SON DAKİKA
SON DEPREMLER

'Malatya'ya da Teşekkürler'

A- A+ PAYLAŞ

HSBC'nin 5 il ve 7 farklı müzeden "Farklı kültürlerde Güzeli Arayış" konseptiyle bir araya getirdiği toplam 700 eser, Türk İslam Eserleri Müzesi'nde sergilenmeye başlandı. Sergiye Malatya Müzesi'nin de katkı sağladığı bildirildi.

HSBC Bank A.Ş. ve T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü Türk ve İslam Eserleri Müzesi işbirliğiyle "Farklı Kültürlerde Güzeli Arayış" konseptiyle düzenlenen sergi Anadolu topraklarındaki birbirinden değerli tarihi eserleri bir araya getiriyor. 16 Mayıs - 17 Ağustos tarihleri arasında Türk ve İslam Eserleri Müzesi'nde sergilenecek tüm eserlerin ortak özelliği "Güzeli Arayış" serüveninin simgeleri olmaları. Hazırlık aşamasının yaklaşık 2 yıl sürdüğü sergide taş, mermer, toprak, bronz, altın, gümüş, değerli taşlar, elyazması, cam, ahşap, kumaş, deri, sedef, halı, kilim, çini, seramikler yer alıyor. 700'e yakın seçme eser, müzenin 4 bin metrekare kapalı salonlarında izleyiciye sunuluyor.

Sanatın dil, din, ırk ayrımı yapmaksızın ortak kıldığı ses, yazı, şiir, müzik, resim, heykel, dans, tiyatro sanatlarının tek amacının "Evrensellik" olduğunu belirten HSBC Bank Genel Müdürü Piraye Antika, "Bu sergi ile Anadolu medeniyetlerinin kültürel birikimlerini paylaşmak için güzel bir fırsat yarattığımıza inanıyoruz. On iki bin yılı aşan büyük zaman diliminde kültür ve sanat olağanüstü zenginliklerle dolu bir yol izlemiştir. Hitit, Urartu, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı Kültürlerinin; Anadolu'nun
batısından doğusuna, kuzeyinden güneyine dek güzelliğe dair bıraktıkları izleri bu sergi ile gözler önüne seriyoruz. Bu sergi sadece bir tarihi yolculuk olmakla kalmayıp, bu ülke topraklarının kültürel zenginliğini beraber yaşama keyfini de sunacak" dedi.

Farklı Kültürlerde Güzeli Arayış Sergisi'nin simgelerin olağanüstü yorumunu gündeme ilk getiren sergi olma özelliğini taşıdığını belirten Proje Danışmanı Gürol Sözen ise "Farklı Kültürler ve Anadolu Topraklarında Güzeli Arayış Anadolu topraklarında binlerce yıldan beri hüküm sürmüş olan kültürlerin, simgeler dünyasındaki izidir. Bir anlamda on bin yılın öyküsü; diğer bir deyişle de uygarlığın büyük bir serüvenidir" dedi.

Anadolu topraklarında varlığını sürdürmüş olan uygarlıkların, neden ve nasıl aynı simgeyi seçtikleri, güzellik kavramı ve anlatım aracı olarak nasıl kullandıkları ve yorumladıkları da bu sergide verilmek istenen bir başka amaç olduğunu belirten Sözen, "Çizgilerin öncülüğünde noktalar, daireler, kareler, çaprazlar, dalgalı ve kesikli çizgiler, üçgenler, kare içinde çapraklar, gamalı haçlar, spiraller, çarkıfelekler ve niceleri. Hayat ağaçları, rozet çiçekleri, kartallar, grifonlar, ejderler, kuşlar,
aslanlar, kalpler, eller, gözlerle bezeli sonsuz bir arayış, yani hayatın kendisi. Bu simgelerin her biri, günümüzde de sürüyor. Gelecek çağlarda da süreceğine kuşkumuz yok. Bu sergi bir başka anlamda farklı kültürlerin kendiliğinden uzlaşmasıdır. Kuşkusuz, bu büyük serüvenin tanığı, Anadolu toprağı ve çevre kültürleridir.

Bu sergi görücüye ulaşabilmişse Arkeoloji Müzesi, Topkapı Sarayı Müzesi, Ayasofya Müzesi başta olmak üzere Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi, Antalya Müzesi, Afyon Müzesi, Malatya Müzesi'ne de çok şey borçluyuz. Eserleri ile bize büyük katkıda bulundular. Çünkü bu büyük serüven, hepimizin ortak malıydı" diye konuştu.

Türk ve İslam Eserleri Müzesi Müdürü ve Sergi Kurulu Başkanı Seracettin Şahin de, müzenin, Sultanahmet Meydanına açılan girişinden itibaren tüm koridorları, salonları, avlusunun özel olarak yeniden tasarlandığını söyleyerek "Türk ve İslam Eserleri Müzesi, 1914 tarihinde "Evkaf-ı İslâmiye Müzesi" (İslam Vakıfları Müzesi) adı ile ziyarete açılan ve Türk ve İslâm Sanatı eserlerini topluca kapsayan ilk Türk müzesidir. Müze Mimar Sinan'ın en önemli yapılarından biri olan Süleymaniye Cami-i Külliyesi içinde yer alan imaret binasında ziyarete açılmış ve cumhuriyetin ilânından sonra "Türk ve İslâm Eserleri Müzesi" adını almıştır. Süleymaniye imaret binasından 1983 yılında, bugün içinde bulunduğu İbrahim Paşa Sarayı'na taşınmıştır. Müze, İslâm Sanatı'nın en erken döneminden 20. yüzyıla uzanan bir çizgide, içinde Emevi, Abbasi, Kuzey Afrika (Magrip), Endülüs, Fatimî, Selçuklu, Eyyubî, İlhanlı, Memlûk, Timurlu, Beylikler, Safavî, çeşitli Kafkas ülkeleri ve Osmanlı Dönemi eserlerini inanılmaz bir zenginlikte barındıran bir koleksiyona sahiptir. Simgelerin günümüze ulaşmasının nedenlerinden belki de en önemlisi, güzel ve güzelliği yansıtmış olmalarıdır. Ancak, bunların bazıları güzelliğinin yanı sıra inanç, nazar, şans ve benzeri düşüncelerden dolayı kullanılmıştır. Gerçek şu ki, insanoğlu var oldukça simgeler de yaşayacak ve toplumları etkilemeye devam edecektir" dedi.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız