SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Konferansta Olay

A- A+ PAYLAŞ

İngiltere’nin başkenti Londra’da düzenlenen “Önyargı, Aldatma ve Ermeni Sorunu” konulu konferansa konuşmacı olarak katılan İrlanda asıllı Amerikalı Profesör Justin McCarty, burada yaptığı konuşmasında, “Ermeniler, kendileriyle aynı fikirde olmayan herkesin ‘Şeytan’ olduğunu düşünüyor. Bu çok aptalca” dedi. McCarty'nin konuşması sırasında sinirlenen Ermeni izleyiciler, hem Türk dostu tarihçiye hem de salondaki Türk izleyicilere karşı hakarete varan sözler sarf etti.

İngiltere’nin saygın eğitim kurumlarından ‘London School of Economics’ (LSE) binasında dün akşam düzenlenen LSE Çağdaş Türk Araştırmaları Kürsüsü Başkanı İktisat tarihçisi Profesör Şevket Pamuk’un oturum başkanlığını yaptığı “Önyargı, Aldatma ve Ermeni Sorunu” konulu konferansa, Türkiye’nin Londra Büyükelçisi Ünal Çeviköz, Azerbaycan'ın Londra Büyükelçisi Fakhraddin Gurbanov, Londra Başkonsolosu Ahmet Demirok, KKTC Londra Temsilcisi Kemal Köprülü, Büyükelçilik Müsteşarı Kerem Kıratlı, ünlü İngiliz tarihçi Anrew Mango, İngiltere Türk Dernekleri Federasyonu Başkanı Şener Sağlam, Başkan Yardımcısı Servet Hassan ve Av Kadir Kurtuluş’un yanı sıra çok sayıda Türk ve Ermeni vatandaşı katıldı.

LSE Çağdaş Türk Araştırmaları Kürsüsü Başkanı İktisat tarihçisi Profesör Şevket Pamuk, açılış konuşmasının ardından sözü nüfus, harita, ve tarih araştırmaları dalında uzman bir bilim adamı olan, Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) Louisville Üniversitesi’nde görevli Profesör Justin McCarthy’e bıraktı.

Profesör McCharty, bilimsel verilere dayanan sinevizyon gösterisiyle desteklediği sunumunda, arşiv araştırmalarından elde ettiği bulguları ortaya koyarak, 1800'lerin sonunda Anadolu coğrafyasında yaşanan olaylara ilişkin Ermeni iddialarını çürüttü.

Aralarında çok sayıda Ermeni dinleyicinin de bulunduğu yaklaşık 350 kişiye seslenen McCharty, yaklaşık iki saat süren sunumunda, Ermeni iddialarının temel kurgusundaki mantık hatalarını teker teker ortaya koyarak, çarpıtılan tarihi gerçekleri ve tahrif edilmiş istatistikleri dinleyenlerle paylaştı.

“ERMENİ İDDİLARI ‘ASPARAGAS’ HABERLERDEN OLUŞUYOR”
Profesör McCharty, Amerikaya ulaştırılan haberlerin genelde İngiltere üzerinden geldiğini ve bu makalelerin genelde Ermeni basını için düzenlenen toplantıların notları olduğunu söyledi.

Toplantı notlarının ‘Türklerin barbarlıkları’ ve ‘soykırım’ yaptıklarıyla ilgili olduğunu belirten McCharty, “Fakat kimse ne olduğunu ve nasıl olduğunu anlatmıyordu. Populistçe oldu diyorlardı. Amerika’ya giden raporlar, misyonerlerin ve Ermenilerin yazdıkları haberlerin karışımı. Ancak haberleri geliş yönü kesinlikle önyargıya açıktı. Amerikan ve İngiliz medyası, Osmanlı’nın algılanmasında önyargıya neden olacak birçok fotoğraf ve resimlerle Osmanlı’yı olmadığı gibi gösterdiler. Bu da halkta önyargıya neden oldu. Kasımpaşa’yı bir Paşa, Suriye’yi Kayseri zanneden, Osmanlı ordusunun ‘Budist’ olduğunu söyleyen haberci, Ermeni sorunuyla ilgili Amerika’yı bilgilendiren ve bu belgeleri gönderen kişiydi. Onun güvenilirliğine inanmak çok komik olurdu” dedi.

“İNGİLİZ VE AMERİKALILAR ‘TRAJİKOMİK’ YÖNTEMLERLE ÇALIŞMIŞLAR”
Pofesör McCharty, İngiltere üzerinden Amerika’ya bilgi sızdıran kişilerin, olayları yerinde görmemiş kişiler olduklarını, Türk –Kürt ve Osmanlı’dan kimselerle konuşmadan, yaşananları sadece uzaktan ve Ermeniler’den dinleyerek yazmış ve önyargılarla dolu haberleri Amerika ve İngiltere’ye servis ettiklerini vurguladı.

McCharty, “Bunların objektif olduğuna inanmak çok zor. Avrupalı ve özellikle İngiliz araştırma komisyonları aynı trajikomik yöntemlerle çalışmış. Sonuç ‘önyargı’ ve ‘subjektiflik’ dolu, doğruluğu çok şüpheli haberler. Fotoğraflarda Ermeni bebeklerini öldüren sevinçli Türkler, Türkler çirkin ve hayvan gibi gösterilmiş. Bu resimlerin birinde Abdulhamit ‘maymuna’ benzetilmiş. Tamamen itici ve önyargı oluşturacak fotoğraflar. İşte bu dünyaya gösterilen Türk profili. Yani misyonerlerin kitaplarındaki Amerika’da 15 bin adet satan kitapları, bu tarzda önyargı oluşturucu not ve resimlerle doluydu. Sonuç olarak Daily News, London Times ve Amerika’ya ulaştırılan raporlar gerçeği yansıtmıyordu. Bütün bunları ‘hayal gücüyle’ oluşturulduğunu sanıyorum” diye ifade etti.

ÖFKELİ ERMENİLER, AMERİKALI PROFESÖR VE TÜRK DİNLEYİCİLERE HAKARET ETTİ
Profesör McCharty'nin verdiği tarihsel somut örnekler karşısında sinirlenerek herhangi bir eleştiri yöneltemeyen ve bu tip bir etkinliğe hazırlıksız geldikleri gözlemlenen Ermeni dinleyiciler ise, zaman zaman seslerini de yükselterek gerek Profesör McCharty'ye, gerekse Türk dinleyicilere hakarete varan tepki gösterdiler.

Bu provokasyona kapılmayan İngiltere'deki Türk toplumu mensupları ise sağduyulu ve soğukkanlı bir yaklaşım sergilediler.

PROFESÖR MCCHARTY: “ERMENİ TEZİ İFLAS ETMİŞ”
Konuşmasının sonunda DHA muhabirine özel açıklamalarda bulunan Profesör McCharty, “Ermeniler, kendileriyle aynı fikirde olmayan herkesin ‘Şeytan’ olduğuna inanıyor. Şeytan’a her zaman kötü şeyler söylemek mümkün... Bu akşam Ermeni tezinin ne kadar iflas etmiş olduğunu ve Ermenilerin iyi bir tartışma yapamadıklarını gördük. Tek yaptıkları “Sen Şeytan’ın tekisin!” diye bağırmak. Bu çok aptalca. Bu konuda daha çok çalışmalılar ve daha çok kitap yazmalılar. Aslında bir kaç Ermeni araştırmacı bu konuda çalışmalar yürütüyor. Ama onlar bu kişiler değil” dedi.

BÜYÜKELÇİ ÇEVİKÖZ: “ERMEN’ TEZİNİN UYDURMA VE YANLIŞ OLDUĞU BİLİMSEL OLARAK KANITLANDI”
Türkiye’nin Londra Büyükelçisi Ünal Çeviköz de Profesör Justin McCarty’e teşekkür ederek başladığı konuşmasını, “Bu akşam tarihle ilgili önemli bir konuda oldukça derin bir tecrübesi olan ve uzmanlığı tüm dünya tarafından bilinen Profesör Justin Mc Carty’ın sunuşu, fevkalade olumlu oldu.

Profesör McCarty, şimdiye kadar üzerine inşa edilen tezlerin, dayanaklarının fevkalade yanlış ve tamamen uydurma olduğunu kanıtlayan bilimsel bir sunuş yaptı. Bu nedenle, Profesör McCarty’in sunuşu, burada yaşayan Türk toplumu tarafından büyük bir ilgiyle izlendi. Dinleyiciler arasında bulunan Ermeni katılımcıların, Profesör McCarty’e sorabilecek soruları dahi yoktu. Bu açıdan oldukça ilginç bir gece ve çok güzel bir sunuş oldu” sözleriyle noktaladı.

İTDF, “AMACIMIZ TÜRK-ERMENİ İLİŞKİLERİNE KATKIDA BULUNMAK”
İngiltere Türk Dernekleri Federasyonu (İTDF) Yönetim Kurulu tarafından yapılan açıklamada, konferansın amacı hakkında şöyle denildi:

“Federasyonumuz her yıl Türkiye'nin Los Angeles Başkonsolosu Mehmet Baydar ve Konsolos Bahadır Demir’in Amerikan uyruklu bir Ermeni tarafından şehit edildiği 27 Ocak 1973 tarihi civarında bir anma konferansı düzenliyor. Türk diplomatlara karşı ilk saldırı olarak nitelenen bu olay, ileride başta ASALA olmak üzere çeşitli Ermeni terörist örgütünün gerçekleştireceği bir cinayetler zincirinin ilk halkası olmuştur. 1973 ile 1985 tarihleri arasında Ermeni terör örgütleri tarafından hedef seçilerek 21 ülkede gerçekleşen 110 silahlı saldırıda 34 diplomatımız ile 8 yakını ve 4 yabancı hayatını kaybetmiş, 15 Türk ve 66 yabancı uyruklu kişi yaralanmıştır. Bu yıl beşincisini düzenleyeceğimiz konferansta geçmiş yıllarda olduğu gibi, Ermeni sorunu konusunda anılan terörist grupları destekleyen kesimlerin yıllardan bu yana yürüttüğü olumsuz propaganda dışında pek fazla bilgi sahibi olmayan Batı dünyasına tarihi gerçekleri sunmaya çalışacağız. Amacımız bir daha aynı acıları yaşamamak için geçmişten ders almak suretiyle Türk- Ermeni ilişkilerine olumlu katkıda bulunmaktır. 1915 dönemi hem Ermeni hem de Türk toplumunun büyük acılar çektiği bir dönemdir. ”

PROFESÖR JUSTİN MCCHARTY KİMDİR?
Nüfus, harita, ve tarih araştırmaları dalında uzman bir bilim adamı olan Profesör Justin McCarthy, Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) Louisville Üniversitesi’nde profesör olarak görev yapıyor.

Balkan Yarımadası ve Yakın Doğu halklarıyla ilgili pek çok incelemesi ve yayınları bulunan McCarthy, Osmanlı İmparatorluğu hakkında ayrıntılı demografik çalışmalarda bulundu ve 2005 yılında TBMM’de Ermeni sorunu üzerine tarihi bir konuşma yaptı. ‘Ölüm ve Sürgün: Osmanlı Müslümanlarının Etnik Temizliği’, ‘Osmanlı Halkları Nüfusu ve İmparatorluğun Sonu’, ‘Van'da Ermeni İsyanı’, ‘Müslümanlar ve Azınlıklar’ konulu kitaplarında Ermeni sorunu konusunu geniş çaplı olarak inceliyor.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız