SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Keskin Nişancı Polisi Görse 'Kafasını Kopartacakmış'

0
Güncellendi - 2017-04-05 02:51:16
Keskin Nişancı Polisi Görse 'Kafasını Kopartacakmış'
A- A+ PAYLAŞ

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin, aralarında dönemin 2. Ordu Komutanı Adem Huduti'nin de bulunduğu 26’sı tutuklu 76 sanığın yargılandığı Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki davanın duruşmasında o gece askerlere verilen emirler ifadelere yansıdı.  Karargahta vatani görevlerini yapmakta olan askerler, o gece komutanlarının kendilerine verdikleri emirleri savunmalarında belirterek, kendilerine polislere ve içeri girmek isteyen herkese ateş edilmesi emrinin verildiğini söylediler.  Mahkeme de 10. duruşmada toplam 14 tutuksuz sanığın ifadesi alınırken, 76 sanıktan şimdiye kadar toplam 52 sanığın ifadesi alındı.

“KİM GELİRSE SIKACAKSINIZ,  EMRİ VERİLDİ”

2.Ordu Komutanlığı'nda darbe girişimi günü er olarak görev yapan  tutuksuz  Burak Yılmaz, darbe girişimi sırasında koğuşta yattığını ve saat 04.00 sıralarında tutuklu sanık Üsteğmen Hüseyin Çakıcı'nın koğuşa girerek kendilerini çağırdığını ve  bu emir üzerine üstlerini giyerek aşağı indiklerini söyledi.  Burak Yılmaz, “Binbaşı İbrahim Dede, bize mevzi almamızı söyledi, biz de mevzi aldık. O sırada çatışma vardı. Biz yeni dahil olmuştuk. Bir şeyden haberimiz yoktu. İbrahim Dede bize ateş emri verdi. Biz ilk başta buna bir yanıt vermedik. Sonra bizi tehdit etmeye başladı. ‘Kim gelirse sıkacaksınız’ diye. O sözü duyunca ben kesinlikle ateş etmedim, tehdit ettiği için havaya 2 el ateş ettim. Daha sonra Hüseyin Çakıcı geldi, bizim teslim olmamız için yardımcı oldu biz de teslim olduk."

“KOMUTANIM BUNLAR POLİS NİYE ATEŞ EDİYORUZ?' DEDİM “

Tutuksuz sanık onbaşı Furkan Ergün; ise darbe girişimi sırasında koğuşlar bölgesinde beklerken tutuklu üsteğmen Hüseyin Çakıcı'nın kendilerini silah ve hücum yeleğini almasını ve aşağı inmesi emrini verdiğini söyleyerek, dışarıya çıktıklarını ve tutuklu sanıklardan binbaşı İbrahim Dede'nin herkese şarjörünü takmasını söylediğini belirtti.

Furkan Ergün; "Daha sonra Kemal Keskin yüzbaşının yanına giderek mevzi aldık. Bize orada  Kemal Keskin  'ateş edin ateş edin' dedi. Ben de 'komutanım bunlar polis niye ateş ediyoruz?' dedim  O ise;  'onlar hain olum, ateş edin yoksa size sıkarım' dedi. Bende bunun üzerine havaya iki, üç el ateş ettim. Sonra geri çekildik ve koğuşlar bölgesine gittik. Daha sonra Hüseyin üsteğmen yanımıza geldi ve bizi güvenli bir yoldan dışarı çıkardı." İfadelerini kaydetti.

Tutuksuz  Er Hüseyin Demir,  darbe girişimi günü saat 03.00 ile 03.30 sularında silah sesleri ile uyandıklarını ve kendilerinin sabah saatlerinde koğuştan çıkartıldığını belirterek, “Kemal Yüzbaşı mevzi almamız için emir verdi, ateş açmamız için emir verdi, bir kere havaya ateş açtım.  Sonra Drone’ye silahla ateş açtık. Koğuşa tekrar gittiğimizde polisi arayarak teslim olduk. Ben polisin ateş açtığını görmedim.  Keskin nişancı görmedim.” dedi.

“TESLİM OLURSAM KEMAL YÜZBAŞI BENİ VUNACAK DEDİM’

Tutuksuz sanık Er Mustafa Karakurt,  olay günü nöbetçi olduğunu belirterek, “Kemal Yüzbaşı mevzi al dediğinde, bunu Hüseyin Üsteğmene sordum. Bana ‘Tatbikat’ dedi. Daha çatışmalar başlamamıştı, saat 21.00 civarıydı.  Bende dışarıda polis ekiplerini görünce tatbikat olduğunu anladım. Daha sonra kapının önüne zırhlı araç geldi. Kemal yüzbaşı ateş etmeye başlayınca biz bekledik. Sonra bize bağıdı 'ateş edin' diye. Sonra geç saatlere doğru polis aracı üstümüze ateş etmeye başladı. Korkmuştuk, ben polisi aradım. Bize korkmamamızı söyledi. Bende tamam dedim durumu arkadaşlara anlattım. Polisi aradığımda 'Keskin nişancı beni vuracak' dedim. Polis ateş etmedi. Polis  'Korkma teslim ol' dedi. Bende 'Teslim olursam, Kemal yüzbaşı beni vuracak' dedim. Sonra polis ateş açmadı, teslim oldum. Ben iki kez havaya düz ateş açtım.” dedi.

“ARKADAŞIMIZ YARALANDI, ‘BIRAKIN’ DEDİ”

Tutuksuz sanık Er Yakup Aslan, duruşmada SEGBİS aracılığıyla yaptığı savunmada, “ Darbe girişimi günü Hüseyin Çakıcı üsteğmen bize  ‘vatanını, milletini seven kalksın peşimden gelsin’ dedi. Arkadaşlarımla silahlıktan silahları alarak Ani Müdehale Mangası'na gittik. Ani Müdahale Mangasında  mühimmat aldık ve nizamiyeye Kemal Keskin yüzbaşının yanına gittik. Kemal Keskin mevzi almamızı emretti. Daha sonra polis geldi. Sonra Kemal Keskin yüzbaşı bize 'ateş edin, vurun' emri verdi. Bir iki kez havaya ateş ettim. Karşı taraftan da bize ateş ediliyordu. Bu sırada bir arkadaşım vuruldu, onu revire götürmek istedik ama bize Kemal Keskin yüzbaşı 'bırakın orada kalsın bir şey olmaz' dedi. Daha sonra biz bir şekilde arkadaşımızı revire götürdük."

“VALİ İÇİN KEMAL KESKİN EMİR VERDİ”

Tutuksuz sanık tutuksuz er Semih Açar, darbe girişim sırasında koğuşta dinlendiklerini bu sırada Kemal Keskin yüzbaşının 10 asker istediğini bu nedenle uyandırılarak Ani Müdahale Mangasına gittiklerini belirterek, “Burada bizi Kemal Keskin yüzbaşı karşıladı.  Daha sonra vali geldi. Kemal Keskin yüzbaşı valiyi karşıladı, valinin içeriye girmesini istemedi ve bırakmadı. Birileri ateş etti biz görmedik. Bize hem içeriden hem dışarıdan ateş açıldı. Kemal Keskin'i biri aradı Fatih Kılınç'ın öldüğünü söyledi. Bunu üzerine Kemal Keskin 'hepimiz burada şehit olacağız' dedi. Bizi komuta katına götürdü aşağı kata indik. Darbeyle ne yakından ne de uzaktan alakam yoktur. Televizyonda darbe girişimi olduğunu ilk defa gördüm. Ne olduğunu da bilmiyorum." ifadelerini kaydetti.

Mahkeme Başkanı Vedat Koç'un 'Kemal Keskin valiye silah çekti mi?' sorusuna Semih A, "Doldur boşalt yapıldı, Kemal Keskin emir verdi." cevabını verdi.

"İÇERİYE GİREN NE VARSA SIKIN' EMRİ VERDİ"

Tutuksuz sanık er Yusuf Ergin ise SEGBİS aracılığıyla yaptığı savunmada, darbe girişimi gecesi koğuşta yattıklarını ve hiçbir şeyden haberi olmadığını belirterek, “Sabaha karşı başka bir er arkadaşım yanımıza gelerek;  ‘Binbaşı Fatih Kılınç'ın emri saldırı var’  diye bizi kaldırdı. Bize Fatih binbaşını ismini verip, uyandırdılar. Ani Müdahale Mangasına gittiğimizde Fatih Binbaşı değil İbrahim Dede olduğunu sonradan öğrendik. Mühimmat verildi, Kemal Keskin yüzbaşı bizi mevziye soktu, 'içeriye giren ne varsa sıkın' emri verdi, Çatışma başladı bir arkadaşım yaralandıktan sonra oradan ayrıldım." ifadelerini kullandı.

Tutuksuz sanık er Hasan Güngör, SEGBİS üzerinden yaptığı savunmada, darbe girişimi sırasında Ani Müdahale Mangasına  gidip birkaç askerle siper aldıklarını anlatarak, kendilerine önce tatbikat ardından da "Kimse yerinden çıkmasın, bomba yüklü araç gelecek" denildiğini anlattı.

“POLİSİMİZ ATEŞ EDEMEYİZ DEDİK. ‘ATEŞ ETMEZSENİZ, KAFANIZA SIKARIM’ DEDİ”

Tutuksuz sanık Er Turan Avcı, SEGBİS üzerinden yaptığı savunmada, “Darbe girişimi gecesi koğuşlar bölgesindeydim bir er, fatih binbaşının emriyle ‘bomba yüklü araç gelecek vatanını, milletini seven gelsin’ dedi. Üzerimizi giyip aşağı indik. Fatih binbaşı ile nizamiyeye gittik. Şarjör almamızı söyledi, ister istemez aldık. Helikopter pistine götürdü bizi mevzilendirdi.  Daha sonra oradan aldı 2 nolu nizamiyeye götürdü orada Kemal Keskin vardı. Bize, ‘mevzi alın’ dedi. Mevzilendikten sonra ‘nizamiyeden içeri kimse girmeyecek, anneniz babanız olsa ateş edeceksiniz’ dedi. ‘Ateş etmemizi’ söyledi. ‘polisimiz ateş edemeyiz dedik. ‘Ateş etmezseniz, kafanıza sıkarım’ dedi. ‘Korkudan iki el havaya ateş ettik.”  ifadelerini kaydetti.

“ALBAY POLİS KESKİN NİŞANCI İÇİN, ‘ONU BİR GÖREBİLSEM KAFASINI KOPARACAĞIM’ DEDİ”

Tutuksuz sanık er Sercan Aşkın, SEGBİS üzerinden yaptığı savunmasında, “O gece saat 03.00-04.00 sırasında ‘vatanını milletini bayrağını’ alan gelsin ‘bombalı araç gelecekmiş’ denildi. Dışarı çıktık, Hüseyin Çakıcı tam teçhizat geldi ‘vatanını, milletini, bayrağını seven silahını alıp gelsin’ dedi. Muhafız bölüğü koğuşuna bizi götürdüler.  Silah sesleri durunca teslim olmak amacıyla 2 nolu nizamiyeye doğru Nazım Aşut isimli arkadaşımla birlikte gitmeye başladık. Oraya giderken Kemal Yüzbaşı’ya yakalandık. Kemal Keskin ‘mevzi alın’ diye bağırdı. Mevzi aldıktan sonra karşı taraftan ateş edildi. Drone geldi, Kemal Keskin, ‘ateş edin, etmezseniz ben size ateş ederim’ dedi. Hedef almadan korkudan 3-4 el havaya ateş ettim. C kapının önündeydim keskin nişancı durmadan ateş ediyordu. Koğuşun kapısına Bahadır Erdemli Albay (fotoğraftaki) geldi,  ‘komutanım ateş ediyorlar’ dedim. ‘Onu bir görebilsem kafasını koparacağım’ dedi. 1 nolu nizamiyeden polise teslim olduk.” şeklindeki ifadeleri kaydetti.

Tutuksuz sanıklar er İbrahim Duran,  Onbaşı Emrah Emir ve Ufuk Murat Şahin de mahkeme salonuna SEGBİS üzerinden bağlanarak savunmalarını yapıp, darbe girişimi gecesi yaşanılanları anlattılar.

Mahkeme Heyeti duruşmayı sonlandırarak, 11. Duruşmanın 4 Nisan 2017 tarihine erteledi.   4 Nisan Salı günü, mahkeme heyetinin 7. Ana Jet Üs Komutanlığı'ndaki darbe girişimi sanıklarının savunmalarını alması bekleniyor.

Burhan KARADUMAN, Yeni Malatya Gazetesi- malatyahaber.com

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız