SON DAKİKA
SON DEPREMLER

'Malatyalılar Burada Zenginleşti'

A- A+ PAYLAŞ

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, "Türkiye'de 1999'da deprem olmuş, Özel İletişim Vergisi gelmiş. Peki biz bunu yükseltmiş miyiz; hayır, İndirmiş miyiz; evet. Özel İletişim Vergisini yüzde 25'den yüzde 5'e indirdik" dedi.

Adanalı vergi rekortmenleri, başarılı ihracatçılar ve yüksek tescil işlemi yaptıranlar, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı (TOBB) Rifat Hisarcıklıoğlu'nun da katıldığı törende ödüllendirildi.

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Seyhan Oteli'nde düzenlenen törende yaptığı konuşmada, vergi ödemenin anayasal bir görev olduğunu hatırlatarak, "Geçmişte, para basmayla borçla finanse etmeye çalıştığımız dönemler olmuş. Ama sonunda Türkiye uçurumun eşiğine gelmiş. Bizim mutlaka kamu harcamalarını mümkün olduğu azami ölçüde, sağlıklı vergi gelirleri ile finansa etmemiz lazım. Bunu yaparken de iş ve aş üreten vatandaşlarımıza destek olmamız lazım" diye konuştu.

Türkiye'de petrol kuyuları olmadığını dile getirerek, "Belki de olmaması bu ülkenin hayrınadır" diyen Şimşek, "Çünkü olanlara bakıyoruz, insan stokuna yapılan yatırımlar, ve genel olarak ekonominin çeşitlendirilmesi anlamında bizden çok daha geride olduklarını görüyoruz. Ben, Körfez Ülkelerinden Sorumlu Karma Komisyon Eşbaşkanı olarak körfez ülkelerini iyi tanıyorum Türkiye'ye gelmeden önce Ortadoğu Afrika ve Kazakistan'ı da içeren gelişmekte olan Avrupa ülkelerinin tamamından sorumluydum. Çok iyi bir
analiz ekibimiz vardı. Tüm bu ülkelerin makroekonomik analizlerini yaptık. Bugün Mısır'da olanlar, başka ülkelerde olanlar çok da sürpriz değil" dedi.

Türkiye'nin artık ekmeğini taştan çıkarmaya çalışan, enerjide dışa bağımlı olduğu için de ekonomik potansiyelinin ötesinde çaba gösteren bir ülke olduğunu belirten Şimşek, "Bugün eğer yıllık enerji ithalatımız 40 ila 50 milyar dolar arası rakama ulaşmazsa, bu ülkede bir cari açık sorunu olmaz. Son 9 yılda Türkiye'de enerji ithalatını çıkartın, bir yada iki yıl hariç her yıl Türkiye'nin cari fazlası vardır, cari açığı yoktur" dedi.

Şimşek, kayıtdışılığın Türkiye'de sadece bir vergi kaybı meselesi olmadığına değinerek, "Bu, ülkenin hangi hızla gelişeceği meselesidir. Diyelim ki Adana'da bir mahallede girişimciler kayıtdışı çalışıyor. Sadece işletmeler açısından bakmasanız, makroekonomi açısından bakarsanız, o kayıtdışı çalışanlar vergileri, sosyal güvenlik primlerini ödedikleri için avantajlı gibi görünüyor. Ama bu avantaj verimlilikte geri bırakıyor. Kendi ellerini, şirketlerini düzene koymak zorunda hissetmiyorlar. Daha yenilikçi
yapıya geçiş için bir zarar görmüyorlar. Ne zamanki rekabet etmek zorunda kaldıkları zaman o zaman farkı görüyorsunuz" ifadelerini kaydetti.

Türkiye'de en yüksek KDV oranının yüzde 18 olduğunu belirten Şimşek, eğitim, sağlık, turizm ve tekstilde KDV oranının yüzde 8 olduğunu söyledi. Avrupa'daki 27 ülkeden sadece 3 ülkenin KDV oranını yüzde 18 altında tuttuğunu belirten Şimşek, "Efektif KDV oranı, yani ortalamayı bulunca Türkiye en düşüklerindendir. Bugün KDV oranı yüzde 25 olan ülkeler var. Peki nereden çıkıyor bu vergi yüksek algısı? Nasıl oluyor da vergiler yüksek deniyor" diye konuştu.

"TÜRKİYE'DE 3-4 ÜRÜNÜN VERGİSİ YÜKSEK"
Türkiye'de sanıldığının aksine yalnızca 3-4 üründe yüksek vergi olduğunu ifade eden Bakan Şimşek, bunların başında akaryakıt ürünlerinin geldiğini söyledi. Akaryakıt bazında Türkiye'deki vergi yükünün Avrupa'nın en yüksekleri arasında olduğunu söyleyen Bakan Şimşek, "2002 yılında arabanızı bir benzinliğe götürseniz 100 liralık yakıt alsaydınız, bunun 70 lira 30 kuruşu vergiye gidecekti. Bugün 100 liralık benzin aldığınızda, 63 lira 30 kuruş vergiye gidiyor. Bu yüksektir. Ama AK Parti hükümetleri
döneminde düşmüştür. Diyebilirsiniz ki benzinin 2002'de bir litre fiyatı, 1 lira 62 kuruştu da bugün 4 lira. 2002'de petrol fiyatları 25 dolardı. Bugün 105 dolardır. Dört kattan fazla artmıştır. Petrol fiyatlarını biz belirlemiyoruz. Hem de peşin dolarlarla ithal ediyoruz" dedi.

Akaryakıtın ardından telekomünikasyonun ikinci sırada yer aldığını kaydeden Şimşek, "Türkiye'de 1999'da deprem olmuş, Özel İletişim Vergisi gelmiş. Peki biz bunu yükseltmiş miyiz; hayır, İndirmiş miyiz; evet. Özel İletişim Vergisini yüzde 25'den yüzde 5'e indirdik" şeklinde konuştu.

Şimşek, otomotiv sektöründe de vergiler yüksek olduğuna ifade ederek, "Türkiye'de vergi yüksek dediğiniz zaman bunları kastediyorsunuz. Bütün dünyada trend şu yöndedir. Özellikle çevre hassasiyetleri nedeniyle yavaş yavaş bütün dünyada akaryakıt ürünleri ve otomobil üzerine daha yüksek vergiler konuluyor" dedi.

Vergi ödemeyenlerle sürekli olarak mücadele edeceklerini belirten Şimşek, şunları söyledi:

"Bu vergi denetmenlerini, gelir uzmanlarını, sosyal güvenlik müfettişlerini boşu boşuna almıyoruz. Şu anda gelir idaresi bünyesinde muazzam bir vergi tabanı var. Kayıtdışılığı Maliye Bakanlığı bütçe dengesi anlamında eksiklik olarak görmediğimi söyledim. Bu küresel krizden çok şükür Türkiye alnının akıyla çıkmıştır. Türkiye'nin saygınlığı, marka değeri artmıştır. Geçen sene Avrupa'da bizim rekabet içinde olduğumuz 27 ülkenin tamamında yatırımlar kısıldı. Yatırımlar ötelendi. Maaşlar düşürüldü. Vergi oranları artırıldı. Türkiye'de ise ne vergiler arttı, ne vatandaşa fatura çıktı. Baktık bütçemiz çok iyi. Ulaştırma alt yapısını güçlendirmek için yatırımları arttırdık. Eğitim altyapısı yatırımlarını artırdık. Şunu anlatmaya çalışıyorum. Özü itibariyle Türkiye hakikaten iyi bir noktada. Eksiklerimiz tabiki var. Zamanla her şeyin daha iyi olması için çalışmalarımıza devam ediyoruz. Faizleri ve enflasyonu tek hanede tutuyoruz. Bunu takdir etmek lazım."

"ADANALI ALLAH'INA ŞÜKRETSİN"
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ise Türkiye'nin en büyük sorununun işsizlik olduğuna dikkat çekti. Çukurova topraklarının bereketine dikkat çeken Hisarcıklıoğlu, "Adanalılar, yatıp kalkın Allah'a şükredin. Allah, başka yere beş vakit namazı farz kıldıysa siz 10 vakit kılın. Allah her şeyi Adana'ya vermiş. Bugün Türkiye'nin sanayileşmesinin birinci noktası İstanbul ise, ikincisi Adana'dır. Türkiye'deki zenginlere bakacak olursak, hepsi de bir türlü Adana'ya uğramıştır. Adana'ya gelmeden para pul sahibi olamadılar. Malatyalılar, Kayserililer buradan zengin oldular. O zaman memleketinizin kıymetini bilin. Bereket vermiş, sanayi desen var, turizm desen var. Bakın Türkiye'de çok az vilayette var, hem otoyol olacak, hem demiryolu, hem havayolu, hem denizi yolu" dedi.

Konuşmasında, hedef olmadan bir yere varılamayacağının altını çizen Hisarcıklıoğlu, "Hedefsiz topluma hiç kimse yardımcı olamaz. Hedefin yoksa nereye gideceksin. Özel sektör dostu bir valiniz var, belediye başkanı 'biz sizin hizmetinizdeyiz' diyor. 'Yatırım yapmak isteyen kim varsa gelsin' diyor, daha ne isteyeceksiniz? Bakın Türkiye'nin son dönemde markalaşmış şehirleri, var. Kayseri, Gaziantep, Malatya, Denizli böyle marka şehir haline geldi. Siz onlardan daha zenginsiziniz" ifadelerini kullandı. Hisarcıklıoğlu konuşmasını sözlerini şöyle tamamladı:

"Demokrasiden vazgeçmek ister misiniz? Demokrasiden kim vazgeçer? O zaman kayıtdışının olduğu yerde demokrasi olmaz. Çünkü haksızlık ve adaletsizlik var. Demokrasinin özelliği şu; Hesap veremeyen hesap soramaz. demokrasi demek hesap sormak demektir. Eğer demokrasiyi istiyorsak, bu kayıtdışılı ekonominin bitmesi için hep beraber çalışmamız lazım."

Konuşmaların ardından ödüller dağıtıldı.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız