SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Masterplan'da Neler Var?

A- A+ PAYLAŞ

2009 yılında tamamlanan Malatya Belediye Sarayı'nın projesi, uluslararası mimarlık kongrelerinde ilgi görüyor.

Ünlü mimar Prof.Dr. Ahmet Vefik Alp tarafından yapılan proje ile ilgili olarak, mimarlık sitesi olan arkiv.arkitera.com adlı sitede, kamuoyunca pek bilinmeyen detayları anlatan bir yazı yeralıyor. Bu yazıya göre, masterplan, ileride yapılmak üzere cami, nikah salonu, su ve kanalizasyon idaresi binalarını da içeriyor.

İşte o ayrıntılar:

"KÜNYE
Tasarım Ekibi: Ahmet Vefik Alp
Yardımcı Mimar: Aslı Temel
Mekanik Projesi: Mehmet Kaya
Elektrik Projesi: Yılmaz Oğralı
Statik Projesi: Can Binzet
İç Mekan Projesi: Ayşe Bilginer
Mehmet Çakın
Mimarlık Ofis(ler)i: Alp Mimarlar Tasarım ve Yapım Ltd. Şti.
İşveren: Malatya Belediyesi
Proje Tarihi: 2000 - 2002
Yapım Tarihi: 2002 - 2008
Arsa Alanı: 60.000 m2
Kapalı Alan: 28.000 m2
Proje Tipi: Kamu Yönetim Binası
Yapım Türü: Karma
Müteahhit: Limansan İnşaat Ltd. Şti
Özlem İnşaat AŞ.

AÇIKLAMA..
‘Elips, Daire ve Spiral’in Dansı’ Bir Buluşma Mekanı, Bir Kültür Odağı

Mimarisi kurgusu ‘elips’, daire’ ve ‘spiral’ den oluşan Malatya Belediyesi yeni hizmet binası 2008 yılı sonunda tamamlandı. Yapı 60.000 m2'lik arsa içinde 28.000 m2 kapalı alanı içeren inşaat için 24.000.000 TL'yi aşkın bütçe kullanıldı. Masterplan, ileride yapılmak üzere cami, nikah salonu, su ve kanalizasyon idaresi binalarını içeriyor. Bina çevresi için henüz başlanmayan bir peyzaj projesi hazırlandı.

Müdürlüklerin yer aldığı ‘elips’ biçimindeki ‘avant-garde’ ana bina ile çatısı, saçakları, ½ pencere oranları ve söveleri ile geleneksel türk milli mimarisinden yorumlanan dairesel başkanlık bloğu buluşuyor, çarpışıyor ve iç içe geçiyor. Bu zor ve hassas bir sentez. Böylece yapı aynı anda özgün kimliğimizi vurguluyor ve çağımızla bütünleşiyor. Geçmişle gelecek buluşuyor, bütünleşiyor, zaman duruyor.

Elips kitle içe dönük, içi yaşiyor. cephesi enerji ve iklim-duyarlı olacak şekilde çift-cidarlı tasarlandı. Müdürlükler iki yanda elips yayları olarak düzenleniyor. Ortasındaki 10 kat yüksekliğinde iklimlendirilmiş, ağaçlarla bezenmiş ve zemini geleneksel arnavut kaldırmıyla döşenmiş atrium-avlu kentin belediye meydanını iç mekana taşıyor. Bu kapalı avlunun malatyalıların buluşma odağı olmasını hedeflendi. Başkan hem iç hem de dış meydana hakim olabiliyor, konuşma yapabiliyor. Çalışanlar, ziyaretçiler herkes tüm katlardan birbirlerini izleyebiliyor. Yönetimde şeffaflık’ anlayışı mimari mekanlaşma ile oluşuyor. Dairesel başkanlık bloğuna spiral biçiminde sarılan meclis salonu ve altındakı çok maksatlı salon’un fuayeleri avlunun alt ve üst zemin seviyelerine akıyor. Avluda sosyal ve kültürel etkinlikler, konserler, konferanslar, resitaller, sergiler, davetler, toplanti-ılar yapılabilecek, özellikle kötü hava şartlarında yerel yönetim ve halk burada kucaklaşacak.

Proje mekanda süreklilik ve devamlılığı ön plana çıkarıyor. Binaya ön meydandan yaklaşan ana giriş rampası atriumu kesintisiz geçerek arka cephede devam ediyor ve arsanın arka yüzündeki çevre yoluna kadar ulaşıyor. Diğer bir deyişle bu rampa yapının omuriliğini oluşturuyor. Tesis ve masterplan bu omurganın etrafında şekilleniyor.

Belediye Sarayının atriumundaki çelik merdivenler ve köprüler renklerini kayısı meyvasından ve yapraklarından aldı. Aynı renkler Malatya’nın şehir logosunda da kullanılıyor.

29 Haziran – 04 Temmuz 2008 tarihleri arasında İtalya'nın Torino kentinde gerçekleşen XXII. Dünya Mimarlik Kongre’ sinde Malatya Belediye Sarayı projesinin sunumu yapıldı. Diğer taraftan, Sofya da Uluslararasi Mimarlık Akademisi IAA ve Unesco nun gözetiminde 17-20 Mayıs 2009 tarihlerinde düzenlenen IX. Dünya Mimarlık Triennali’nde Malatya Belediye Sarayı projesi ‘Çağdaş Mimarlığın Ustaları’ sergisine kabul edildi. 30 mimarın eserlerini kapsayan sergi Paris ve Moskova'ya seyahat edecek."

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız