SON DAKİKA
SON DEPREMLER

'Kadın İşçiler Daha Mağdur'

A- A+ PAYLAŞ
Malatya İl Özel İdaresinde 115 işçinin ihtiyaç fazlası olduğu gerekçesiyle, Karayolları Bölge Müdürlüğü’ne bağlı 4 il ve 1 ilçedeki birimlerde görevlendirildiği bildirildi. Bu işçiler arasında 16 bayan bulunurken, görevlendirme anne ile kızını da birbirinden ayırdı.
 
Malatya İl Özel İdaresi Genel Sekreterliği’nden, 16 bayanın da yer aldığı 115 işçi ihtiyaç fazlası olduğu gerekçesiyle Karayollarının Elazığ, Bingöl, Adıyaman, Tunceli ve Arapgir’deki birimlerde görevlendirildiği bildirildi.
 
Konu ile ilgili olarak Türk-İş’e bağlı Yol İş Sendikası Malatya Şube Başkanı İhsan Kalı, “Malatya’da haksız bir uygulamaya maruz kaldık. Malatya köyleri yol, içme suyu, asfalt dahil tüm alt yapısı iflasa zorlanıyor. Kurumun 224 aracı var. Fakat bu işçilerimizi gönderenler makinelerin yatıya kalmasına neden oluyor. Merkez dahil 14 ilçesi bulunan Malatya'ya, kalan personelle nasıl hizmet verecek? 6 bin kilometreden fazla yol ağına hizmet eden işçilerimizin tek gayesi köylümüze, Malatyalımıza hizmettir. İş yükü artan kurumdan işçilerimizin gitmesi değil, yeni işçilerin alınması şarttır. 115 personeli ihtiyaç fazlası diyerek Karayollarına gönderenlere soruyorum. Köylerin stabilizitesini, asfaltını, içme ve sulama suyu problemlerini hangi mantıkla çözeceksiniz? İş yükü artan bir kurumu bitirmeye mi çalıyorsunuz? Malatya’nın köyleri, beldesi hizmet bekliyor. Sizler ne yapmaya çalışıyorsunuz? Bu işçi kıyımına engel olmak için hak ve hukuk ölçülerini gözeterek karşınızda olacağız. Bu işçilerimizi gönderenler bilmiyorlar mı 5 yıl boyunca başka hiçbir çalışan alamayacaklarını, görmüyorlar mı kısa bir süre önce Hekimhan ilçemizde kar yağışı nedeniyle kapanan yolları açanların işçilerimiz olduğunu. Bu kurumun içini boşaltanlar bizi mahkemeye zorladılar. 115 işçinin kurulu düzenini bozanlar nasıl rahat uyuyacaklar, nasıl rahat edecekler soruyorum” dedi.
 
Başkan Kalı, “Bu görevlendirmeyle işçilerden anne Safiye Düzenli ile kızı Arzu’nun dahi ayrıldığını, kızının Arapgir’e, annesinin Elazığ’a görevlendirildiğini ve 115 işçinin kurulu düzenlerinden mahrum edildiğini söyledi. 
 
Daha çocuk denilecek bir yaşta İl Özel İdaresi’nden çalışmaya başlayan Ayşe Barut bu kuruma 25 yılını vermiş. Yıllarca emek vermiş, hizmet etmiş. Evli ve iki çocuk annesi olan Ayşe Hanım “Allah bu yapılanların hesabını elbet bir gün soracak” diyor ve devam ediyor: “İl Özel İdaresi’nde tam 25 yıl görev yaptım. Benim görevim telsiz operatörüydü. İl – ilçe arası görüşmeleri ben sağlıyordum. O günden bu yana üstümüze düşen görevleri eksiksiz yerine getirmeye çalışıyorduk. Şimdi ise benle beraber 16 kadına ‘atık’ diyorlar. Evliymişiz, çocuklarımız varmış, evimiz yuvamız dağılıyormuş maalesef kimsenin umurunda değil. Allah bu yapılanların hesabını elbet bir gün soracak. Unutulmamalıdırki makamlar gelip geçicidir, baki kalan insanlıktır…”
 
Ayşehan Zeyer’de  il dışına görevlendirilen işçilerden. Dul ve dört çocuk annesi. İki çocuğu da okuyor. Kirada oturuyor. Yaklaşık elli gündür oldukça sıkıntılı bir süreç yaşadıklarını söyleyen Zeyer artık psikolojisinin bozulduğunu ve geceleri gözüne uyku girmediğini de sözlerine ekliyor. Zeyer’in bu sıkıntılı günlerde en çok zoruna giden ise vekillerden hiçbirinin bir gün olsun yanlarına gelip dertlerine ortak olmamaları. Zeyer tüm yetkililere “Bu şekilde nasıl yaşayabiliriz” diye sorarak şunları kaydetti: “Dört çocuk annesiyim. Şu anda iki çocuğum okuyor. Kirada otuyoruz. Kendi şehrimde eşin dostun yardımına rağmen inanın zar zor geçiniyorum. Aldığım para ile hem ev kiramı ödüyorum hem çocukları okutmaya çalışıyorum. Şimdi bizi gönderdiler. Evimi yuvamı ailemi dağıttılar. Bu kadın orada tek başına ne yapar ne eder diye düşünmediler. Ben şimdi orada ev kirası mı ödeyeceğim burada kalan çocuklarıma para mı göndereceğim? Bu kadar şeyin altında nasıl kalkacağım hiç bilmiyorum. Herkesi vicdanı ile baş başa bırakıyorum”
 
Fatma Hanım dört çocuk ve birçok torun sahibi. Çocuklarından ve torunlarından ayrılıyor olmanın acısı ile zaman zaman gözleri doluyor konuşurken Fatma Hanımın. Bizi gönderiyorlar, yuvamızı dağıtıyorlar, Allah bunun hesabını sormaz mı diye veryansın ediyor sonra. 15 yıl Valiliğin mutfağında görev yaptığını söyleyen Fatma Hanım, “Üstüm başım su içinde sıcak soğuk demeden 15 yıl hizmet verdim ben onlara” diyor yaşlı gözlerle ve devam ediyor: “Şu an yaşadığım sıkıntıyı kelimelerle anlatmak mümkün değil. Gözümüzün yaşına bakmadan gideceksiniz dediler bize. Bu yaştan sonra ben kadın başıma çocuklarımdan torunlarımdan ayrı bilmediğim bir şehirde ne yaparım nasıl geçinirim? Bunun acısına nasıl dayanırım? Bilmiyorum…”
 
Döne Uçar… İl dışına gönderilen en mağdur kadınlardan biri belki de… 20 yıl hizmet vermiş. “Bu hizmetin karşılığı bu mu olacaktı diyor” titreyen bir sesle. Döne Hanım yakın bir zamanda kredi çekmiş ev almak için… Hikayenin geri kalanını ise şöyle anlatıyor: “Kısa bir süre ancak ev alabilmek için 70 bin TL kredi çektim. Şu anda bunu ödüyorum. Çocuklarım var, okuyorlar. Beni il dışına gönderdiler. Ben gittiğim yerde ev kirası mı ödeyeceğim krediyi mi ödeyeceğim yoksa çocuklarımı mı okutacağım? Vekil Öznur Çalık sağda solda kadın hakları diye sürekli bağırıyor. Ona soruyorum şimdi? Bu yaptıkları kadın haklarını geçin insanlığa sığar mı? Bir gün olsun şuraya gelip de halimizi hatırımızı sormadı. Buradan Öznur Hanıma sesleniyorum. Öznur Hanım ben anneyim anne! Sen bilseydin eğer bu duyguyu bugün bizim yanımızda olurdun, başka bir yerde değil!”

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız