SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Malatya'ya Rakip Olma İhtimali Doğar"

0
Güncellendi - 2017-05-03 04:37:03
A- A+ PAYLAŞ

Diyarbakır, kayısı yetiştiriciliği konusunda dünya üretiminin büyük bir bölümünü karşılayan Malatya’ya rakip olmaya hazırlanıyor. Dicle Üniversitesi (DÜ) Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mikdat Şimşek, fakülte bahçesinde 17 çeşit kayısı yetiştirdiklerini belirterek, “Bu 17 çeşitten yeni yeni ürün almaya başladık. Bir yerde bu kadar kayısı çeşidinin olması nadir bir olaydır. Bunlar yetiştiğinde Malatya’ya rakip olma ihtimali doğar” dedi.

Dicle Üniversitesi (DÜ) Ziraat Fakültesinde 2012 ve 2013 yıllarında kayısı çeşitlerinin verim potansiyelini değerlendirmek ve kalite özelliklerini incelemek amacıyla tesis edilen bahçedeki 17 çeşit kayısı ürün vermeye başladı. Bir yerde bu kadar çok kayısı çeşidinin olmasının çok nadir bir olay olduğuna dikkat çeken DÜ Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mikdat Şimşek, Diyarbakır’ın kendisine ait ekolojik faktörlerinden dolayı meyvecilik yapılamaz ön yargısını kırmak için kayısı bahçesini tesis ettiklerini söyledi.

“Değerlendirme aşamasına geçeceğiz”

Amaçlarının Diyarbakır’daki kayısı çeşitlerinin verim potansiyelini değerlendirmek, meyve kalite özeliklerini, sofralık, kurutmalık gibi özelliklerini incelemek, Türkiye’de ve dünyada yetiştirilmekte olan kayısı potansiyeliyle bir kıyaslama yapmak olduğunu dile getiren Şimşek, “Sonuçları incelemeye alacağız. 2012 ve 2013 yıllarından itibaren Şahinbey, Karacabey, Tokaloğlu, Şekerpare, Ethem Bey, Çağrı Bey, Hasan Bey Paşa Mışmışı, İsmail Ağa, Roksana, Turfanda gibi 17 çeşit kayısı yetiştirdik. Bu 17 çeşitten yeni yeni ürün almaya başladık. Bundan sonra değerlendirme aşamasına geçeceğiz. Diyarbakır kendi içinde üç ayrı ekolojik bölgeye ayrılmaktadır. Kayısı, daha az yetiştirilen meyve türü olduğundan dolayı Diyarbakır’da meyvecilik yapılamaz ön yargısının bir aksi kanıtı olarak karşımızda duruyor” dedi.

“Malatya’ya rakip olma ihtimali doğar”

Kayısının ekolojik faktörleri göz önünde bulundurulduğunda Diyarbakır’ın birçok ilçesinde kayısı yetiştiriciliğinin rahat bir şekilde yapılabileceğinin TÜİK verilerinde de açıkça görüldüğünü aktaran Şimşek, “O yüzden bu meyve türlerine önem verip yetiştirmemiz gerekiyor. Diyarbakır’da 700 ton civarında kayısı üretimi yapılmaktadır. Türkiye’deki 680 bin ton üretimin 338 bin tonunu kayısı ile ünlü Malatya’dan yapılmakta. Fakat biz bu ağırlığı Diyarbakır’da uygun mikroklimatik alanlarda yetiştirerek çiftçilerimizin de bundan faydalanmasını sağlayabiliriz. Nem oranının iyi olduğu, don etkisinin az olabileceği yerlerde yetiştirdiğimizde sonuçları gördüğümüzde Malatya’ya rakip olma ihtimali doğar. Tarımsal alanlarda topraklarımız çok verimli. Önemli olan bunlarla ilgili sağlıklı çalışmalar, projeler yaparak çiftçinin hizmetine sunabilmek. Çiftçilerimizin arazilerinde kontrollü şartlarda denemeler yapılırsa sağlıklı sonuç alındığında diğer çiftçilere de örnek teşkil edeceğinden dolayı kayısı çeşitlerinin yaygınlaşma olanağı çok daha yüksek. Bu çeşitlerin önemli bir kısmı, hatta daha fazlası Malatya’da bulunmaktadır. Malatya aynı zaman gen merkezi. Mersin tarafında da bulunmakta fakat diğer yörelerimizi Diyarbakır ile kıyasladığımızda çeşit sayısı bakımından pek bulunmamaktadır. Sadece kayısı değil Diyarbakır’da şimdiye kadar çiftçiler yeterince bilinçlendirilmediğinden dolayı başta kayısı olmak üzere birçok meyve yetiştiriciliğine değer verilmediği ortaya çıkıyor. Çiftçilerimizin ufku açık, dolayısıyla uygulamalı bilgiler verilebilirse çiftçilere neden kazanabilecekleri bir şeyden vazgeçsinler” diye konuştu.

Diyarbakır, iha

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız

12 yorum yapılmış

  • Mahmut (6 yıl önce)
    Kayısıdaki temel problem mahsul olmadan türlü planlar yapılır. Ev araba alacağım, oğlan evlendireceğim der fakirin hakkını vereceğim diye kimse niyet etmez yani niyet baştan vermemek üzere olunca Rabbim de bazı seneler mahsulden eksiltir her bahçe bir fakire hakkını verse Malatya'da fakir kalmaz Bir diğer konu da ürünü ederiyle satabilmek için hala kayısı birliği kurulmuş değil. Dünyada artık herşeyin borsası var, kaysının fiyatını birkaç kişi belirlememelidir
    0
    0
    Yanıtla
  • Mhemet Ali Yılmaz (6 yıl önce)
    Daha ne olsun dünyanın en pahalı meyvesi kayısı en ölüsü bile 4-5 TL 3-5 yıl saklama imkanı biz sürekli isyan kayısı şöle oldu böle oldu Allah vermiş bir nimet kıymetini bilen yok popilist yaklaşımlar falan işte .Kayısı satın daire alın araba alın düğün yapın hiçbir ilde böyle bir ürün yok az şükür edin
    0
    0
    Yanıtla
  • Kayısının şire pazarında sobalarda yakıldığı,dallarda bırakıldığı,bolluğundan yakınıldığı çok duyulmuştur.Şükür eden ise sayılıdır.Sizinde dediğiniz gibi şükretmek lazım
    0
    0
    Yanıtla
  • Sen simsarmısın
    0
    0
    Yanıtla
  • Orhan Gündüz (6 yıl önce)
    Bir akademisyenin bilgiden yoksun ifadelerini okuyunca üzüldüm. Birincisi, ifade edilen kayısı çeşitlerinin hiç birisi kurutmalık değil. Malatya kuru kayısı üretimi ile doğal monopol (tekel) konumunda iken sofralık çeşitleri üreterek bir rekabet üstünlüğü yaratmak niyetinde değiliz. İkincisi, rekabet etmek için piyasa şartlarının oturmuş olması gerekiyor. Sofralık ürün piyasası ile kurutulmuş ürünü aynı imiş gibi değerlendirmek ekonomi ilmi açısından doğru değildir. Üçüncüsü, 700 tonluk üretim yapıldığı söyleniyor ki bu sayısı üzerinde konuşmak bile yersiz. Dördüncüsü Türkiye'de sofralık üretim yapan ve iç piyasa talebini karşılayan bölgeler mevcuttur. Şayet Diyarbakır'da bir üretim yapılabilecek ise rekabet bu illerle olacak demektir, Malatya ile değil. Beşincisi ise akademisyen arkadaşıma tavsiyem, bilimsel araştırma yaptı ve bunu bilimsel platformlarda yayımladı ise bunları bizlerle paylaşsın. Söylenecek çok şey var ancak bundan fazlasını israf gördüğümden yazmayacağım. Sadece bireyin kendisini pazarlama amaçlı olduğunu düşündüğüm bu tür haberleri Malatya'mızda da yapanlar mevcut iken üstüne bunu da görünce üzüldüm demekle yetiniyorum.
    0
    0
    Yanıtla
  • fbay (6 yıl önce)
    üretim iyidir
    0
    0
    Yanıtla
  • Hüseyin (6 yıl önce)
    Ekin arkadaşlar ekin Malatya alternatif ürün araya dursun yerlerde sürünen kayısı ekin hiç değilse rezilliğini biraz ortak olursunuz hani derler ya teşbih te hata olmaz ölüler zannedermiş diriler hergün helva yiyor diye diğer illerde galiba kayısı dan çok para kazandığımızı zannediyor buyrun
    0
    0
    Yanıtla
  • murat (6 yıl önce)
    Hadi canım sende.. Aç tavuk kendisini darı ambarında zannedermiş...
    0
    0
    Yanıtla
  • CeM (6 yıl önce)
    Güzel bir çalışma lakin keşke enerjinizi ülkemizde olmayan farklı ürünler üzerinde çalışmaya harcamış olsaydınız.. hoş geçte kalınmış değil...
    0
    0
    Yanıtla
  • Gavs AKYÜZ (6 yıl önce)
    maşallah eksik kalmayın malatya doydu kaysıdan diyarbakırda doyar yani amanın dikin dikin hec boş yer kalmasın
    0
    0
    Yanıtla
  • Aynen kardesim doğru yazmışsın ağzna sağlık
    0
    0
    Yanıtla
  • her sene kayısı yok ,kazanamadık öldük bittik diye diye yok ettiniz kayısıyı azcık sükredin
    0
    0
    Yanıtla