SON DAKİKA
SON DEPREMLER

''Malatya'da Toplantı Yaptım''

A- A+ PAYLAŞ

Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, orgeneraller toplantısıyla birlikte gündeme gelen 'istifa iddiası ve söylentilerine' ilgili olarak, "İstifa edip kimseyi sevindirmeye niyetimiz yok. Görevimin biteceği son dakikaya kadar önümde yüz yıl varmış gibi çalışırım. Ben kendimi hala teğmen gibi hissediyorum. Teğmen ismini Atatürk koymuştur. Teğmen hücum eden demektir. Bir düzeltme yapayım da yanlış anlaşılmasın. Kendimi bazen teğmen bazen Orgeneral gibi hissederim" dedi.

Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, Uluslararası Terör Sempozyum nedeniyle Merkez Orduevinde düzenlenen resepsiyonda gazetecilerin sorularını yanıtladı. Basında yer alan bazı spekülatif haberlerin TSK'da ast üst ilişkilerini zedeleyebileceğini söyleyen Başbuğ, bunun Askeri Ceza Kanunu'nun 95'nci Maddesi'ne göre suç olduğu yönünde basın mensuplarını uyardı. Başbuğ, son dönemde alt kademelerden üst kademelere karşı uğultular olup olmadığı yönündeki soru üzerine şöyle konuştu:

"Ben kendi dönemimden sorumluyum. TSK olarak tabii ki zor bir dönemden geçiyoruz. Ama şunu iftiharla söylüyorum, TSK'nın en disiplinli olduğu, en birlik bütünlük içinde olduğu dönem bu dönemdir. Üç yerde toplantı yaptım. Malatya, İstanbul, Ankara'da toplantılar yaptım. Soruların hepsine açığım. Herhangi bir rahatsızlık yok. Bana onbaşıdan generale kadar hepsi soru sorar. Yarın nereye gidersem orada topluyorum. En son gittiğim. Gölcük'te 250-300 kişiye konuştuk. Dönemleri birbiriyle mukayese etmek
yanlıştır. Her dönemin kendine göre zorlukları vardır. 26 Ağustos 2008'de görevi alırken verdiğim ilk emir, 'Bana 25 Ağustos'u 26 Ağustos ile mukayese etmeyin' emridir."

"HERKES SORUMLULUĞUNU BİLECEK"
Orgeneral Başbuğ, yaşanan tartışmaların askerleri etkileyip etkilemediği soruya da, "Bölük komutanı bölük komutanlığını, Tugay komutanı tugay komutanlığını yerine getirmeli. Herkesin sorumluluğu farklı. Hiçbir zaman bölüm komutanının Genelkurmay Başkanlığı yapmasını istemem. Teğmen kalkıp da Genelkurmay başkanlığını ilgilendiren konulara giremez. Herkes kendi sorumluluğunu bilecek. Ama üstleri de onları bilgilendirecek" diye konuştu.

Orgeneral Başbuğ, devlette yapılan üçlü zirve görüntüleriyle ilgili olarak önemli bir değerlendirmede bulunarak, "Devlette kavga olmaz. Ben öyle kavgalı görüntü olmasını istemiyorum" dedi. Başbakan Erdoğan'ın deprem bölgesinde görev yapan komutana sarılmasıyla ilgili değerlendirmesinin sorulması üzerine, Orgeneral Başbuğ, "Memnuniyet duydum" dedi.

"BOMBA YÜKLÜ KAMYON SENARYOSU BİLE KÖTÜ"
Orgeneral Başbuğ, Ankara'ya girerken polis tarafından emniyete götürülen kamyonla ilgili olan senaryoların çok kötü olduğunu dile getirdi. Başbuğ, ihbar mailinde yer alan unsurları hatırlatarak, "O ihbar mektubunu gördünüz mü? Nevruz'da Muş'ta bomba patlatılacakmış, kan atılacakmış. Olur mu böyle şey? Böyle bir senaryo kabul edilemez" diye eleştirdi. Başbuğ, "Bu son kamyon olayı hepimizi yıprattı tabii. Bizim de eksikliklerimiz ortaya çıktı. Ama polisi de yargıyı da yıprattı" diye konuştu.

Başbuğ, askeri savcılığın sivil savcılıktan kozmik odadaki belgelerle ilgili bilgi isteyip istemediği sorusuna, "İçerde ne var zaten biz biliyoruz. İstemeye gerek yok" karşılığını verdi. Başbuğ, Diyarbakırspor konusunda da, "Olmaması gereken olaylar. Diyarbakır'ın 1. Lig'de oynamasını tabii ki arzu ederiz" şeklinde konuştu.
Başbuğ, göreve gelmeden önce dile getirdiği 6 komando birliğinin profesyonelleşmesi projesinin şu anda yüzde 88 oranında tamamlandığını, projenin Temmuz ayı itibariyle biteceğini söyledi. Başbuğ, "53 yılımın arkasındayım. Görevde ilk gün ne söz verdiysek o" diye konuştu. Başbuğ, Ermeni soykırımı yasalarıyla ilgili olarak da, "Ciddi bir konu. Devletin ilgili makamları üzerine düşeni en iyi şekilde yapıyor" dedi.

Başbuğ, askerleri muvazzaf ve emekli olarak ayırmadıklarını, hepsine karşı kendisinin sorumluluğu olduğunu belirtti.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız