SON DAKİKA
SON DEPREMLER

''Kendi İpimi Kendim Çekerim''

A- A+ PAYLAŞ

Türkiye’nin 17 Aralık 2004’te Brüksel’de AB ile ilişkileri tamamen kesmenin eşiğinden döndüğü o gecede, Başbakan Tayip Erdoğan’ın, “Kendi ipimi kendim çekerim, başkasına çektirmem” sözünün rol oynadığı ortaya çıktı. Göreve başladığından bu yana Erdoğan’ın yanından ayrılmayan ve günlüklerini tutan danışmanı Yalçın Akdoğan o dönemde yaşananları, “Tarihe Düşülen Notlar” isimli kitabında kamuoyuyla paylaştı. İşte kitapta öne çıkan ayrıntılar:

RİSKİ BEN ALIRIM: 15 Aralık Çarşamba gecesi Türk heyeti, Conrad Otel'de konuşlandı. Bürokratlar ertesi gün yürütecekleri çalışmaları anlatınca Tayyip Erdoğan, süreci daha etkin yönetmesi gerektiği kanaatiyle bir çıkış yaptı: "Riski bürokrat almayacak, ben alacağım. AB benimle müzakere yapmalı."

BUNLAR DANS EDİYOR: Erdoğan ilk olarak Brüksel'e gelen milletvekillerini toplantıya çağırdı. CHP ve AK partili yaklaşık 40 milletvekiline, AB'nin tutumunu, "Bunlar dans ediyorlar, dürüst davranmıyorlar" sözleriyle aktardı. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, "Ya bize yok diyemedikleri için bu şartları öne sürüyorlar, ya da 600 bin Rum'la Hıristiyan dayanışması yapıyorlar" dedi. Erdoğan da şöyle yanıtladı: "Kendi ipimi kendim çekerim, başkasına çektirmem..."

İŞİNİZE GELİRSE: Sinirlerin giderek gerildiği bir anda odaya Hollanda Dışişleri Bakanı Bot girdi. "İstediğiniz bütün değişiklikler kabul edilmiştir" dedi. Ama Bot, maddeleri okudukça, değişen hiçbir şeyin olmadığı, hatta durumun daha da kötüye gittiği anlaşıldı. Konsey yeni bir ek paragraf koyuyor ve resmen ön koşul getiriyordu. Hani koşullu bir tarih verilmeyecekti?.. Bot, "İşinize gelirse" türünden bir tavır içindeydi. Bu tavrı Erdoğan'ı çileden çıkardı.

VE 'BYE BYE': Erdoğan, ekibine dönerek, "Görmüyor musunuz değiştirebileceğiniz bir şey yok. Bunlar bilerek bir şey yapmaya çalışıyorlar. Beyhude uğraşmayın" dedi. Ardından, ellerini birbirine çarparak Bot'a döndü: "Bye bye ben gidiyorum..."

AÇIKLAMA FALAN YOK: Bot şaşkınlık içinde "Basın açıklaması yapmayacak mısınız?" diye sordu. Erdoğan, "Açıklama falan da yapmıyorum, ben gidiyorum" dedi, Bot'u salonda bırakıp çıktı. Roma Büyükelçisi Uğur Ziyal, Bot'a dönerek "Farkında mısınız, dönüyoruz" diyerek durumu daha iyi anlamasını sağlamaya çalıştı. Bu arada Başbakan Erdoğan da "Uçağı hazırlatın" talimatı verdi. Köprüler atılmıştı.

Bu sırada Büyükelçi Volkan Vural, bir ricada bulundu: "Efendim, basın toplantısını birkaç saat sonra yapsak. Onlara da, bize de düşünecek zaman tanısak." Erdoğan gülerek, "Volkan Bey, bakın ben 'Bye bye' dedim rahatladım. Siz de vedalaşın, rahatlayın" dedi.

KAPIDAN DÖNDÜRMEK OLMAZ: Bu arada İngiltere'nin Türkiye Büyükelçisi Wesmancott, Egemen Bağış'a gelerek Blair'in görüşmek ve arayı bulmak istediğini söyledi. Bağış, Erdoğan'a konuştuklarını aktardı. Başbakan Erdoğan da "Kültürümüzde kimseyi kapıdan döndürmek yoktur, buyursun gelsin" diye cevap verdi.

BLAİR'E SİTEM: Blair salona girdiğinde sıcak tavırlarla ve "Hayrola" der gibi Erdoğan'a baktı. Başbakan anlatmaya başladı: "Bot, gelmiş 'Siz bunları istediniz' diyor. Şaşkına döndüm. Yavuz hırsız ev sahibini bastırırmış. 'Kıbrıs'ın tanınmasını isteriz' diyorlar. Doğrusu biz size ve BM Genel Sekreteri Annan'a güvendik." Bu arada içeriye Almanya Başbakanı Schröder, İtalya Başbakanı Berlusconi girdi. Hollanda Dışişleri Bakanı Bot'un da gelmesiyle oda mini bir zirveye sahne oldu. Erdoğan, "Kıbrıs paragrafı yeniden yazılsın" dedi; Bot, "Olamaz" yanıtını verdi.

GECENİN FIRÇASI BOT'A: Erdoğan, Bot'a sinirli bir bakış fırlatarak, "Biz öneri yapıyoruz beyefendi, niye sizin gururunuza dokunuyor" diye çıkıştı. Uzun tartışmalar sonucu gelen haber, sürecin yeniden başladığıydı. Daha önce "Süreç bitti, konsey karar verdi, bir daha toplanıp değerlendirme yapamaz" diyen Bot, bu defa yollara düşerek, yeni metnin hazırlanması için kolları sıvadı.

BERLUSCONİ İLE İLGİNÇ DİYALOG

Akdoğan’ın bugün piyasaya çıkacak 400 sayfalık kitabında; Erdoğan ve İtalya ziyaretinde kravat hediye eden Berlusconi arasında ilginç bir diyalog da yer alıyor:

Berlusconi: Kravatları sakın başkasına hediye etmeye kalkma. Arkalarına isim yazdırdım.
Para vermediğin anlaşılır.
Erdoğan: Madem özel yaptırıyorsun, bari biraz şık bir şeyler yaptırsaydın.
Berlusconi: Çizgililer 10 yıl önce modaydı.
Erdoğan: Daha geçen hafta Roma’dan aldık bunları.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız