SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Kayısı Tescilden Sonra Aynı Fiyata Satılırsa İhanet Olur"

0
Güncellendi - 2017-01-25 03:03:25
A- A+ PAYLAŞ

Yöresel ürünlerin ‘Coğrafi İşaret Tescili’ konusundaki öncü çalışmaları ile tanınan Akdeniz Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Kurucu ve Onursal Dekanı Prof. Dr. Yavuz Tekelioğlu, Malatya Kayısısının, Avrupa Birliği nezdinde tescil edilmesi yolunda, kesin tescilden önceki aşama olan, tescil başvurusunun AB Komisyonu Resmi Gazetesi’nde ilan edilmiş olmasının, önemli bir kazanım olduğunu, kesin tescil ile birlikte kayısının uluslararası arenada koruma altına alınacağını ve dünya piyasalarında hak ettiği değeri bulması için güçlü bir zemin oluşturacağını söyledi.

Prof. Dr. Yavuz Tekelioğlu, tescil sürecinin 3 ay içinde tamamlanması, itiraz olmaması halinde Nisan ayı, en geç Mayıs ayı içerisinde kesin tescilin yapılması gerektiğini belirterek, tescilin sağlayacağı avantajların pratiğe aktarılmasında Malatya Ticaret ve Sanayi Odası’na büyük görev düştüğünü belirterek, coğrafi işaret yönetişimini Malatya TSO’nun çok iyi yapması gerektiğini vurguladı.

'Tescilden sonra oturuyorlar'

Konuya ilişkin olarak sorularımızı cevaplayan Prof. Dr. Yavuz Tekelioğlu, Türkiye’de genelde coğrafi işaret tescilini alan kurumların, sonraki süreçte yönetişimi doğru yürütemediklerini kaydetti ve “Tescili alıyorlar ama bu tescilin sağladığı avantajların nasıl yönetileceğini bilmiyorlar. Oturuyorlar” dedi.

Prof. Dr. Yavuz Tekelioğlu, “Avrupa Birliği tescilini aldıktan sonra kayısıyı artık bugünkü fiyata satmak ürünü heba etmektir. Kayısıya ihanet olur. Çünkü yazık. O zaman ne diye tescili alıyorsun? Bu sene mesela 3 dolar ise, AB tescili aldıktan sonra 6 dolara çıkartacaksın. Ama herkes böyle yapacak. İhracatçı firmaların birisi 3 dolara, birisi 5 dolara, birisi 2 dolara satarsa olmaz. Bunu da Ticaret ve Sanayi Odası sağlayacak” dedi.

İki yıl önce, dönemin İnönü Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bayram Murat Asma’nın davetiyle Malatya’ya gelerek, “Coğrafik İşaretler: Türkiye İçin Bir Fırsat mı?” başlıklı bir konferans veren Prof. Dr. Yavuz Tekelioğlu, AB nezdinde coğrafi tescil işareti almanın, kayısının AB ve dünya ölçeğinde korunmasının yanısıra, sürecin iyi yönetilmesi halinde kayısıya büyük değer kazandıracağını söyledi.

Prof. Dr. Tekelioğlu, “Coğrafi ürünlerin tescili ürüne bir katma değer getiriyor. Örneğin Fransa’da 2015 yılında tescil almış peynirlerin kilogram fiyatı 14.70 Euro. Tescil almamış ürünlerin fiyatı 8.40 Euro. Tescillenmiş ürünlerin fiyatı, tescillenmemiş peynirlere göre yüzde 65 daha yüksek. Bizde maalesef bu bilinmiyor. Komşu aldı, biz de alalım mantığı ile yapıldıysa bunun ürüne bir katkısı olmaz. Bunun getireceği artıları yaşama geçirip, faydalanmayacaksan tescil almanın anlamı yok” şeklinde konuştu.

Prof. Dr. Yavuz Tekelioğlu’nun yaptığı açıklamalarda öne çıkan hususlar şöyle:

“İtiraz olmazsa kesin tescil Mayıs’ta yapılır”

“Bir ürünün yurt dışından da korunması için Avrupa Birliği’nden de tescil alması gerekiyor. Malatya Ticaret ve Sanayi Odası, kayısının tescili için Avrupa Birliği’ne başvurdu. Yine o başvuru ilk aşamayı geçti ve ilan aşamasına geldi. Bu ilanın anlamı şu:

Bu ilan üç ay süre ile kalacak ve her hangi bir itiraz olmaz ise komisyonca tescili gerçekleşecek. Bazen bu üç aylık süreci geçebilir çünkü ben Antep Baklavasının tescil sürecini yakından takip ettim ama üç ay içerisinden onaylanmayınca arayıp nedenini sordum: Bazen itirazlar posta ile de yapılıyormuş. Dolayısıyla üç ay sonra 13 Nisan’da süreç bitmiş olacak bir ay da fazla beklerse şayet 13 Mayıs’ta Malatya Kayısımızın Avrupa Birliği’nde tescili yapılmış olacak. Böylece 28 Avrupa ülkesinde Malatya kayısısı korunacak. Malatya kayısısı çok özel bir kayısı. Dolayısıyla haksız rekabete karşı korunmuş olacak. En önemli tarafı, Avrupa Birliği’nden tescil almış bir ürünün fiyatı hemen artacak.

“Malatya kayısısının ihracatında AB logosu kullanılacak, kayısıya değer kazandıracak”

Malatya’ya konferansa geldiğimde kayısının kilosunun 3 dolardan satıldığını öğrenmiştim, çok üzüldüm. Sonra bir yok sene oldu. Rekoltenin yüzde 90’ı kayıp oldu. 10 TL’ye veya 15 TL’ye satılan kayısının fiyatı birden 60 TL’ye falan çıktı. İhracat da 6-7-8 dolardan yapılmaya başlandı. Yani dolayısıyla karşı taraf bu fiyatları ödeyebildi. Avrupa Birliği’nden tescili alır almaz Avrupa Birliği logosuyla kayısı ihracatı yapılacak. Özellikle dış ülkelere yapılacak ihracatta bu logo kullanılacak. Malatya bütün ürünlerinin üzerine bu logoyu koyacak ve artık 3 dolar değil 5 dolar diyecek. Hiç kimse de buna bir şey söyleyemez. Çünkü bu ürün Avrupa Birliği tescilini almış kaliteli bir ürün. Dolayısıyla üreteciler bunda çok faydalanacak. Bunun hakkını üreticilere vermek lazım, aracılar bunu kaparsa bunun anlamı kalmaz. Çünkü zannediyorum Malatya’da bir aracı faktörü var.

“Tescilin kazanımlarının yönetişiminde Malatya TSO’ya büyük sorumluluk düşüyor”

Bu işin yönetişimini, Avrupa Birliği tescilini alan Malatya Ticaret ve Sanayi Odası yapacağı için en büyük görev de Malatya Ticaret ve Sanayi Odasına düşüyor. TSO buna çok dikkat edecek. Çünkü Türkiye’de genelde coğrafi işaret tescilini alan kurumlar bilmiyorlar. Oturuyorlar. Avrupa Birliği’nden tescil aldıktan sonra, coğrafi işaret yönetişimi Malatya Ticaret ve Sanayi Odası tarafından çok iyi yapılmalı. Malatya Ticaret Odası, kayısının değer zincirinin bütün aktörlerini toplayacak. Üreticiler var, işleyiciler var, ihracatçılar var. Biz buna değer zinciri diyoruz. O değer zincirinin bütün aktörlerini toplayacak. Çünkü yönetişimden TSO sorumlu. Ortada bir öz varlık var ve bu öz varlık Malatya’nındır. Kayısıyı üretenlerindir. Pazarlayanlarındır ve işleyenlerindir.

“Kayısıya ihanet olur”

Malatya kayısısını Avrupa Birliği tescilini aldıktan sonra yine aynı fiyata, bugünkü fiyata satmak kayısıya ihanet olur. Çünkü yazık. O zaman ne diye tescili alıyorsun? Bu sene mesela 3 dolar ise, AB tescili aldıktan sonra 6 dolara çıkartacaksın. Ama herkes böyle yapacak. İhracatçı firmaların birisi 3 dolara, birisi 5 dolara, birisi 2 dolara satarsa olmaz. Bunu da Ticaret ve Sanayi Odası sağlayacak. Mesela kayısıda şayet bir sınıflandırma var ise en düşüğünün fiyatı 6 dolar olacaksa, bir sınıfı 8 dolar, daha üst bir sınıfı 10 dolar. Böyle bir fiyat politikası belirlenecek ve herkes buna uyacak.

“Tescil, uluslararası piyasalarda kayısının garanti göstergesi olacak”

Avrupa Birliği tescili ürüne bir katma değer, bir katkı getirecek. Ürünün fiyatı artacak. Bundan da kayısının değer zincirinde yer alan herkes yararlanacak. Bunun bir kere iyi değerlendirilmesi lazım. Şayet tescilde sonra eski geleneksel yöntemler sürdürülecekse, diyelim ki kayısının fiyatı 5 dolar ve tescilden sonra da 5 dolardan satarsa yazık olur. Çünkü coğrafik tescil demek bir ürünün kalite belgesi demektir, resmi kalite işaretidir, arkasında kamu güçleri vardır. Bir garanti unsuru göstergesidir. O ürünün benzerlerinden üstün bir kaliteye sahip olduğunun belgesidir. Ayırt edici özellikleri vardır, bu özgün ve değerli bir üründür. Dolayısıyla böyle bir ürün, tescillenince fiyatı artar. Diyelim ki fiyatı 5 lira ise hemen 9 liraya çıkar.

“Tescilin anlam ve önemini doğru kavrayıp, gerekleri yerine getirilmezse hiçbir anlamı kalmaz”

Ama tabi Ticaret ve Sanayi Odası’nın yönetişimine bağlı bir durum bu. Çünkü genelde üretici de coğrafi işaretin ne olduğunu bilmiyor, ne anlama geldiğini bilmiyor ve bunun neler sağlayacağını bilmiyor. Dolayısıyla yönetişim çok önemli. Yoksa hiç anlamı kalmaz.

Coğrafi ürünlerin tescili ürüne bir katma değer getiriyor. Örneğin Fransa’da 2015 yılında tescil almış peynirlerin kilogram fiyatı 14.70 Euro. Tescil almamış ürünlerin fiyatı 8.40 Euro. Tescillenmiş ürünlerin fiyatı, tescillenmemiş peynirlere göre yüzde 65 daha yüksek. Bizde maalesef bu bilinmiyor. Komşu aldı, biz de alalım mantığı ile yapıldıysa bunun ürüne bir katkısı olmaz. Bunun getireceği artıları yaşama geçirip faydalanmayacaksan tescil almanın anlamı yok.

“Malatya kayısısı diye piyasaya sürülen başka coğrafyaların kayısılarına müdahale etme yetkisi verilmiş olacak”

Avrupa Birliği tescili senin mahrecindir, bu mahreci koyacaksın. PDO’sunu koyacaksın. Bunlar güzel şeyler. Bütün bunlar başarılı bir Coğrafi İşaret Yönetişimi ile mümkün olacaktır. Tescili alan kuruluşlar bunu gerçekleştirecek. Bu aşamadan sonra bu kaliteye uygun üretim süreci de tescili alan kuruluş tarafında yürütülecek. Malatya Ticaret ve Sanayi Odası’nın coğrafi işaret denetimi son derece önemli. Bu yönetişim sadece fiyatlandırma süreciyle sınırlı değil. Neleri kapsıyor derseniz bu süreç, kayısı üreticilerine teknik hizmette tutun da kayısının reklamına kadar geniş bir süreç. Tescil alan kurumun bazı hakları var ama tescil alan kurumun aynı zamanda sorumlulukları da var. Kayısının isim hakkının köken hakkının korunması için mücadele edecek. Başka yerde üretilen kayısılar Malatya kayısısı diye satılıyorsa hemen müdahale edecek, avukatlarını gönderecek. Daha da önemlisi, Malatya kayısısının coğrafi işaret tescil belgesinde işaret edildiği gibi açıkladığı gibi üretilmesinin denetimini yapacak. Üretim aşamasında kaliteyi düşürecek etkenlere izin verilmeyecek, bu konuda teknik destek sağlayıp denetim yapacak. Üreticisinden, işleyicisine, alıcısından satıcısına kadar değer zinciri üzerindeki bütün aktörleri denetleyecek. Paketleme standardizasyona kadar. Bunlar netameli işler, kolay değil ama bunlar olmadan da coğrafi işaret tescilin anlamı yok. Bizde kurumsal yapı kurumsallaşmak çok zayıf ama Malatya TSO bunlara sahip çıkacak ve düzenleyecek. Malatya bu değere sahip çıkmalı. TSO yönetişimde başarılı olursa kayısı üretimindeki zincirin tüm halkaları kazanacak.

“TSO, tescilin zorunlu kıldığı üretim kriterlerinin yerine getirilmesini sağlamakla mükellef olacak ve iç denetimi yapacak”

Malatya TSO, tescil belgesinde geçen üretim kriterlerine göre üretim yapılmasını sağlamaktan sorumludur. Bunun denetimleri var. İç denetim Malatya Ticaret ve Sanayi Odası tarafından yapılacak. Avrupa Birliği normlarına göre akredite olmuş, donanımlı, bağımsız özel kuruluşlar tarafında dış denetim yapılacak. Senenin belirli dönemlerinde üreticiler üzerinde bu denetimler yapılacak. Bunlar netameli işler. O kuruluş denetlemelerini yapacak. Bu denetlemelerde kurallara uymayan üreticiler tespit edilecek. Belki uyarılacak veya aynı şekilde kurallara aykırı üretim devam ederse belki üretimden men edilir falan filan. Tescil al tescil al ama sonuç yok. Yasası bile 20 yıl sonra çıktı.

“Desteğe ihtiyaç duyulduğunda, bunu yapmaya her zaman hazırım, çünkü Malatya’yı, Malatya kayısısını seviyorum”

Prof. Dr. Yavuz Tekelioğlu, AB nezdinde “Malatya Kayısısı” tescilinin kesinleşmesinden sonra, uygulama alanında desteğe ihtiyaç duyulması halinde bilimsel ve uygulama bağlamında desteğe her zaman hazır olduğunu vurguladı.

“Coğrafik İşaretler: Türkiye İçin Bir Fırsat mı?” başlıklı konferans için Malatya’ya geldiğinde, Malatya’ya hayran olduğunu belirten Prof. Dr. Yavuz Tekelioğlu, “Dağ –taş kayısı ormanı gibiydi. İnşallah hasat zamanı da gelip görmek istiyorum. Malatya’yı, Malatya kayısısını seviyorum. Yeni sezonda hasat zamanında tescil kararı çıkarsa, Malatya’nın neler yapılması gerektiği konusunda desteğe ihtiyacı olursa ben her zaman bunu yapmaya hazırım” dedi.

Güler HAZAR, Yeni Malatya Gazetesi- malatyahaber.com

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız

6 yorum yapılmış

  • akçadağlı nejdet (7 yıl önce)
    arkadaşlar kaysı çok faydalı bir besin bol bol tüketin
    0
    0
    Yanıtla
  • Ziraatci hasan (7 yıl önce)
    Prof.Dr.Yavuz Tekelioğlu'na bir akademisyen olararak yapmış olduğu önderlik ve yol göstemesinden dolayı Malatya Çiftçisi adına sonsuz teşekkürler.Malatya'da Kayısıyla ilgili kişilerin,siyasilerin,sn.bakanımızın yapması gerekenleri sn.Yavuz hocam yapmakta.Sağlığa faydaları tartışılmaz olan kayısının perişan olması başta siyasiler olmak üzere malatya'nın ayıbıdır.Kayısı'nın nın ticari ve pazarlama sorunlarını gümrük ve ticaret bakanı çözmeyecekte kim çözecek başbakan çıkmasını mı bekleyeceğiz.İhracatçı kafasına göre Kayısı sattığı sürece bu işler düzelmez hem ülkemiz hemde üreticimiz velhasıl herkes kaybetmeye devam eder.Allah el atsında bu hasütlerden bizi kurtarsın İnşallah.Amin.
    0
    0
    Yanıtla
  • Gürkan Eymen (7 yıl önce)Ziraatci hasan isimli kullanıcı yorumuna
    Hasan Bey yazınızdan dolayı sizi tebrik ederim. Kayısı üreticilerinin düşüncelerine tercüman oldunuz. Kayısımız için gerekli calısmalar yapılmadıgı taktirde bu günleri bile mumla ararız. Sn Bakanımıza büyuk görevler düşüyor. Şu ana kadar Sn. Bülent Tüfenkcinin kayısı için herhangi bir söylemine rastlamadım. Umuyorum ki bakanımız kayısımızın değerinin dünya piyasasında arttırılması için gerekli calismaları yapar..
    0
    0
    Yanıtla
  • Abdulkadir (7 yıl önce)
    Malatya için çok faydalı bir haber. Bilgi ve öneri dolu. Haberi yapanları kutluyorum. Ayrıca Prof. Dr. Yavuz Tekelioğlu'na da şükranlamı sunuyorum. Biz de kendisini seviyoruz.
    0
    0
    Yanıtla
  • Mantık (7 yıl önce)
    Malatya TSO yapmazda G.Antep TSO yapar.bizimkiler mümkün değil yapmazlar.iyi yatarlar.bazen birkaç toplantı da çıkar boş laf ederler öyle yıllarca gider işte. ortada hiçbişey yok.yazık bu şehire ve insanlara.
    0
    0
    Yanıtla
  • Mustafa (7 yıl önce)
    Bizim TSO amma da yapar bu işi
    0
    0
    Yanıtla