SON DAKİKA
SON DEPREMLER

'Kayısı Dondu, Gitti!'

A- A+ PAYLAŞ

CHP Malatya Milletvekili Mevlüt Aslanoğlu, TBMM'deki GDO'lu ürünlerle ilgili yasa tasarısı görüşülürken, Malatya'daki don olayına değindi ve sigorta kapsamının yetersizliğini dile getirerek, Tabii Afet Yasası'nda değişiklik yapılmasını istedi.

Aslanoğlu, 473 sayılı yasa tasarısının görüşülmesi sırasında, Malatya'da Salı'yı Çarşamba'ya bağlayan gece meydana gelen ve alçak kesimlerdeki kayısı ürününün yanmasına neden olan don olayını, çiftçi mağduriyetini dile getirdi.

TBMM tutanaklarına göre Aslanoğlu'nun konuşması şöyle:

"FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Malatya)- Sayın Başkan, çok değerli milletvekilleri; biraz önce Sayın Bakana soru sordum: Ekmeği olmayan insanın genetiği bozulmaz mı? Şimdi, biz burada genetik, bitki, insan, genetiği değiştirilmiş ürünlerden bahsediyoruz ama insanın genetiği bozuluyor Sayın Bakan ilgisiz kalıyor, soruma cevap bile vermiyor.

Değerli arkadaşlarım, gene söylüyorum, bir yıllık ürünü yok olan insan, tüm ekmeği yok olan insan ne yapar arkadaşlar, genetiği bozulmaz mı? Bu insanın çoluk çocuğuna karşı, bu insanın ailesine karşı, bu insanın çevresine karşı onuru, şerefi, haysiyetini nasıl koruyacak ekmeği olmazsa?

Değerli arkadaşlarım, bu ülkede 2090 sayılı bir Tabii Afet Yasası var. Ben merak ediyorum, bu yasa nerede kullanılıyor? Diyor ki Tabii Afet Yasası… Ben ülkemizin hiçbir yerinde tabii afet olmasını dilemem, Allah korusun ama olduğu zaman da bu yasanın işlemesi lazım. Sekiz yıldır söylüyorum, Sayın Bakandan önce de, diyorum ki: Bu Tabii Afet Yasası değişmeli. Yarın, hangi ilimizde, hangi ilçemizde bir afet olacağını bilmiyoruz. Diyor ki Tabii Afet Yasası: "Mal varlığının yüzde 40'ını kaybetmek." Ya biz sizin elinize bir anahtar vermek istiyoruz, biz sizin elinize kullanacağınız en iyi anahtarı vermek istiyoruz. Gelin, bu Tabii Afet Yasası'nı değiştirelim. Mal varlığının yüzde 40'ının değil, ürününün, o yılki ürününün yüzde 50'sini kaybederse bu çiftçiyi veya bu afet gören kişiyi, kimseyi afet kapsamına alalım.

Şimdi, ben mal varlığımın hepsini kaybedeceğim, tüm mal varlığımı, evimi barkımı, hayvanımı, bitkimi kaybedeceğim yüzde 40'ını, ondan sonra tabii afete tabi tutacaksınız. Böyle şey mi olur arkadaşlar? Önce, ben ne yiyeceğim arkadaşlar?

Şimdi, dün gece Malatya'nın üçte 2'lik kısmında don olayı oldu. Çiftçinin tek geliri var arkadaşlar, kayısı, dondu gitti. Ha, diyoruz ki gel, bunu sigorta kapsamına al. Hani çıkarmıştık ya tarım sigortası! Diyor ki: "Her şeyi yaparım ancak hava açacak, güneşler doğacak, soğuk olmayacak, dona karşı çağla olunca alacağım." diyor. O zaman niye sigorta yapıyorsun? Çiftçi sigorta yaptırmış. "Vallahi, çiçek dönemini ben kabul etmem, donsa bile, ben tazminat vermem." diyor. Yahu arkadaş, sigorta yapmıyorsun, yapıyorsun çiçek dönemini almıyorsun. Dünyanın her tarafında sigortanın belli riskleri vardır. Çiçek döneminin riski başkadır, çağla zamanı riski başkadır, prim oranları farklıdır. Gel, çiçek dönemini de, o riski de al, ondan sonra biz burada 2090 sayılı Yasa'yı konuşmayalım. Çiçek dönemini sigortaya kabul etmiyorsun. Ancak havalar açacak, güneş doğacak, daha soğuk olmayacak, 10 derece olacak hava, dona karşı beni sigorta yapacaksın. Ne anlamı var arkadaşlar?

Değerli arkadaşlarım, ekmeğimiz yok olmuştur. Sayın Bakan, bu gece de eksi 6 ve eksi 7 derece olacak. Üçte 2'mizi kaybettik, üçte 1'imizi de kaybedersek hepten aç kalacağız. Lütfen, istirham ediyorum, tarım il müdürlüğüne talimat verin...

VAHAP SEÇER (Mersin) - Sayın Aslanoğlu, Mersin'e de baksan.

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Devamla) - ...tüm yanan bölgelerde, donan bölgelerde hasar tespitinin öncelikle yapılıp 2090 sayılı Tabii Afetler Yasası'nın hükûmete verdiği bir yetki var, bunu işletip hasar bedellerimizin hemen ödenmesi gerekiyor.

VAHAP SEÇER (Mersin) - Sel, taşkın…

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Devamla) - Aksi hâlde açlığımıza çareyi nasıl bulacaksınız? Ben bu kadar dile getiriyorum, bu kadar insanımın ekmeği için bu konuşmayı yapıyorum. Bunun hiçbir siyasi yönü yoktur, ekmeksiz kalınmıştır, insanlar ağlıyor. Sayın milletvekilim de burada, o da söylesin, sabahtan beri gelen telefonların haddi hesabı yoktur ama lütfen, 2090 sayılı Yasa'nın Bakanlar Kuruluna verdiği yetkiye göre Malatya'da hasar tespitinin öncelikle yapılması… Duyuyorum ki fındıkta da don olmuş bazı yörelerimizde, onlara da aynı şeyi yapın, nerede donduysa. Ekmeğin siyaseti olmaz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Devamla) - Toparlıyorum.

AHMET ORHAN (Manisa) - Üzüm, üzüm…

BAŞKAN - Lütfen sözlerinizi tamamlayınız.

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Devamla) - Sayın Seçer demin söyledi, örneğin Mersin'de de olmuş galiba.

Değerli arkadaşlarım, Sayın Bakan; istirham ediyorum, bölgede oluşan hasarın -bundan, hakikaten, hepimizin Yüce Allah canını korusun ama ekmek için felakettir- bu felaketin önlenmesi için her türlü önlemin alınması gerekiyor.

Hepinize teşekkür ediyorum.

Saygılar sunarım. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyoruz Sayın Aslanoğlu."

GDO'lu ürünlerle ilgili yasa tasarısı kanunlaşırken, teşekkür için sözalan Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker'e, milletvekili Aslanoğlu "Sayın Bakan, don zararlarını ödeyecek misiniz, don zararlarını? Haber bekliyorlar…" diye seslendi. Ancak bakandan herhangi bir yanıt gelmedi.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız