SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Kafesteki Kuşlarıyla Çıktılar

0
Güncellendi - 2015-12-27 21:00:31
Kafesteki Kuşlarıyla Çıktılar
A- A+ PAYLAŞ

Malatya’da 18 Nisan 2007 tarihinde Alman uyruklu Tilman E. Geske ile Necati Aydın ve Uğur Yüksel adlı misyonerlerin öldürüldüğü Zirve Yayınevi davasının 5 asıl sanığı olan Emre Günaydın, Abuzer Yıldırım, Cuma Özdemir, Hamit Çeker ve Salih Gürler  yeni yasal düzenleme nedeniyle 7 yıl sonra gece yarısından cezaevinden tahliye edildiler. Gece yarısından sonra gerçekleşen tahliyeler sırasında, bazı sanıkların cezaevinde kafeste besledikleri muhabbet kuşu ve kanaryaları da eşyalarıyla birlikte yakınları tarafından kendilerini bekleyen otolara taşındı.

Malatya'da 18 Nisan 2007'de Zirve Yayınevi'nde çalışan misyoner Alman uyruklu Tilman Ekkehart Geske ile Necati Aydın ve Uğur Yüksel adlı şahıslar Salih Gürler, Cuma Özdemir, Hamit Çeker ve Abuzer Yıldırım ve Emre Günaydın tarafından bıçaklanarak öldürülmüştü. Olayın failleri olaydan hemen sonra, cinayet mahallinde yakalanmışlardı. Yayınevinin bulunduğu 3. kattan atlayarak kaçmaya çalışan Emre Günaydın da yaralanmış, hastanede yaklaşık 1 ay tedavi gördükten sonra cezaevine konulmuştu.

Zirve Yayınevi Cinayetleri nedeniyle 7 yıldan beri tutuklu yargılanan cinayet zanlıları Abuzer Yıldırım, Salih Gürler, Cuma Özdemir, Hamit Çeker, Emre Günaydın’ın avukatları Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi’ne verdikleri dilekçeler de; “Özel Yetkili Mahkemelerin kaldırılması hakkında Terörle Mücadele Kanunun ve Ceza Muhakemeleri Kanunu’nda değişiklikler yapan 6526 sayılı yasa gereğince” tahliye edilmeleri talebinde bulunmuşlardı.

Yapılan başvuru üzerine dava dosyasının gönderildiği Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi tutukluluk süresinin 5 yıla indirilmesi nedeniyle Emre Günaydın, Abuzer Yıldırım, Cuma Özdemir, Hamit Çeker ve Salih Gürler hakkında Cuma gecesi saat 23.00 sularında tahliye kararı verdi. Kararda, sanıklar için günlük adli kontrol ve yurtdışı yasağı uygulanması kararlaştırıldı. 

Tahliye kararının ardından sanıkların yakınları ile avukatları Soner Demirci, Niyazi Tokmak ve Ekrem Karadeniz Malatya Cezaevi’nin önüne gelerek, sanıkların çıkışını beklediler. Saat 01.45 ile saat 02.30 arasında cezaevinden sırasıyla Cuma Özdemir, Abuzer Yıldırım, Hamit Çeker, Salih Gürler ve Emre Günaydın çıktılar. Sanıkların çıkarken koğuşlarında baktıkları muhabbet kuşu ve kanaryalarını da kafeslerin içerisinde dışarı çıkarttılar. Sanıklar kendilerini karşılamaya gelen aileleri birlikte cezaevinden ayrıldılar.

Sanık avukatlarından Ekrem Karadeniz, sanıkların 7 yıldan beri tutuklu yargılandıklarını aktararak, son yasal düzenlemede tutukluluk süresinin 5 yıla indirilmesi nedeniyle, tahliye talebinin kabul edildiğini kaydetti.

ERGENEKON'A BAĞLANINCA DAVA UZAMIŞTI..

Zirve Yayınevi davasının 19 Şubat 2010 tarihindeki duruşmasında Cumhuriyet Savcısı verdiği mütalaasında  tutuklu 5 sanık hakkında "Terör, kasten adam öldürme, kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma ve yağmaya teşebbüs" suçlarından ceza talep ederek, Emre Günaydın'ın terör örgütünün kurucusu ve yöneticisi olduğunu, diğer sanıklar Abuzer Yıldırım, Cuma Özdemir, Hamit Çeker ve Salih Gürler'in ise terör örgütü üyesi olduğunu iddia etmiş ve terör örgütü suçundan, cinayetlerden dolayı 3’er kez müebbet hapis, 3’kez hürriyeti tahdit sucundan ve 3’kez de yağmaya teşebbüs suçundan hapis  istemişti.. Cumhuriyet Savcısı davada yargılanan diğer sanıklar Kürşat Kocadağ, Mehmet Gökçe, Varol Bülent Aral ile Hüseyin Yelki'nin haklarındaki suçlamalardan dolayı beratlarına karar verilmesini talep etmişti. 

Savcı Zekeriya Öz’ün İstanbul Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı iken 17 Mart 2011 tarihinde başlattığı soruşturmada Ergenekon Terör Örgütü ve Zirve Yayınevi Davası arasında bağlantı bulunduğu gerekçesiyle başlattığı soruşturma nedeniyle verilen ilk mütalaa geçersiz olmuş, Ergenekon bağlantısı iddiasının ardından Malatya Zirve Yayınevi Davasının 5 asıl sanığı ile birlikte 9 olan sanık sayısı sonradan davaya eklenen emekli Orgeneral Hurşit Tolon'un yanı sıra muvazzaf askerler, öğretim üyesi ve sivil sanıklarla birlikte 21’e yükselmişti. 

Zirve Yayınevi'nin 24 Şubat 2014 tarihli 92. duruşmasında Cumhuriyet Savcısı davanın ikinci mütalaasını vererek Emekli Orgeneral Hurşit Tolon, Emekli Albay Mehmet Ülger, Binbaşı Haydar Yeşil, Ruhi Abat, Uzman Çavuş Mehmet Çolak, Astsubay Murat Göktürk, Astsubay Abdullah Atılgan, Varol Bülent Aral ve tutuksuz sanık Hüseyin Yelki için “Darbeye teşebbüs” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis, adam öldürmeye azmettirmekten 3 kez, hürriyeti tehdit suçundan 3 kez ve yağmaya teşebbüs suçlarından da 3 kez cezalandırılmalarını talep ederken, sanıklar Astsubay Adil Akçay, Uzman Çavuş Adem Gedik ve Levent Ercan Gelegen için “Örgüt üyeliğinden”, sanık Aykut Saka için de “Örgüte yardım etmek” suçundan ceza talep etmişti.

Mütalaada davanın asıl sanıkları Abuzer Yıldırım, Salih Gürler, Cuma Özdemir, Hamit Çeker, Emre Günaydın için “darbeye teşebbüs” suçundan ağırlaştırılmış müebbet, adam öldürme suçundan da 3’er kez ağırlaştırılmış müebbet isterken, yine hürriyeti tehdit suçundan 3 kez ve yağmaya teşebbüs suçlarından da 3 kez cezalandırılmalarını talep etmiş ve gizli tanık ve sanık İlker Ç. için de etkin pişmanlık yasasının uygulanmasını talep etmişti. Mütalaa da  Kürşat Kocadağ ile Mehmet Gökçe’nin de beraatını talep edilmişti.

CEZAEVİNDE TUTUKLU 9 SANIK KALDI 

Zirve Yayınevi davasında olayın asıl 5 sanığının tahliye edilmesi ile birlikte tutuklu sayısı 9’a düştü. Davaya sonradan katılan sanıklar Emekli Orgeneral Hurşit Tolon ile birlikte muvazzaf 2 subay , 2 astsubay, 1 uzman çavuş  ile birlikte 1 öğretim görevlisi ve 2 sivil ise halen tutuklu bulunuyor. Cezaevinde tutuklu kalan isimler davanın örgüt kapsamında yargılanıyorlar.

HABER: malatyahaber.com- yenimalatya.com.tr- iha

FOTOĞRAFLAR: yenimalatya.com.tr

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız