SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Kadınlar, Strese Daha Dayanıklı"

0
Güncellendi - 2015-12-27 12:22:07
A- A+ PAYLAŞ
 
Malatya İnönü Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu Müdürü Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut, "Kadınların erkeklere oranla strese daha dayanıklı oldukları, bunun sonucunda da daha uzun bir ömre sahip olup, bazı hastalıklara daha az yakalanıp, hastalıktan daha çabuk kurtuldukları bilinmektedir" dedi. 
 
İnönü Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu Müdürü Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut, kadın ve stres konusunda yaptığı açıklamada, "Stres faktörü insanların sağlığı üzerinde ciddi problem oluşturuyor ve bir çok hastalığa sebep oluyor. Kadınlar mı strese daha dayanıklı yoksa erkekler mi? Sorusu geliyor aklımıza. Yurtdışı yayınlanan bir makalemiz de bunu bilimsel olarak doğruladı. Beden Eğitimi Spor yüksek Okulu ile benim ortaklaşa yaptığım bir çalışmada; bulgularımız bizi oldukça şaşırttı. Erkekler darılmasın ama kadınlar strese biyokimyasal yani stres belirteçleri açısından daha dayanıklı çıktı. Aslında kadınların çalışma standartları düşüldüğünde gerçekten doğru olabileceğini düşünebiliriz. Çünkü kadın işyerinde, tarlada, evde iyi bir anne-eş rolü için (istisnalar olabileceği gibi) genelde kendini hep çok çalışmak zorunda hisseden güçlü bir varlıktır. Bunun da demek ki faydaları varmış. Çünkü çok çalışmakla stresi bertaraf ederek, yaşam süresini de tabi ki sağlıklı olmak üzere uzattığı bilinmektedir. Yaşam süresini uzatan bir başka sebepte kalori kısıtlaması, yani diyet (sağlıklı beslenmek kaydıyla) ve spor. Bizim çalışmamızda da; Kadınlara ve Erkeklere şiddetli-yorucu egzersiz yaptırıp stres paremetreleriyle karşılaştırdığımızda kadınların daha yüksek koruyuculuğa sahip olduğunu gördük. Böylece, eğer çalışma imkanı varsa eve ekonomik anlamda destek oluyor olmakla da aileyi de stresten az yada çok uzak tutmuş oluyor" dedi. 
 
Bir haberde, kadınların strese karşı erkeklere oranla daha dayanıklı olduğu, bazı hastalıklara daha az yakalandıkları ve daha uzun ömürlü oldukları belirtildiğine dikkat çeken Karabulut, "Stresle baş etmek için zaman zaman kas gevşetme ve solunum egzersizlerinin yapılması, kişinin dış ortama olumlu açıdan bakmaya çalışması öneriliyor. Çalışmanın başarılı olabilmesi için bir miktar stres gerekiyor. Ancak, bunun belli bir düzeyi aşması kişinin dikkat, konsantrasyon ve çalışma isteğini azaltıyor. Herhangi bir olay, kişide strese neden olurken, aynı durum başka kişide etkiye neden olmayabiliyor. Bu durum, karşılaşılan olayın kişi için ne anlam ifade ettiğine bağlı olarak değişiyor. Olay sırasında kişinin, çevresinde destek alabileceği yakınlarının olması, sosyo - ekonomik durumunun iyi olması ile mutlu bir evliliğinin bulunması, stresle baş etmesinde önemli rol oynuyor. Stresle mücadelede yaş da büyük önem taşıyor. İlerleyen yaş ile birlikte çalışma kapasitesinin düştüğü ve strese toleransın azaldığı belirtiliyor. Cinsiyet de strese karşı koymada belirleyici faktörler arasındadır. Kadınların erkeklere oranla strese daha dayanıklı oldukları, bunun sonucunda da daha uzun bir ömre sahip olup, bazı hastalıklara daha az yakalanıp, hastalıktan daha çabuk kurtuldukları bilinmektedir. Stresle başetmek için zaman zaman kas gevşetme ve solunum egzersizlerinin yapılması, kişinin dış ortama olumlu açıdan bakmaya çalışması öneriliyor. Yani uzun ömür ve sağlıklı yaşam, ancak pozitif düşünmek ve çok çalışmakla oluyor" ifadelerini kullandı. 

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız