Cumhuriyet Halk Partisi il başkanı Enver Kiraz, kayısı bahçesinde yaptığı basın açıklamasında, devlet tarafından bir kayısı politikası oluşturulmasını, kayısıya taban fiyat belirlenmesini ve yeni pazarlar bulunmasını istedi.
Kiraz, açıklamasında şöyle dedi:
"Malatya’mız bir kayısı başkenti. Kayısı ile özdeşleşmiş Malatya’mız dünya markasıdır.
Malatya öyle bir ilki ; bu ilde yaşayan herkes , esnafı da , tüccarı da, sanayicisi de , hiç kayısı bahçesi olmayanı da kayısıdan etkilenmektedir ve kayısı bu anlamda Malatya ekonomisinin temelidir.
Bu yüzden bu ilde yaşayan herkes ayrı ayrı kayısıya sahip çıkmalıdır. Sivil toplum örgütleri, dernekler, siyasi partiler sahip çıkmalıdır.
Fakat 10 yıllık AKP Hükümetinde Malatya sahipsizdir, kayısımız sahipsizdir.
Yıllardır çiftçinin kaderi budur.
Kayısıya don vurduğunda, ağaçlar tutmadığında, çil vb. hastalılar olduğunda çiftçimiz önemli sıkıntılarla karşı karşıya kalmaktadır.
Son yıllarda AKP politikaları sayesinde önemli bir sıkıntı daha başlamıştır. Kayısı daha fazla tuttuğunda neredeyse çiftçi daha fazla mağdur olmaktadır.
Belki de dünyada eşi benzeri olmayan bir durum söz konusu. Kayısı olmadığı zaman zaten çiftçi mağdur, Malatya mağdur. Kayısı tutarsa fiyatların çok düşmesi ve maliyetlerin yükselmesiyle çiftçi yine borçlanmakta, yine evine ekmek götürememekte , çocuğunu okutamamaktadır.
Malatya’ya her anlamda üvey evlat muamelesi yapan AKP, Dünya markası kayısımıza ; çay için, fındık için, incir için, üzüm için verdiği desteği vermiyor ve üvey evlat muamelesi yapmaya devam ediyor.
Önümüzdeki günlerde kayısı olgunlaşmaya başlayacak, yine çiftçimizin el emeği göz nuru olan kayısımız yerlerde sürünecek.
Bu yüzden dün Milletvekilimiz Sayın Veli Ağbaba Mecliste dile getirdi ve şöyle dedi ;
Kayısı için AKP’den sonra en büyük tehlike don dedi ve Tekeli, Sümeri, Şekeri özele, Küreciği ABD’ye satan AKP kayısımızı bir türlü hak ettiği değere satamıyor dedi.
Bizde CHP İl Örgütü olarak bu gün burada bir kayısı bahçesinden sesleniyoruz. Bu kara düzen anlayışından bir an önce vazgeçilmelidir.
Devlet tarafından bir kayısı politikası oluşturulmalıdır. Kayısıda bir taban fiyat belirlenmelidir.
Yeni pazarlar bulunmalı, pazarlamazı Başbakanımız, kayısı için de o hünerini göstermelidir.
Yine doludan etkilenen üreticilerin , sigortalı olsun, olmasın zararı karşılanmalıdır.
Çiftçi Tarsim’e olan borçlarını ödeyemez duruma gelmiştir. Bu borçların önemli bir kısmının yine devlet tarafından karşılanması gerekmektedir.
Çiftçilerimiz işçi ücretlerini, mazot, ilaç, gübre, su, elektrik giderlerini karşılayamaz durumdadır. Bu giderler konusunda bir takım desteklerin verilmesi devletin asli görevi olmalıdır.
Yine çiftçilerimiz Zirai Kredileri faiz yüksekliği ve prosedürler nedeniyle kullanamamakta. Bu krediler çiftçilerimizin faydalanabileceği duruma getirilmelidir.
Zirai Kredileri kullanan çiftçilerimiz de borçlarını ödeyememekte, traktörleri, bahçeleri hacizle karşı karşıyadır. Bu borçlar ertelenmeli ve faizleri indirilmelidir.
Aksi halde çiftçimiz, köylümüz, açlığa sefalete, yoksulluğa sürüklenmeye devam edecektir.
Çiftçimizin umutsuzluğa , belirsizliğe sürüklenmesine asla izin vermeyeceğiz.
Sonuna kadar kayısı için bütün Malatyalılarla birlikte mücadele vereceğiz ve kayısımızı da Malatya’mızı da hak ettiği yere getireceğiz. "