edilemedi. Ben şehrin yönetici olsaydım ertesi günü bu binaları yıkardım. Bu nedir ya küçücük çocuktur vagon fabrikası, yaşlanıp gittik hala vagon fabrikası....
    0
    0
    Yanıtla
  • Av.M. Umut YALÇIN (5 yıl önce)
    Öncelikle siz değerli basın mensuplarının desteği, Malatya'lıların da artık vagon fabrikasının atıl halden çıkmasına duyduğu ihtiyacın artmasıyla birlikte sayın Bakanımı Bülent TÜFENKÇİ'nin de en baştan itibaren gösterdiği çaba ve çözüm noktasındaki duyarlılığı sonuç vermeye başladı. İnşallah temeli de birlikte atar açılışı da birlikte gerçekleştiririz. Bizim Türk Kızılayı olarak yaptığımız dalgalanmaya hazır durgun denize taş atmak ve suyun dalgalanmasını sağlamaktan ibaret oldu.
    0
    0
    Yanıtla
  • Sayın Yalçın buralara uğramıyor artık. 1500 kişilik verilen istihdam sözü noldu? Dalgalanan su sizi Ankaraya götürdü, Kızılay yönetime girdiniz. Malatya tarafında gelişme yok. Sözde çoktan başlamış olması lazımdı. Uzun lafın kısası size daha çok yaramış görünüyor. Siyaset böyle birşey olsa gerek.
    0
    0
    Yanıtla
  • HAS (5 yıl önce)
    O ZAMAN KÜÇÜKTÜM BUNLAR YAPILACAK DENİLİYORDU VAGON FABRİKASI ÖNCE VAGON ONARIN VE VAGON ÜRETECEKTİ 30 YIL SONRADA OTOMOBİL YAPABİLECEK DENİLİYORDU DEVRİM ARABASINI ESKİŞEHİR DDY ATÖLYESİNDE YAPILDIĞINA GÖRE NEDEN OLMASIN DİYE DÜŞÜNÜYORUM AMMA EN YAZI Kİ HİÇ BİRİ YAPILMADI
    0
    0
    Yanıtla