SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Bir Kent Kimliği Ortaya Koymalıyız"

0
Güncellendi - 2016-09-23 04:49:23
A- A+ PAYLAŞ

  • Kent Kimliği Çalıştayı gerçekleştirildi. "Şehre bütüncül manada bakmamız gerekiyor.."

Yeşilyurt Belediyesi ve Yeşilyurt Kent Konseyi tarafından ortaklaşa düzenlenen İnönü Üniversitesi Rektörlüğünün katkılarının bulunduğu Kent Kimliği Çalıştayı'na Vali Mustafa Toprak’ın yanı sıra AKP Malatya Milletvekili Mustafa Şahin, İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kızılay, Yeşilyurt İlçe Kaymakamı Nesim Babahanoğlu, Yeşilyurt Belediye Başkanı Hacı Uğur Polat, İnönü Üniversitesi ve diğer illerden gelen akademisyenler, Belediye çalışanları, Sivil Toplum Örgütlerinin temsilcileri ve Medya Kuruluşlarının yetkilileri katıldı.

Çalıştay öncesi 15 Temmuz Darbe girişimine ilişkin bir slayt gösterisi yapılarak Demokrasi Şehitleri ve Gazileri anıldı.

"BİRLİKTE HAREKET EDİYORUZ.."

Kent Kimliği Çalıştayı’nın açılış konuşmasını yapan Yeşilyurt Belediye Başkanı Hacı Uğur Polat, rutin belediyecilik hizmetlerinden hiçbir taviz vermeden, aksaklığa müsaade etmeden, bu tip hizmetleri layıkıyla yerine getirirken, şehrin ve gençlerin geleceğiyle ilgili kültürel ve sosyal faaliyetleri aksatmadan sürdürdüklerini ifade etti. Polat, “Bu tip çalışmalar diğer çalışmalardan bir adım daha öndedir. Kültürel ve sosyal faaliyetlerde fark oluşturmaya devam ediyoruz. Faaliyetlerine başlayan

YEŞİLYURT BELEDİYE BAŞKANI HACI UĞUR POLAT, ÇALIŞTAYIN ÖNEMİNDEN BAHSETTİ. (İHA/MALATYA-İHA)

Yeşilyurt Kent Konseyi çatısı altında Medeniyet ve Sanat Araştırmaları Merkezi’ni kurduk. İnönü Üniversitesi başta olmak üzere Ankara, İstanbul ve İzmir’den gelen hocalarımız tarafından lisans ve lisans üstü eğitim gören öğrencilerimize ek dersler veriliyor .Bugünki çalıştayımız kentimizin yıllar sonrasını ilgilendiren önemli bir çalışmadır. İnönü Üniversitesinden bu anlamda çok büyük katkılar alıyoruz, üniversitemizdeki hocalarımız ilettiğimiz tüm projelere destek veriyor, birlikte hareket ediyoruz. Kent Kimliği Çalıştayı için yaklaşık 150 kişiye Yeşilyurt’u anımsatan, hatırlatan sorular soruldu, verilen cevaplar kapsamında önemli raporlar hazırlandı. Bu raporlar on grup halinde yapılacak olan ve her grubun başında İnönü Üniversitesinden bir hocamızın gözetiminde gerçekleşecek çalıştay kapsamında ele alınacak. Çalıştayın sonuçları kitap haline dönüşecek. Bir nevi swot analizi şeklinde de değerlendirilebilir” şeklinde konuştu. Polat, Ekim ayının ilk haftasında İnönü Üniversitesi ile ortaklaşa ‘Şehir ve Medeniyet ‘ Sempozyumu düzenleyeceklerini sözlerine ekledi.

"SAHİP ÇIKILMAZSA KENTLER ÖLÜR.."

Kent ve insanın ayrılmaz bir ikili olduğunu ifade eden Yeşilyurt Kaymakamı Nesim Babahanoğlu ise, “Kent ve insan birbirini kentnesimbabahanoğlugeliştiren, değiştiren ya da gerileten iki parçadır. Kentleri insanlar kurar, korur ve geliştirir ya da korur, bozar ve de ölümcül hale getirir. İnsanlar kentler sayesinde yaşar bu yerleşim birimi anlamında yaşamın temel öğesidir. Kentler canlı bir varlık gibidir hatta her kent bir insana benzer, doğar, büyür, yaşlanır, yorulur, hasta olur, kirlenir ve sonuçta sağlıklı ya da sağlıksız hale gelir. Hatta sahip çıkılmazsa kentler ölür. Yerel yöneticiler ve yerel idareler sadece kentlerin fiziksel ihtiyaçlarını değil, kültürel ve sosyal ihtiyaçlarını göz önünde bulundurmalıdır. İnsanı etkileyen, yaşam kalitesini artıran tüm boyutlarıyla kentleri imar etmeli ve kente bir kimlik kazandırılmalıdır. Bugün ki Kent Kimliği Çalıştayı da bu açıdan bakıldığı zaman büyük önem taşımaktadır” ifadelerini kullandı.

"ÜNİVERSİTE YAPTI MALATYA'NIN HABERİ OLMADI.."

İnönü Üniversitesi Rektörü Prof.Dr.Ahmet Kızılay, İnönü Üniversitesi İletişim Fakültesinin daha önceden Malatya Kent Kimliği Çalıştayı yaptığını ancak Malatya’nın haberi olmadığını kaydetti. Kızılay, “Aradaki iletişim kopukluğunu gidermemiz gerekiyor. Önceki çalıştayda İnönü Üniversitesi Kent Kimliğini çalışıyor, bunu bir kitapçık halinde yayınlıyor ama şehrin

REKTÖR PROF. DR. AHMET KIZILAY, ÇALIŞMALARA DESTEK VERECEKLERİNİ SÖYLEDİ. (İHA/MALATYA-İHA)

haberi yok. Sonuçlar neydi, ne bulundu, bu sonuçtan yararlanıldı mı, Malatya Kent Kimliği Türkiye’de nasıl algılanıyor? Sanırım 20 farklı şehirden elde edilen veriler vardı. Şimdi Yeşilyurt Kent Kimliği Çalıştayındayız. İnönü Üniversitesi olarak bu çalıştaya destek veriyoruz. Yeşilyurt’un Kent Kimliğiyle ilgili çok faydalı, önemli ve yararlı bir çalıştayı yapıyoruz. Bu çalışmalar neticesinde şehrimiz bir aşama kat ediyor. Benim rektörlüğüm dönemimde İnönü Üniversitesi şehirdeki bütün çalışmalara paydaştır. İnönü Üniversitesi böylesine çalışmalarda sürekli olmalı, eğer olmaz ise çalıştayın bir anlamı olmaz ya da İnönü Üniversitesinin Malatya’da bir anlamı olmaz. Bütün kurumlarımızla katkı vereceğiz, eğer bir hocamız katkı sağlamaz ise arada köprü oluruz, katkı veren hocaları Malatya’ya kazandırırız. İnönü Üniversitesi'nin 41 yıllık birikiminden istifa edeceğiz ve bu katkılar sunacağız” sözlerini kaydetti.

"TARİHİ VE KÜLTÜREL DEĞERLERİ KORUMAK HEPİMİZİN GÖREVİ.."

Malatya Milletvekili Mustafa Şahin, kentlerin hem ruhları hem de kimlikleri ile yaşadıklarını belirtti. Şahin, “İnönü Üniversitesi, belediyeler, sivil toplum örgütleri kentin değerleridir. Rektörümüzün sitemine hak veriyorum. Kentler hem ruhları hem de kimlikleri ile yaşarlar. Biz hep birlikte bu değerlere sahiplik edersek yaşadığımız kentimize artı değerler kentmustafaşahinkazandırırız. Yeşilyurt dendiği zaman hemen aklımıza, kentimizin batıya açılan penceresi olarak görüyoruz. Sanayi devriminin başladığı tarihe kadar hem batıda hem de kendi bölgemizde özellikle kırsalda yaşayan insan sayımız kentte yaşayanlardan daha fazlaydı. Ama sanayi devrimiyle beraber kentlere göçlerin başladığı görüyoruz. Kente göç eden vatandaşlarımızın kentte yaşayanların kültürlerini takip etme, onları taklit etme, onlarla hayatlarını bütünleştirme noktasında, adaptasyon açısından sorunlar yaşadılar. İnsanın taşımış olduğu kültürel bağların, değerlerinin terk etmeme noktasında bir direnç söz konusu olduğunu görüyoruz. Kente gelen insanların buradaki yapıyı koruma ve adapte olma noktasında kurum ve kuruluşlara büyük görevler düşüyor. Malatya’nın tarihi ve kültürel değerlerini korumak hepimizin görevi. Malatya’dan yetişmiş çok önemli tarihi şahsiyetler var, tarihi dokusu söz konusu, kayısımız var. Her kent kendi tarihi özelliklerini ve kimliğini korumalıdır. Yeşilyurt’un da tarihi özellikleri var, bunları korumak adına gerçekten çok güzel bir çalıştay düzenlendi. Kentler kültürel, inanç ve diğer değer yargılarıyla barışık olmalıdır. Geçmişimize muhakkak sahip çıkacağız. Bilim adamlarıyla yerel yöneticiler birlikte hareket ederek ortak aklı kullanarak kentimizin hafızasını korumalıdır. Böylesine anlamı bir organizasyonu düzenleyen İnönü Üniversitesi, Yeşilyurt Belediyesi ve Yeşilyurt Kent Konseyi ile emeği geçenleri tebrik ediyorum” şeklinde konuştu.

"BİRİKİMİ GÖZDEN GEÇİRECEĞİZ.."

Vali Toprak da “Bugün önemli bir çalıştay yapılıyor. İlimizin ve alt ölçekte Yeşilyurt'un Kent kimliğinin oluşmasında, kent kimliğinin zenginleştirilmesinde geleceğe yönelik olarak acaba neler yapabiliriz, onlar iyi bir şekilde masaya yatırılmış olacak.

Bir taraftan Kent Konseyimizin, bir taraftan Yeşilyurt Belediye Başkanlığımızın ama diğer taraftan da içerisinde kuvvetli bir şekilde olan İnönü Üniversitesi Rektörlüğümüzün ve hocalarımızın ve de il dışından gelen ve değişik üniversitelerden de aramızda bulunan konuklarımızın, değerli bilim insanlarımızın katkılarıyla iyi bir şekilde masaya yatırılacaktır.

Elbetteki ilimiz önemli değerleri üzerinde barındırıyor. Bununla birlikte Yeşilyurt Kent kimliği dediğimizde ve bunun masaya yatırılmasında güçlü olduğumuz yanlarımızı, zayıf olduğumuz yanlarımızı, fırsatlarımızı, avantajlarımızı, birikimimizi gözden geçireceğiz.

Geçmişten aldığımız kadim değerleri, o yüce değerleri bugün hangi değerlerle ziyadeleştirerek, teçhiz ederek, yoğunlaştırarak geleceğe daha güçlü bir kent kimliğine sahip olarak yürüyeceğiz, herhalde bunlar ortaya çıkacaktır. Bu bağlamda geçmişteki uygulamalar, bakışlar eksik olmuş olabilir, hiç önemli değil ama bugün ve gelecekte ilimizde bulunan, çevremizde bulunan üniversitelerin, bilim insanlarımızın şehirle bütünleşmesi, sivil toplumla, kentle, meslek örgütleriyle, sosyal cemiyetlerle buluşması ve birlikte çalışması mahalli idarelerin altyapısıyla birlikte, kamu kurumları ile birlikte çok önemli olduğunu ifade etmek istiyorum.

Şüphesiz ki bir üniversitenin hem kent kimliğine, hem kültürüne, hem de bilimsel dünyaya ve onun yazılı ve sözlü sistemler dahil olmak üzere iyi bir akademik dünya içerisinde geleceğe aktarılmasında çok ciddi katkıları vardır ve olacaktır. O anlamda bundan böyle İnönü Üniversitemizin değerli rektörümüzün burada ifade ettiği ve açık çek verdiği ölçüler içerisinde bu ilde, ile kentvalimtoprakkatkıyı sağlayacak her noktada ister sivil toplum olsun, ister meslek örgütleri olsun, ister kamu kurumları olsun, isterse zaten işin başında olan yerel yönetimlerimiz, mahalli idarelerimiz olsun biz her türlü katkıya ve ana paydaş olmaya bu andan itibaren niyetliyiz ve söz veriyoruz diyor ve bu gün burada katkı sağlayarak da bu sözünü gerçekleştirmiş oluyor, bundan daha da öte bir şey olamaz diye düşünüyorum ve kendilerine ve tüm katkı sağlayanlara teşekkür ediyorum.

Yeşilyurt Belediye Başkanımız ve başkanlığımız bu katkıları koymakla birlikte oluşturulan Kent konseylerinin de bulundukları illerde ve ilçelerde çok önemli katkılar koyduklarını biliyorum. Çünkü Kent Konseylerinin, şehrin tüm dinamiklerinin detaylı çalışmalarını o ile ve ilçeye, o yöreye gönül verenlerin birlikteliğiyle, tüm kesimleri, tüm renkleri temsil edecek şekilde katkı koyduklarını biliyorum. Bu anlamda kendilerine de teşekkür etmek istiyorum.

Malatya bir açık hava müzesi, kent kimliği dediğimiz de kent kimliğini sadece küçük lokasyonlarla, bölgelerle sınırlandırmamızın yanlış olacağı kanaatindeyim. Kent kimliği dediğimizde Yeşilyurt kimliğini Malatya kimliğinin içerisinde bütünleştirmemiz gerekiyor.

Malatya kimliği dediğimizde Yeşilyurt’u da, Battalgazi'yi de Arapgir'i de Doğanyol’u da tüm ilçelerimizi Darende’yi de, Doğanşehir’i de tüm kadim değerlerimizi ortaklaşa geçmişten bugüne 1000 yıllık, 2000 yıllık yaşanmışlığın gelenekleriyle, görenekleriyle, kültürleriyle, desenleri ve renkleri ile adeta gökkuşağı rengi gibi dilim dilim, desen desen işlenmiş o katmanlara katkısıyla birlikte oluşan bir kent kimliği ortaya koymalıyız. Dolayısıyla bu kent kimliğini güçlü tutmamız gerekiyor. Eğer ki biz Malatya kentinin kimliğini yüceltmek istiyorsak, Malatya kimliğini yüceltecek alt kimlikleri Yeşilyurt gibi Malatya'nın oluşturduğu o güzellikleri de devamlı bir şekilde katkı sağlayarak geliştirmemiz gerektiğine de inanıyorum. Dolayısıyla Battalgazi gibi Yeşilyurt gibi Darende gibi vesaire Arapgir gibi bu kültür birikimlerinin daha iyi bir noktaya getirilmesi, tanıtılması, yaşatılması aslında üst ölçekte Malatya kimliğimizi daha üst plana çıkarabilecektir.

Onun için burada bugün Yeşilyurt Kent kimliği konusunun masaya yatırılması bu anlamda bir taraftan ilimize diğer taraftan da tüm Türk medeniyetine, Anadolu medeniyetine, Türkiye Cumhuriyeti medeniyetinin geçmişten gelen kadim değerlerine ilave katkı sağlamak anlamına geldiğini biliyoruz. Onun için bizler yaşarken geçmişe bir kez daha şükran duygularımızı, geçmişimize, mukaddesatımıza, inanç abidelerine, büyüklerimize teşekkür ediyoruz. 1000 yıllık, 2000 yıllık tarihi çevresinde bizi var eden, bizi oluşturan, bizi yaşatan, bizi birbirimize bağlayan, bizi zenginleştiren, bizi teçhiz eden, daha nitelikli kılan ve geleceğe yönelik olarak hazırladıkları o birikimi bize getirdiler.

"BİZİM GÖREVİMİZ.."

Vali Toprak, şöyle devam etti:

"Bizim görevimiz de bugün gelecekte yaşanabilecek ve emanet edebileceğimiz Kent kimliğini daha da iyi unsurlarla birlikte ziyadeleştirebilmemizdir, zenginleştirebilmemizdir. Bu anlamda bu çalıştayın önemli olacağını ifade etmek istiyorum.

Yeşilyurt’ da 1909 yılında ilk Mahalli İdare Teşkilatı kuruluyor, belediye kuruluyor. 1957’de de Kaza, ilçe teşkilatına geliyor ama nereden bakarsak bakalım ben Yeşilyurt'un içerisinden Gündüzbey’e doğru giderken oradaki nitelikli eski evlere baktığımda o Yeşilyurt'un kimliğini görebiliyorum. Tecde’nin yukarısında yürüdüğümde orada bana o coğrafyanın, o iklimin, o teneffüs ettiğim havanın getirdiği bir güzelliği görebiliyorum.

Adıyaman'dan, Çelikhan’dan bu tarafa doğru gelen suyla birlikte yürüyen, Gündüzbey’den, Yeşilyurt'tan o çıkan pırıl pırıl pınarların getirdiği o desenlerle farklı bir güzelliği ve rahatlamanın esenliğini orada görüyorum. Dolayısıyla bir taraftan kimlik dediğimizde de kimliği oluşturan insandır. İnsan en önemli unsurdur ama medeniyetleri oluşturan şüphesiz ki en önemli amil insan olmasıyla birlikte o insanların oluşturduğu medeniyet ve kadim değerler de tabii ki önemlidir. Ama medeniyetleri insanlardan, insanları medeniyetten ve kültürlerden ayrı düşünmek mümkün değildir. Bir yerde köklü medeniyet hükümleri varsa, örnekleri varsa, desenleri varsa, mutlaka o kültüre o medeniyete önderlik eden insani yaşanmışlıklar, zenginlikler vardır. O anlamda insanlarımızın rahat bir ortamda kenti geliştirebilecekleri, kenti ileri götürebilecekleri oluşumların, katkıların olmasının da kaçılmaz olduğunu buradan ifade etmek istiyorum.

Son zamanlarda baktığımızda şüphesiz ki, Malatya’mızın içerisinde bulunduğu kadim değer notalarıyla birlikte, yeni medeniyet unsurlarıyla birlikte şehirleşmenin, kentleşmenin unsurları ile birlikte insanlarımıza daha rahat ortamlar sağlayacak, medeniyetin filizlenmelerini gelecekte daha önemli eserlerle birlikte yaşatacak çalışmalarında yapılacağını görüyoruz.

Yeşilyurt adına burada bu program vesilesi ile ifade etmek istiyorum ki, sadece bir Fahri Kayahan Bulvarı dahi o düzenlemelerin, onun yanındaki modern dünyanın esintilerinin ve onunla birlikte parklarıyla, bahçeleriyle, yeşil alanlarıyla insanlarımızı rahat kılacak düzenlemelerin dahi önemli gelişmeler sağladığını görüyorum.

Belediye Başkanımıza, Büyükşehir Belediye Başkanımıza teşekkür ediyorum. Bir kenti lokal olarak düzenleyip planlamak mümkün değildir, şehre bütüncül manada bakmak gerekiyor. Bütüncül manada baktığımızda ve düzenlediğimizde de zaten Yeşilyurt olarak, Battalgazi olarak ya da şu semt, bu semt olarak oradan faydalanılan bir yer haline getirdiğimiz de bunu göreceğiz. Bu anlamda hem yapılan işler, hem kadim değerlerimiz, medeniyet unsurlarımız, yaşam kültürlerimiz, yememiz, içmemiz, folklorik değerlerimiz, her türlü renklerimizin bu kent kimliğine katkı koyacağına inanıyorum.

Büyükşehir Belediyesi ve Yeşilyurt Belediyemizin farklılıkları olabilir, bazen birbirine karışabilir. Çünkü bütüncül planlamada hep birlikte entegre çalışılıyor. Beylerderesinin düzenlenmesinin dahi, bugün yapılacak 5-10 yıl içerisinde yapılacak çalışmasının Yeşilyurt ve Malatya kent kimliğine önemli katkılar sağlayacağını düşünüyorum. Onun için bizler bu düşünceler içerisinde yapacağımız işleri günü birlik değil, belki 20 yıllık, 50 yıllık, 100 yıllık bir planlamayla yapabilirsek oradaki sıradan yaptığımız bir düzenleme aslında şehrin kent kimliğine, kültürüne, yaşam kültürü ve yemesine, içmesine tüm bunları oluşturan gelenek ve görenekleri ile birlikte var olmasına önemli katkılar sağlayacağını hakikaten düşünüyorum ve bizler de bu anlamda bu çalıştayın açılış konuşmasını gerçekleştiriyoruz.

Değerli bilim insanlarımız burada işin teknik özelliklerini ve esasını masa yatıracaklar ve buradan çıkacak konularla kitaplaştırılacak ve bu çalışmalarla aslında kent kimliğinin hangi durumda olduğunu ve neler yapılması gerektiğini de ileriye taşımış olacağız.”dedi.

kentYeşilyurt Belediye Başkanlığı’na, Yeşilyurt Belediyesi Kent Konseyi’ne ve özellikle İnönü Üniversitesi Rektörlüğü ile katkısı olan tüm kişi ve kurumlara teşekkür eden Vali Toprak, çalıştayın başında gösterilen slayt gösterisine de değinerek, şöyle devam etti:

“Bu konuşmaların başında şüphesiz ki 10 dakikalık bir süre içerisinde yaşanmış, gerçek olan ama hepimizi üzen, hepimizi inciten, hepimizin aslında üç beş dakika sonra ne olacağımız konusunda endişeye düşmemizi sağlayan görüntüleri bir kez daha ibretle ve dehşetli izlemiş olduk. Allah bir kez daha bu kötü, dehşet anlarını ve ihanetleri ülkemize ve milletimize devletimize hiçbir insanımıza yaşatmasın.

Bunlardan biz ders alarak geleceğe daha güvenle bakacağız, biz ülkemize güveniyoruz, milletimize güveniyoruz, kadim kurumlarımıza güveniyoruz ve geçmişten aldığımız kadim değerlerle birlikte Allah’ın bu ülkeye özellikle koruma vasfı verdiğini de biliyoruz.

O tehlikeler karşısında milletimizin gücü devlet büyüklerimizle birlikte Suriye gibi, Irak gibi çatışma alanı, savaş ortamı, kardeşin kardeşe, ülkelerin ülkelere kimin ne yaptığı belli olmayan bir ortama gitmesini engellemiştir, bunun için Allah'a şükrediyoruz, büyüklerimize teşekkür ediyoruz ve her şeyden öte milletimize, milletimizin iradesini bizzat kullanan milletimizin gücüne teşekkür ediyoruz ve diyoruz ki Türkiye Cumhuriyeti devletimizi, milletimizi kadim değerlerimizle birlikte geleceğe hep birlikte taşıyacağız.

Devletimizin kural ve kaideleriyle, hepimizin mukaddesatı, inancı ve değerleri önemlidir, güzeldir ancak ortaya çıkabilecek ama yolumuzu hiçbir şekilde şaşırmadan yani kendi benliğini ve ruhunu bir başka kişi ve satılmışlara tevdi edecek şekilde kötü yapılanmasını kast ediyorum ve bunun gibi oluşumu ifade etmek istiyorum. Bu gibi tehlikeler karşısında dikkatli olmamız gerektiğine de inanıyorum."

Konuşmalardan sonra çalıştaya davetli olarak katılan akademisyenler, yazarlar ve medya mensupları, Yeşilyurt ilçesinin tarihi ve kültürel birikimleri, tabiat güzellikleri ve özellikleri, üretim alanları ve konuları, teknik ve ekonomik gelişmişliği, iç ve dış turizm potansiyelleri, bilimsel ve akademik yapısı, insan kaynağı ve demografik yapısı, çevresel sorunlar ve kentsel dönüşüm ve yeniden inşa başlıkları altında on ayrı grup halinde değerlendirme toplantısı yaptı. Çalıştayın sonucunda İnönü Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyeleri tarafından oluşturacak rapor kamuoyuna sunulacak. Yeşilyurt Kent Kimliği Çalıştay Raporu kitap haline getirilip dağıtımı yapılacak.

Bülten- iha- Yeni Malatya Gazetesi- malatyahaber.com

çalıştay1

çalıştay2

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız

2 yorum yapılmış

  • mahmut (7 yıl önce)
    Türkiye'in en plansız, en kuralsız, en kanunsuz, en başı boş, en karambole yaşanılan şehri Malatya insanların hızla kaçtığı şehir Malatya'ya yazık oluyor. Bir tek havası ve suyu için Malatya'da yaşamaya devam eden insanlar var
    0
    0
    Yanıtla
  • valla havasına bişey diyemem de suyunun da suyunu çıkardılar.aylık en az 50 tl su faturası öder olduk
    0
    0
    Yanıtla