SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Malatya Kan Kaybediyor"

0
Güncellendi - 2015-12-27 21:19:05
A- A+ PAYLAŞ

Saadet Partisi (SP) Malatya Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Yüksek Mimar Ahmet Münir Erkal, Şeker Fabrikası'nın üretimine devam etmesi gerektiğini söyledi.

Malatya'nın sürekli kan kaybettiğini ifade eden Erkal, "Belediye Başkanları halkın içinde yaşayan tek kişidir. Sizler belediye başkanlarına vekâlet veriyorsunuz ve bizim adımıza ister belediye ile ilgili olsun isterse olmasın bizim sorunlarımızı temsilci olarak sorunlarınızı genel ölçekte de olsa onu takip etmekle onu merkezi yönetime, genel yönetime ve başka bir platforma taşımakla mükelleftir. Malatya’daki Şeker Fabrikası sorunu belediye başkanının sorunudur, Malatya’daki istihdam onun sorunudur. Yaşadığımız kentteki sorunlar belediye başkanlarının yetki alanları dışında ise bu sorunları dosyalar halinde iktidara, hükümete iletmekle sorumludur. Belediye başkanı profili böyle olmalıdır. Sendika Başkanımız sizlerin sıkıntılarını söylüyorsa bu sorunlar bizimde sorunlarımızdır. Malatya’ya para girdisi yoktur. Malatya sürekli kan kaybediyor. Sümerbank, tekel fabrikası, şoför okulu kapandı. Şeker Fabrikası ise sıkıntı içinde peki bu kadar giden kaynakların yerine ne konuldu. Sümerbank’ı kapatıp oradaki 5 bin kişiyi işsiz bırakıyorsanız, gerektiği yerde o kadar büyük bir istihdam oluşturmadan kapatmamanız lazım. Malatya istihdam açısından kan kaybediyor. Malatya’ya giren trilyonlarca para yok oldu" dedi. 

"İSTİHDAMI YOK ETMEK İSTEMİYORUZ"

Erkal, Malatya'daki istihdamı yok etmek istemediklerini belirterek, "Tüm esnaf sıkıntıda 3 aydır yaprak kımıldamadığını söylüyor. İstihdam azalıyor, işçi sayısı azalıyor ve yatırımlar kapanıyor. Belediye Başkanlığı zamanımda söylemiştim Fabrika alanını dev bir rekreasyon, fuar ve kongre merkezi alanı yapalım fabrikamızı ise farklı bir yere yapalım. Yeni modern, çağdaş bir fabrika yapalım dedim ve fabrikanın verimliliğini fizibilitenin artmasını sağlamak için farklı bir şeylerde yapalım dedik. Yeni güçlü ve kalıcı bir istihdam alanı oluştururduk ve fabrikayı yapmadan ise bu araziyi bana vermeyin dedim. Bu alana niye hastane yapıyorsun, emniyeti niye bu arazi içerisine yapıyorsun, yer mi yok?  Bu alanı kamuya açın, halk kullansın. Park, fuar alanı, Tekno park yapalım. Buranın altyapısını oluşturup yeni bir grup kurmadan ve buradaki hiçbir kardeşimizin mağdur olmaması için elimizden geleni yapacağız. Bizler Malatya istihdamını arttırmak istiyoruz var olan istihdamı ise yok etmek istemiyoruz. Bölgede ve Türkiye’de adından söz ettiren bir kent haline gelir. Ben Malatya’nın bu alandaki gerilemesinden ise fevkalade üzgünüm. Malatya’da kayısı dışında para girdisi yoktur. Kayısı ise yerince değerini bulmuyor" dedi. 

“FABRİKAMIZ BİR İNŞAAT FİRMASINA PEŞKEŞ ÇEKİLİYORDU”

Şeker-İş Sendikası Malatya Şube Başkanı Nuri Murat, Malatya şeker fabrikasının önemini vurgulayarak, “Fabrikamız gerek Malatya’ya sağladığı katma değer ve istihdam ile bölgenin en büyük kamu iktisadi teşebbüsüdür. Malatya’nın hayvancılık, nakliyecilik ve yüzde 100 doğal pancar şekeri de bir marka haline geldi. Fabrikamız Malatya’nın olmazsa olmazlarındandır. Daha önce Sümerbank, tekel fabrikası özelleştirme adı altında peşkeş çekilerek kapatıldı. Bizler İl başkanımız Mehmet beyin her zaman desteklerini aldık. Bizler buranın yaşaması ve yaşatılması için yaklaşık 10 yıldır özelleştirmeye karşı mücadele veriyoruz. En son özelleştirme süreci Başbakanın onayına gittiğinde bizim yaptığımız girişimler ve haklı seslenişimiz Başbakan tarafından da kabul gördü. Fabrikamız bir inşaat firmasına tekel ve Sümerbank’taki gibi büyük bir inşaat firmasına peşkeş çekiliyordu. Bizler hiçbir zaman burada siyaset yapmadık. Bizler bu fabrikada 74 milyon insanın hakkının olduğunu belirterek ve buranın gerçek değerinde satılmadığını bilerek daha da önemlisi fabrikanın kapatılması durumunda binlerce insanın ekmeğinin elinden alınacağı, bu bölgede hayvancılık yapan yaklaşık 30 bin besi işletmecisinin mağdur olacaktı. Bizler burada yaklaşık olarak 100 bin tona yakın küspe veriyoruz ve bu bölge hayvancılığı için çok büyük bir gelir kaynağıdır” şeklinde konuştu. 

“MALATYA’YA HİZMET DEĞİL İHANET OLUR”

Murat, yereldeki iktidar partisine mensup siyasilerin yanlış bir talepte bulunduklarını savunarak, şunları söyledi: “Başbakanın Eylül ayındaki Malatya ziyaretinde bu arazinin belediyeye verilmesi şeklinde bir talepleri oldu. Fabrikanın belediyeye verilmesi halinde ve belediyenin fabrikayı işletmemesi yani kapatması halinde Malatya’ya hizmet değil, ihanet olur. Bizlerde bu talebin yanlış olduğunu belirterek Ahmet Münir Erkal beyin başkanlığı zamanında kendisinin bir projesi olan fabrikayı şehrin dışına taşınması ve mevcut alanın ise herkes tarafından istifade edeceği bir alan olacaksa bizler seve seve bırakırız."

“KATMA DEĞER SAĞLIYOR”

SP Malatya İl Başkanı Mehmet Asiltürk ise, Şeker Fabrikası'nın Malatya'ya katma değer sağladığını ifade ederek, "Malatya’mızın 3 değeri vardı Sümer Fabrikası, Tekel Fabrikası ve Şeker Fabrikasıdır. Sümer Fabrikası ve Tekel Fabrikası özelleştirme adı altında peşkeş çekildi ve oralarda çalışan binlerce insan ekmeğinden oldu. Bu tür yerlerin kapatılması ekonomiye, esnafa ve insanımıza yansıyor. Şeker Fabrikasının özelleşmesi ile ilgili 2 defa büyük bir girişim oldu. İlk girişimimizde İl teşkilatımız ve Genel Başkanımız Recai Kutan Bey ile fabrikamızı ziyaret ettik ve yanlışları dile getirdik. Diğer bir girişimimiz ise Genel Başkanımız Mustafa Kamalak Bey ile ziyaret ettik. Şeker Fabrikası sadece burada çalışan personel için değil, pancar eken, çapalayanı, biçeni, taşıyıcısını, besiciyi düşündüğümüz zaman Malatya’ya çok büyü bir katma değer katan şeker fabrikamızın yaşaması taraftarıyız” dedi. 

"EMANETİ EHLİNE VERİN"

Bu arada Saadet partisi Yeşilyurt belediye başkan adayı Mimar Yaşar Köksal da, Yeşiltepeliler yardımlaşma ve dayanışma kültür derneğini ziyaret etti. Pazar günü yapılacak seçim öncesi son mesajlarını veren Mimar Köksal, "Allah emaneti ehline verin diyor. İki ay boyunca projelerimizi, belediyecilik anlayışımızı anlattık. Artık son sözü pazar günü sizler söyleyeceksiniz, Malatya'yı emin ellere teslim edin" dedi.

30 Mart pazar günü yapılacak yerel seçimler öncesi son gezi ve ziyaretlerini yaparak seçim çalışmalarını büyük ölçüde tamamlayan Saadet partisi Yeşilyurt Belediye Başkan Adayı Mimar Yaşar Köksal, Yeşiltepeliler Yardımlaşma ve Dayanışma Kültür derneğini ziyaret etti.

Mimar Köksal burada yaptığı açıklamada; " Yaklaşık iki aydır çalışıyoruz. Yeşilyurt merkez ilçemizi nasıl planlayacağımızı, yöneticilik anlayışımızı, nasıl bir belediyecilik düşündüğümüzü, esnafımızın yüzünü güldürecek projelerimizi, işsizlik ve istihdama yönelik neler yapacağımızı, milli ve manevi değerlerimizi koruyacak güçlendirecek projelerimizi ve yaşanılabilir bir Yeşilyurt'u hangi projelerle, hangi kaynakla oluşturacağımızı detaylarıyla birlikte anlatmaya çalıştık. Artık söz vatandaşta. 30 Mart Pazar günü oy kullanacaksınız. Tabi oy kullanmak bir kağıda mühür basıp, sandığa atmak kadar basit bir işlem değil. Kullanılan oyun bir mesuliyeti ve sorumluluğu vardır. Cenab-ı hak Kuran'da emaneti ehil olana veriniz diye emrediyor. Peygamber efendimiz ise; sebep olan yapan gibidir diyor. Diyelim 40kişilik bir otobüsünüz var bunu bir şoföre teslim edeceksiniz. Önünüze 4 tane şoför adayı gelmiş, bunlardan bir tanesinin ağır vasıta ehliyeti, tecrübesi var. Diğerlerinin hiç bir şeyi yok. Fakat bir tanesi diyor ki; ehliyetim yok ama amcamın selamı var, otobüsü bana emanet edin. Siz olsanız ehliyeti olmayan adama 40 kişilik otobüsü sırf amcasının selamı var diye teslim eder misiniz? Şimdi bir yerel seçim arifesindeyiz. Pazar günü oy kullanacaksınız. 100 bin hektarlık, 280 bin kişinin yaşadığı Yeşilyurt'un başkanını seçeceksiniz. Ben gerekli hassasiyeti tüm Malatyalıların göstereceğine inanıyorum." ifadelerini kullandı.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız