Mahmut Hoca Vakası!..

Mahmut Karatepe, müftü yardımcısı.. Sevilen ve sayılan bir isim.. AKP’den aday adayıydı.. Eğilim yoklamasında 3. sırayı aldı.. Açıklanan aday listesinde olmadığını öğrenince bağımsız aday oldu.. Bunun AKP için “ciddi risk” olduğu görüldü.. Mahmut Hoca’yı vazgeçirme çalışmaları başlatıldı.. Önce, “yok” dedi.. AKP’deki basın toplantısında, 1. sıra adayı Fındıklı’nın ilginç sözleri ve el öpme girişimlerinin ardından sitemkar sözlerle, bağımsız adaylıktan vazgeçtiği mesajını verdi..

MAHMUT HOCA FAKTÖRÜ..
Karatepe, aylar öncesinden itibaren parlamenter olarak siyaset yapma düşüncesini olgunlaştırmak için çalışmalarına başladı. Her kesimden insanlarla görüştü, değerlendirmelerini aldı, “istişare” etti ve seçim takvimi belli olduğunda, memuriyetten istifa ederek aday adayı oldu.

Sevilen ve sayılan, etkili bir isimdi. AKP’nin 71 aday adayının oylandığı eğilim yoklamasında; partinin eski il başkanı İhsan Koca birinci, il başkan yardımcısı Abdullah Polat ikinci, Mahmut Karatepe üçüncü, Ömer Faruk Öz dördüncü, Mücahit Fındıklı beşinci sırayı almışlardı.

Açıklanan listede ise; TSO Başkanı Fındıklı birinci, İstanbul orijinli Ömer Faruk Öz ikinci, yoklamaya girmeyen MKYK üyesi Öznur Çalık üçüncü, il başkanı Koca dördüncü, milletvekili Fuat Ölmeztoprak beşinci, Mehmet Şahin (Hekimhan) altıncı, Abdullah Eraslan yedinci olmuştu.

Listelerin açıklanmasından önce listede yeralmadığını öğrendiği değerlendirilen Mahmut Karatepe, bağımsız adaylık için başvurdu.

Karatepe’nin, ciddiye alınması gereken bir oy potansiyeli ifade ediliyor, bağımsız adaylığının AKP’nin aleyhine bir durum olduğu değerlendiriliyordu.

Karatepe’yi ikna girişimlerine başlandığı duyuluyordu. Ancak, Karatepe Çarşamba akşamı telefonla bağlandığı bir televizyon programında adaylığının devam ettiğini söylemişti.

“MAHMUT HOCA.. BAĞIŞLA BİZİ!..”
Sonra basına AKP’de bir basın toplantısı olacağı duyuruldu. İl Başkanı Ahmet Çakır, adaylar ve Mahmut Karatepe de oradaydı.

Listenin ilk sırasında yeralan TSO Başkanı Mücahit Fındıklı, Mahmut Hoca’ya karşı olağanüstü saygılıydı.

Fındıklı, bu toplantıda şöyle konuştu:

“Ben basının ve sizin huzurunuzda hem de Allah’ın huzurunda şahadet ederim ki; Mahmut Karatepe hocam, iman açısından benden üstündür. Yine şuna şahadet ederim ki, itikadi noktada benden üstündür. Yine şuna şahadet ederim ki, ibadet noktasında benden üstündür. Ve yine şahadet ederim ki, bu ise gönül veren, emek veren ve gayretleri itibariyle de benden büyüktür. Biz ne öğrendiysek, bu yolda, ondan ve onun gibilerden öğrendik. Başka Mahmut Karatepe hocamız yoktur. Dolayısıyla O, biz hata da yaptıysak, kusur da yaptıysak, özür dilemek bize, bağışlamak ona düşecektir. İşte başkasının yapamadığını ve gençliğimizden dolayı yapmış olduğumuz hatalarımızı, kusurlarımızı bağışlamak üzere Mahmut Hocam burada.

Ve huzurlarınızda tekrar hepimize hakkını helal etmesini istiyorum, ağabeylik yapmasını istiyoruz. Mahmut hocamın elini öpmek istiyorum”

Fındıklı, daha sonra Mahmut Karatepe’nin eline uzandı, öpmek istedi, ancak hoca buna izin vermedi.

HOCADAN DEMOKRASİ DERSİ..
Daha sonra söz alan Mahmut Karatepe, “Türkiye'de demokrasinin oturabilmesi için, özellikle yerelden kanaatim, düşüncesini ifade eden, insanların, bu düşüncelerine saygılı olunması gereği, sebebiyle ben böyle yola başvurdum. Ve bunun doğru olduğunu ifade ediyorum, iddia ediyorum. Çünkü, demokratik yapılanmada eğer, bireylerin kendi iradeleriyle seçtiği insanları başa getirirlerse, işi sahibinin dediğine bağlarlarsa daha güzel şeyler olur.

Ben bir ideal uğruna, kürsüden hak ve hakikati yani peygamber efendimizin kötülüğü gördüğünüzde onu elinizle, sonra dilinizle, sonra kalbinizle kovun prensibiyle yola çıktım.

Ama dediler ki, hocam, ‘Türkiye buna hazır değil. Sen hayal alemindesin. Ayağını yere bas. Siyaset buna hazır değil’ dediler.

Biz de eyvallah dedik. Bu işin çilesini çekmiş, bu işte yol almış insanların tecrübelerine itimat ettik.

Ama Türkiye için bu şarttır. Mahmut Karatepe batsın. Ama Türkiye de demokrasi varolsun, düşünen varolsun.

Bu kadar insanın dağdan, bayırdan beklenen, ilçeden gelerek fikir beyan ettiği düşüncelere saygılı olunsun. Nefsi bir beklentim yoktur. Ben Allah için ülkeme, vatanıma, bayrağıma, milletime, hizmet eden insanların hep hizmetkarı olma yolunda, bütün idealim bu doğrultuda olacak.

Allah bana nasip etmesin, nefsi ve şahsi düşüncem varsa. Mahmut Karatepe sade bir vatandaş olarak hayatını bu şehirde sürdürecektir.”