SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Kaybedecek Vaktimiz Yok"

A- A+ PAYLAŞ
 
İnönü Üniversitesi'nin 2011-2012 AkademikYılı açılış töreni kampus içinde bulunan Turgut Özal Kongre ve Kültür Merkezi'nde yapıldı. Törene, Malatya Vali Yardımcısı Murat Çağrı Erdinç, AKP Malatya Milletvekilleri Mücahit Fındıklı, Öznur Çalık ve Cemal Akın,  2. Ordu Kurmay Başkanı ve Garnizon Komutanı Tümgeneral Tamer Büyükkantarcıoğlu, Malatya Belediye Başkan Vekili Ertan Mumcu, Cumhuriyet Başsavcısı Muzaffer Sayın,  İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cemil Çelik, Baro Başkanı Eyüp Kutlubay,  Malatya Polis MYO Müdürü İbrahim Azcan, Emniyet Müdürü Ali Osman Kahya, İl Genel Meclisi Başkanı Naci Şavata , AKP İl Başkanı Bülent Tüfenkçi, TSO Başkanı Hasan Hüseyin Erkoç ile davetliler katıldı. 
 
İnönü Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Ömer Çelik, açılışta yaptığı konuşmada, terör olaylarında şehit düşen askerleri andı.
 
37. ÖĞRETİM YILI 
 
Üniversitenin 37. öğretim yılına girdiğini belirten Çelik, " İnönü Üniversitesi, lisansüstü eğitim veren 4 enstitü, 13 fakülte, 3 yüksek okul, 1 konservatuar 12 meslek yüksek okulu, 18 araştırma ve uygulama merkezi, 621 öğretim üyesi olmak üzere toplam 1272 öğretim elemanı ve 27 bine yaklaşan öğrenci sayısı ile ülkemizin gelişmiş
üniversiteleri arasında yer almaktadır. Üniversitemizin yaklaşık 5 bin çalışanı, ilaveten her gün 4-5 bin hasta ve hasta yakınının Tıp Merkezimize geldiği de göz önüne alındığında, günlük insan yoğunluğu öğrencilerle birlikte 40 binlere yaklaşmaktadır. 400 bin nüfusa sahip olan şehrimizde, Üniversite yerleşkesi, neredeyse her 10 kişiden birinin yaşam alanını oluşturmaktadır. Bir üniversitenin asli görevlerini öncelemesinin yanında, toplumu ile barışık olmasının da üniversiteye ve üniversitenin bulunduğu
şehre neler kazandırdığına, son 3 yılda hepimiz şahit olduk. Üniversitemiz, bu dönemde doğal gelişiminin ötesinde bilinçli bir atılım süreci yaşamıştır. Bu kapsamda Üniversitemiz, 6 yeni fakülte, 2 yüksekokul, 2 meslek yüksekokulu, 2 enstitü, 7 araştırma merkezi, 270 öğretim üyesi ve yaklaşık 10 bin yeni öğrenciye sahip olmuştur. Bu kazanımlar sadece sayısal anlamda artış mahiyetinde olmayıp, nitelik olarak da üniversitemize değer katmıştır" dedi.
 
MALATYA'YA KATKISI 550 MİLYON TL
 
İnönü Üniversitesi'nin Malatya ekonomisine bu yılki katkısının 550 Milyon TL olduğunu söyleyen Prof.Dr. Çelik, "2008 yılında Malatya ekonomisine 280 milyon TL katkısı olan üniversitemizin bu yılki katkısı 550 milyon liralık bir değere ulaştığını da bilmenizi isterim. Tıp Merkezimiz, bölgemizden büyük şehirlere hasta gidişini durdurmakla kalmayıp, sadece ülkemizden değil yurtdışından da hasta kabul etmektedir. Canlıdan canlıya karaciğer naklinde ülke sınırlarını aşarak Avrupa birincisi ve dünya ikincisi konumundayız. Bu nedenle ülkemizde bir ilke imza atıp "Karaciğer Nakli Enstitüsü"nü kurduk. Kuruluş kararı sayın Başbakanımızın imzasından çıktı. Kararın Resim Gazete'de yayımlanmasını bekliyoruz. Karaciğer Nakli Enstitüsü, dünyada ikinci bir merkez olacak. Sürekli geçmişe takılıp kalanlar, geleceği göremezler. Bununla birlikte, her yeni, eskiyle mukayese yapmak suretiyle doğrularından hız, hatalarından ders almalıdır. Bugün, üç yıl öncesine göre çok daha büyük, saygınlığı artmış ve uluslararası alanda yarışan bir dünya üniversitesi olma yolunda hızla ilerliyoruz. Artık ideolojik değil, idealist bir üniversiteyiz. Ancak bu başarılarımızla asla yetinmiyoruz. Daha çok çalışacağız. Battalgazi ilçemizin sınırları içerisinde yer alan Tacan Kampüsümüzü Malatya'nın İkinci üniversitesi olma yolunda hazırlıyoruz. Bu üniversitenin özellikle tarımsal biyoteknoloji, su ürünleri teknolojileri, meyvecilik, tohum yetiştiriciliği gibi alanlarda markalaşmış bir üniversite olması için çalışacağız. Bu yılsonuna kadar fiziki altyapısı tamamlanacak olan Teknoparkımız, üniversite-sanayi işbirliği ile hizmet vermeye başlayacaktır. İngilizce eğitim veren Tıp Fakültemizde önümüzdeki yıldan itibaren Türkçe tıp eğitimi veren yeni bir uygulamayı da hayata geçireceğiz. Elbette iyi bir üniversite olmanın, çağın ihtiyaçlarına cevap vermenin belli şartları vardır. Biz, İnönü Üniversitesi olarak çağın ihtiyaçlarına cevap verecek bu şartları tespit etmiş durumdayız. Tespiti teşhise, onu da tedaviye dönüştürmenin reçetelerini yazmak için çalışıyoruz" ifadelerini kullandı. 
 
"KAYBEDECEK VAKTİMİZ YOK"
 
Çelik konuşmasının devamında, "Kendin bilmeden bilim bilmek, okumuş cahiller yaratmaktan başka işe yaramaz. Bugün bilimde, üniversitelerimizde ve bunun bir tezahürü olarak kültürel hayatımızda yaşadığımız aksaklıkların kendimizi bilmemekle alakası olduğuna inanıyorum. Yıllarca kendimizi ya çok abarttık, ya da çok horladık. Övünmekte de dövünmekte de aşırıya kaçtığımız için, kendi değerimizi göremediğimiz için uzun yıllar kaybettik. Artık kaybedecek vaktimiz ve enerjimiz yok. Kuşkusuz. Üniversite her şeyin araştırıldığı, konuşulduğu, tartışıldığı bir yerdir. Birbirinden farklı insanların, duyguların, alışkanlıkların, zihniyetlerin bir arada yer aldığı, birbiriyle çarpıştığı, rekabet ettiği üniversitelerimiz elbette siyasetle de ilgilenecek, ilgilenmelidir. Gençlerimizi siyasetle ilgili olmaktan alıkoyamayız. Üniversiteler her türlü siyasal görüşün sesini duyurma imkanı bulduğu özgür ortamlar olmalıdır. Üniversitelerde silah ve şiddet dışında her dil konuşulabilmeli, her şey akademik zarafet ve efendilik içinde kendini ifade edebilmelidir. Hak ve özgürlüklerin garanti altına alınması, şiddet dışında her şeyin tartışılabilir hale gelmesinin en önemli adımıdır. Hak ve özgürlükleri teminat altına alan ve herkesin benimseyeceği yeni bir anayasayı Türkiye'nin önündeki engellerin tümüyle kaldırılması için olmazsa olmaz bir koşul olarak değerlendirdiğimi bu vesile ile bir kere daha vurgulamış olayım. Bir ülkenin gelişmesinin bilimsel ilerlemeye bağlı olduğunu hepimiz biliyoruz. Bilimsel üretimin ve yeniliklerin ekonomiye kazandırılması, sanayi ile üniversite arasında işbirliğinin sürekli kılınması, bilimsel üretimin faydaya, üretime dönüştürülmesi benim de tamamıyla katıldığım ve pek çok yerde tekrar tekrar vurguladığım konular" ifadelerini kullandı.
 
"KENDİ ULUSU İÇİN BULMAMIŞTIR"
 
Törende konuşma yapan Milletvekili Mücahit Fındıklı, "Boğazlarımızın düğümlendiği, yüreğimizin dağlandığı, bu mübarek topraklar uğruna şehit verdiğimiz evlatlarımızı uğurladığımız bir gündeyiz. Buradan bir kez daha dünyaya haykırmak istiyoruz, her karış toprağını kanla kuruduğumuz bu mübarek toprakları canımız pahasına, kanımız pahasına birilerine peşkeş çekilmesine asla müsaade etmeyeceğiz. Üniversiteyi, insanlığın bu bilgiye doyumsuzluğunun somutlaştığı kurumlaştığı mekan olarak görüyorum. Bilginin üretildiği, biriktirildiği, paylaşıldığı, aktarıldığı, yayıldığı, gündelik yaşama dahil edildiği yerdir üniversite. Bilgi bir kişi, bir kurum, bir ulus, bir ırk, için üretilmez. Pastör aşıyı, kendi ulusunu hastalıklardan korumak için bulmamıştır. Bu anlamda, daha sonra farklı amaçlarla kullanılsa da bilim tarafsızdır, bilim hasbidir ve herhangi bir ideolojinin hizmetinde değildir. Bunun ilk adımı kendini bilme sorumluluğudur. Yunus'un "ilim bilim bilmektir, ilim kendin bilmektir, sen kendin bilmezsen bu nasıl okumaktır" dedi. 
 
Konuşmalardan sonra Gazeteci-Yazar Taha Akyol tarafından açılış dersi verildi. Akyol, konuşmasını büyük bir kısmını, zihin altındaki etiketlenmiş düşüncelere ayırarak Türkiye'den ve dünyadan örnekler verdi. Akyol, üniversitelerin ezberci sistemden de uzaklaşması gerektiğini vurguladı.
 
HİZMET BAŞARI BELGELERİ 
 
İnönü Üniversitesi Rektörlüğü tarafından 2011 Yılı Hizmet Başarı Belgeleri karaciğer naklinde uluslararası başarılarını sürdürmesinden dolayı Prof. Dr. Sezai Yılmaz'a, sağlık alanında hazırlanan tıp sözlüklerine katkılarından dolayı Prof. Dr. Cengiz Yakıncı'ya, çalışmalarıyla Malatya kamuoyuna katkılarından dolayı Prof. Dr. İbrahim Gezer'e ve Turgut Özal Tıp Merkezi'nin etkin ve verimli çalışmasından dolayı Başhekim Prof. Dr. Ünsal Özgen'e verildi. 
 
TEŞVİK ÖDÜLLERİ 
 
Yine İnönü Üniversitesi Rektörlüğü tarafından organize edilen 2011 Yılı Bilim Teşvik Ödülleri ise; Sağlık Bilimleri Klinik alanında Prof. Dr. Ayşe Selimoğlu'na, Sağlık Bilimleri Temel Tıp alanında Doç. Dr. Aysun Bay Karabulut'a, Sağlık Bilimleri Biyoistatistik alanında Yrd. Doç. Dr. Cemil Çolak'a, Sağlık bilimleri Diş Hekimliği alanında Doç. Dr. Sıddık Malkoç'a, Hemşirelik Bilimlerinde Prof. Dr. Behice Erci'ye, Eczacılık Bilimleri alanında Yrd. Doç. Dr. Selami Günal, Mühendislik Bilimleri alanında Doç. Dr. İbrahim Türkmen'e, Eğitim Bilimleri Matematik alanında Doç. Dr. Celal Çakan'a ve Güzel Sanatlar ve Tasarım alanında Yrd. Doç. Dr. Bülent Yılmaz'a verildi.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız