SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Manisalı Sümerbank'ı İçin Uğraştı, Mahkum Ettirdi..

0
Güncellendi - 2017-08-05 04:39:50
Manisalı Sümerbank'ı İçin Uğraştı, Mahkum Ettirdi..
A- A+ PAYLAŞ

Sümerbank'ın özelleştirme kapsamında satışa çıkarılan ve hikayesi kısmen Malatya Fabrikası'nın elden çıkarılmasına benzeyen Manisa Fabrikası'nı, 2005 yılında kurdukları 47 ortaklı "Manisa Ortak Girişim Grubu A.Ş." şirketi adına gerçek değerinin çok altında satın alındıktan sonra, fabrikayı yeniden çalıştıracakları taahhüdüne uymayıp yaklaşık 10 misli fiyatla satan grubun, aralarında dönemin AKP'li Manisa Belediye Başkanının da bulunduğu 6 yöneticisi hakkında, davanın görüldüğü Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen 4'er yıl 2'şer ay hapis ve 77'şer milyon lira para cezası Yargıtay tarafından onaylandı. Bu kararın ardından sanıkların tutuklanmasına başlandığı bildirildi.

4 MİLYON 516 BİN 954 TL'YE SATILDI..

Özelleştirme İdaresi Başkanlığı, tıpkı Malatya'daki Sümerbank Fabrikası gibi, Sümerbank'ın Manisa'daki fabrikasını da satışa çıkardı. İlk iki ihalede iddiaya göre diğer talipliler engellendiği için teklif verilmeyen ihalenin 3'üncüsünde, aralarında dönemin AKP'li Belediye Başkanı Bülent Kar'ın da bulunduğu 47 işadamının oluşturduğu Ortak Girişim Grubu'na 4 milyon 516 bin 954 TL'ye satıldı. 13 Haziran 2005'deki ihalenin ardından 13 Temmuz 2005'de hisse devri yeni alıcılara yapıldı. Fabrikayı alanlar, 30 milyon dolarlık yatırım yapacakları ve çalıştıracakları yolundaki taahhütlerine rağmen, fabrikanın eşya ve makinelerini 900 bin TL'ye sattılar. Bu arada, belediye de, fabrika arsasının imar planını değiştirip 92 bin 228 metrekaresini "Özel Koşullu Ticaret Alanı", 48 bin 110 metrekaresini de "Park ve Yeşil Alan" haline dönüştürdü.

ERDOĞAN KONUNUN ARAŞTIRILMASI TALİMATINI VERDİ

Alıcılar, 6 ay sonra, satın aldıkları arsanın 55 bin metrekarelik bölümünü, tümünü aldıkları fiyatın 4 katına,  18 milyon 750 bin liraya bir firmaya sattılar. Taahhütlere uyulmaması ve alınan arazinin satılması Manisa kamuoyunda tepki görürken, dönemin CHP Milletvekili Hasan Ören, konuyu hem adli makamlara, hem de TBMM'ye taşıdı. Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, iddialar üzerine Başbakanlık Teftiş Kurulu'na talimat vererek konunun araştırılmasını istedi. Düzenlenen Başbakan onaylı, “Hisselerin doğrudan geri alınmasıyla ilgili hukuki sürecin derhal başlatılması” gerektiğini bildiren rapor, 05.04.2007 tarihinde Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’na gönderildi.

Ancak bu kurumun herhangi bir girişimde bulunmaması üzerine Manisa Pamuklu Mensucat AŞ, hisselerin geri alınmasını önlemek için ilgili taşınmazı bu kez, satın aldıkları fiyatın 10 misline, 13 Nisan 2007’de KDV hariç 46 milyon 250 bin TL bedelle Hollandalı bir firmaya sattı. Şirketin özelleştirilmesine ilişkin ÖYK kararının iptali ve yürütmesinin durdurulması istemiyle Danıştay 13. Dairesinde dava açılmış, Daire yürütmenin durdurulması istemini reddetmişti. Karara itiraz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu ise "şirket değerinin gerçeğe uygun tespit edilmediği ve ihalenin açıklık ve rekabet ilkelerine uygun yapılmadığı gerekçesiyle" itirazı kabul ederek, yürütmenin durdurulmasına karar vermişti. Ayrıca hazırlanan bilirkişi raporunda Ortak Girişim Grubu'na 4 milyon 516 bin 954 TL karşılığında satılan Sümerbank Fabrikası ve arsasının değerinin 47 milyon 739 bin 894 TL olduğu, yine bir başka bilirkişi raporunda ise arsa değerinin 46 milyon 250 bin TL olarak belirlendiği bildirilmişti.

Dava Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü ve 11 yıl sonra geçtiğimiz Aralık'ta sonuçlandı. Mahkeme, ortak girişim grubu yöneticileri dönemin belediye başkanı Bülent Kar ile Erdinç Yumrukaya, Hakkı Bayraktar, Cemal İzci, Hüseyin Akdede, Arif Koşar ile Metin Kilci hakkında 4'er yıl 2'şer ay hapis 77'şer milyon lira para cezası verdi ve dosyayı Yargıtay'a gönderdi. Yargıtay, geçtiğimiz günlerde mahkemenin kararını onaylayınca, sanıklar hakkında yakalama kararı çıkarıldı.

SÜMERBANK MALATYA FABRİKASI VE ENGELLENEMEYEN "PEŞKEŞ"..

Sümerbank'ın Malatya Fabrikası da, özelleştirme kapsamına alınarak satışa çıkarıldı. 1990'lı yılların ortalarında fabrika 11.5 milyon dolar karşılığında satılmış, ancak bu değer çok düşük bulunup kamuoyunda itirazlar yükselince, ihale iptal edilmişti. Daha sonra yapılan bilirkişi incelemesinde, makineleri de yenilenmiş olan ve yaklaşık 130 dönüm arsası bulunan fabrikaya 28 milyon dolar değer biçilmişti. Sümerbank Fabrikası, 13 Şubat 2003 tarihinde bir kez daha ihaleye çıkmış, Malatya Girişim Grubu adıyla oluşturulan bir grup, buraya 5 yılda ödenmek kaydıyla 6.4 milyon dolar fiyat vermiş, en yüksek teklif olarak fabrika, gerçek değerinin yaklaşık 5'te birine bu gruba satılmıştı. Malatyalı bir grup işadamının yeraldığı Malatya Girişim Grubu, yeni yatırım yapma ve çalıştırma taahhüdüyle satın aldıkları fabrika ve varlıklarını devralmak için 5 yıllık vadeli ödeme süresini beklemeyip, peşin 5.5 milyon dolar ödeyerek, fabrikayı almışlardı. Dönemin Malatya Belediye Başkanı Mehmet Yaşar Çerçi, bu satışa karşı çıkmış, fabrika ve arazisinin "yeşil alan ve park yapılmak üzere" 6.4 milyon dolar karşılığında Malatya Belediyesi'ne satılmasını istemiş, ancak dönemin Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın tepkisiyle karşılaşmış, ikilinin, bakanın makam odasında tartıştığı, Unakıtan'ın çabasından vazgeçmesi için Çerçi'yi tehdit ettiği, belediyenin konuya müdahil olmasına tepki gösterdiği belirtilmişti.

Çerçi, buna rağmen döndüğünde, fabrikanın imar durumuyla ilgili, kamunun lehine düzenleme yaptırmış, bundan dolayı da daha sonra hakkında dava açılmıştı.

Fabrikayla ilgili tartışmalar devam ederken, 2004 yerel seçimleri gelmiş, fabrikayı satın alan grup, fabrikanın yeniden çalıştırılacağı, işçi alınacağı duyurusunu yapmaya başlamış, bunu gazete ve duvar ilanlarıyla da duyurmuştu. Ancak, seçimleri Cemal Akın'ın kazanmasının ardından söz konusu grup, fabrikayı çalıştırma taahhütlerine uymamış, sadece makinelerini, fabrikanın tümünü satın aldığı 5.5 milyon doların üstünde fiyatla satmış, burada AVM, otel, konut, hastane yapımına ilişkin proje hazırlatmıştı.

Cemal Akın yönetimindeki belediye de, açılan davalara rağmen, fabrikayı satın alan grup lehinde çaba göstermiş, ruhsatsız inşaata göz yummuştu. Bugün AVM olan yer için, Malatya Girişim Grubu'nun "fabrika projesi" olarak "yutturmak istediği" projenin fabrika olmadığı mahkeme kararlarıyla da tespit edilmişti. Ruhsatı bulunmayan AVM'ye, Cemal Akın'dan sonra Ahmet Çakır döneminde de önemli destekler sağlanmış, mahkemenin imar planında yapılan değişikliğin iptali ile ilgili kararının üst mahkemece onaylanması, dolayısıyla tesisin ruhsatsız olması nedeniyle mühürleme kararı verdiği AVM'nin kullanılmayan bir kapısına göstermelik olarak mühür vurulmuş, mühür de büyükçe bir saksı ile gizlenmiş, AVM faaliyetine devam etmişti.Bu durum hala sürüyor.

Malatya'da Sümerbank'ın, gerçek değerinin çok altında satılması ve alanların taahhüt ettikleri amaç dışında kullanma eğilimlerine, dönemin Belediye Başkanı Mehmet Yaşar Çerçi ve dönemin İl Başkanı Ömer Ekici ile bir grup MHP'li dışında siyasi tepki gösterilmemesi, Çerçi'den sonra gelen belediye yönetimlerinin, Malatya Girişim Grubu'nun ranta yönelik yasadışı uygulamalarına kesin destek vermesi, her konuda söz konusu grubun çıkarları doğrultusunda hareket etmeleri, Malatya kamuoyunun Manisa'daki gibi bu "peşkeş"e karşı bir tepki vermeyip olanları sadece seyretmesi, "Sümerbank Malatya Fabrikası"nın acı ve ibret verici hikayesi olarak Malatya'nın tarihine geçti.

malatyahaber.com- Manisa Yerel Basın-

FOTOĞRAF: Sümerbank Manisa Fabrikası'nın harabe hale gelen nizamiyesi

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız

9 yorum yapılmış

  • yusuf (6 yıl önce)
    Kardeşim neden muhalefet partileri dava açmadı? Birilerinin çıkıp dur demesi gerekmez miydi?
    0
    0
    Yanıtla
  • Hakan çelik (6 yıl önce)
    Yiğit insan her zaman şanıyla anılır mehmet yaşar çerçi gönlümüzde hep zaman yerin var güzel insan
    0
    0
    Yanıtla
  • Murat (6 yıl önce)
    Sıra bizim guruba geldi, hahayt...VeSSelam...
    0
    0
    Yanıtla
  • muzaffer (6 yıl önce)
    rant aynı rant hesabı ALLAH'A vereceksiniz
    0
    0
    Yanıtla
  • Fatih kaya (6 yıl önce)
    Doğmamış çocuğun hakkı var orda.herşey para değil.toprağın altı var
    0
    0
    Yanıtla
  • Malatyalı (6 yıl önce)
    MalatyaHaber.com'a duyarlılığından dolayı bir Malatyalı olarak Teşekkür ediyorum.MHP li duyarlı insanlara da teşekkür ediyorum.Malatya Girişim Grubu denilen Akbabalardan da bunun hesabı sorulmalı.
    0
    0
    Yanıtla
  • ahmet (6 yıl önce)
    atı alan üsküdarı geçti.
    0
    0
    Yanıtla
  • Ahmet Sefa (6 yıl önce)
    Hey gidinin Sümer Bankı... Hepimizin bu fabrikada çalışan muhakkak bir yakını vardı. Benim Dayım oradan emekli oldu... "Mensucat" tan... Daha sonra burası atıl durumda bekletildi, ranta çevrilmek için. Tıpkı Tekel Fabrikası gibi... 90 da 11.5 milyon dolar satışı için teklif veriliyor, olmuyor... Ama 2003 de 6.4 milyon 5 yıllık ödemeli fiyat biçiliyor, bizim rantçılar peşin 5.5 milyona hemen çullanıyor. İçindeki hurda ve makinaların satışı ile bu paranın çıktığını herkes biliyor. Sonra... Sonra bu alana atölye/fabrika açılacak diye müracaat edenlerden para toplandığını da bilmeyen yok sanırım! İnşaat "fabrika/atölye" projesiyle yapıldı, Sonra AVM'ye dönüştürüldü. O dönem MHP, mahkemeye verdi ve bilir kişi buranın "AVM" değil "Atölye" olduğuna karar verdi. Ve bu binaya kapama kararı verildi. Fakat AVM'de çılgınlar gibi alış-veriş yapmaya başlanmıştı bile. Metre karesi 35-40 EURO'dan kiralanıyordu nede olsa... Ama rantçılar durmadı, doğu yakasındaki kapıya sembolik mühür vurup önünede broşür, çiçek vs. ile kamufle etti. Ama Güney ve Kuzey cephesindeki kapılardan püfür-püfür rüzgar esmeye devam ediyordu elbette... Girişim grubunun ortakları araçlarını kapının önüne park ettirip her gün durum nasıl diye AVM de vızır-vızır dolanıyordu. Mutlulardı... Hele Başkan yok mu başkan... Çırmıktılı Başkan... E şimdi bakıyorsun, bu grubun yarısından fazlası FETÖ ile ilgili tutuklandı, diğer yarısını da Allah biliyor... Gel gelelim bu kadar adaletsizliğe rağman, o mühür vurulan kapısına kaçak cafe yapıldı mı yapılmadı mı? Defalarca bu kanunsuz ve ruhsatsız kaçak yapıyı burada haber yapınca durduranlar, şimdi paşa paşa onayı verip faal hale getirdi. Demem o ki, "Ha öncesi, ha sonrası" Tekel'in yeri kimlerin, bir araştırın ve görün ki adalet hiç bir zaman bu memlekete artık uğramayacaktır. Yazıklar olsun !
    0
    0
    Yanıtla
  • hakan (6 yıl önce)
    aynısını malatya için de görmek kısmet olur inşallah
    0
    0
    Yanıtla