SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Meğer 'DURUN' Kararı Varmış!

0
Güncellendi - 2015-12-27 16:56:14
Meğer 'DURUN' Kararı Varmış!
A- A+ PAYLAŞ

Geçtiğimiz günlerde, gece yarısı ağaçlarının bir kısmı kesilen Vilayet Parkı ile ilgili olarak, kiracı konumundaki Şükrü Algül tarafından, polis zoruyla tahliye edilmeden önce  Malatya İdare Mahkemesi’ne açılan davada, mahkemenin ‘Yürütmenin durdurulması’ kararı verdiği ortaya çıktı. İdare Mahkemesi’nin 20 Şubat’ta verdiği kararın resmen tebligatının yapılmasından önce, karardan haberdar oldukları değerlendirilen Malatya Belediyesi’nin, müteahhide yer teslimi yaparak 21 Şubat’ta düzenleme çalışmalarını başlatması,  6 Mart gecesi de, durdurulan proje doğrultusunda ağaçları kesmesi, “oldu-bittiye getirmek” olarak nitelendirildi.

PROJE YARGIYA TAŞINMIŞTI.. 

Eski Vali Ulvi Saran döneminde, yapılacak düzenleme çalışmaları gerekçe gösterilerek, Vilayet Parkı işletmecisi polis zoruyla parkı terk etmeye zorlanmıştı. İşletmecinin, bu tahliyeden önce İdare Mahkemesi’ne açtığı davanın sonucu beklenmeden, bu işlem kalabalık bir polis kuvveti kullanılarak gerçekleştirilmişti.

Vali Saran’ın tayininin çıkmasına rağmen, parkla ilgili olarak Malatya Belediyesi’nin yaptığı düzenleme projesine ilişkin ihale Aralık 2012’de yapılmıştı. 21 Şubat’ta da, parkta bu proje doğrultusunda yıkım ve hafriyat çalışması başlatılmıştı. Bu çalışmalar kapsamında, 6 Mart gecesi de ağaçların bir bölümü kesilmişti. 

MAHKEME KARARI..

Mahkemenin 20 Şubat 2013 tarihli kararında “ Malatya İli, Merkez Saray Mah. 125 ada 170 parselde kayıtlı mülkiyeti hazineye ait tescilli Malatya Hükümet Konağının güney kısmındaki park alanı olarak belirlenen taşınmazın 5.000 m2'lik kısmının kiracısı olan davacı tarafından; bahse konu taşınmazı kapsayan mevcut imar planının, 2006 tarihli plan öncesinde yürürlükte olan plana dönülmek suretiyle değiştirilmesi yolundaki başvurusunun reddine ilişkin Malatya Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü'nün 23.03.2012 tarih ve 1921 sayılı işleminin ve tescilli bulunan Malatya Valilik Binası'nın ön cephesindek müştemilatının binanın bütünü ile imar adası içerisine alınmasını öngören imar planı değişikliğine ilişkin Malatya Belediye Meclisinin 01.06.2011 tarih ve 144 sayılı kararının, dava konusu taşınmazda Malatya Belediye Meclisi’nin 01/11/2006 tarihli 157 sayılı karar ile onaylanan 1/1000 ölçekli revizyon planının Mahkemece iptal edildiği ve bu kararın kesinleştiği, ancak Belediyece iptal kararındaki gerekçeler dikkate alınmadan dava konusu karar ile yeni bir plan değişikliği yapıldığı, plan değişikliği ile Valilik Binası ile kiraya verilen alanın birbirinden ayrıldığı, mevcut trafonun kaldırılarak yapı yapılacak alan olarak belirlendiği, trafonun halen kullanılıyor olmasına rağmen yeni bir trafo yeri gösterilmediği ve genel tuvaletlerin yokmuş gibi çizildiği ve büyük oranlarda ağaç kesiminin gerçekleşeceğinin öngörüldüğü, koruma altına alınmış yapının bulunduğu taşınmazın ifrazı ve 5000 m2’lik yeşil alanın ayrılarak bedelsiz olarak tesliminin hukuken mümkün olmadığı, 2011 yılında yapılan plan değişikliğinin gerekçesinin belirgin olmadığı, plan değişikliğinde bahsi geçen ön cephe düzenlemesi yerine arka cephede bulunan çay bahçesi alanının ağaçtan arındırılması amaçlandığı, Belediyenin ön cephe düzenlemesi değişikliğini onaylatarak arka cepheye yönelik projeyi tekrar Koruma Kurulu’na sunarak kurulu yanılttığı, plan değişikliğinin yasalara, planlama ve şehircilik ilkelerine aykırı olduğu, plan değişikliği yapılırken ilgili kurum görüşlerinin alınmadığı iddialarıyla iptali ve yürütmenin durdurulması istenilmektedir” denildi.

Davalı Malatya Belediyesi’nce, açılan davaya ilişkin savunması mahkeme kararında özetle şöyle yer aldı:

  “...Dava konusu imar planı değişikliğinin, Hükümet Konağı ile ilgili olup, koruma kurulunca onaylandığı ve davacıyla ilgisi olmadığı, Valilik binası ile 5000 m2’lik alanın fiilen ayrı durumda olduğu, Malatya Hükümet Konağı’nın tarihi yapı olarak tescil edildiği ve onaylı restorasyon çalışmalarının devam etmekte olduğu, söz konusu kiralık alanın ise ilk imar planından bu yana park alanı olarak planlandığı ve trafo alanının da aynı şekilde muhafaza edildiği, dava konusu alanın imar planında yeşil alan olarak planladığı ve bu alanda ağaç kesilmesi ve betonlaşma gibi işlemlerin yapılmayacağı, aksine park alanının Malatya halkı açısından çevresinin geliştirileceği, işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.”

 Malatya İdare Mahkemesi davaya ilişkin  kararının son bölümünde şunları belirtti:

 “...Açıklanan nedenlerle; davanın, hukuka aykırılığı açık olan davacının plan değişikliği yapılması isteğinin reddine dair kısmının uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğabileceğinden 2577 sayılı Kanunun 27. maddesi uyarınca teminat alınmaksızın yürütülmesinin durdurulmasına , bahse konu alanda yapılan imar plan değişikliğinin kabulüne dair Malatya Belediye Meclisinin 01.06.2011 tarih ve 144 sayılı kararı ile ilgili kısmı hakkında ise yürütmenin durdurulması isteminin reddine , bu kararın tebliğini izleyen günden itibaren 7 gün içerisinde Malatya Bölge İdare Mahkemesi'ne itiraz yolu açık olmak üzere 20/02/2013 tarihinde oybirliği yle karar verildi.”

"DURUN" KARARINDAN BİR GÜN SONRA BAŞLANDI!

 Malatya İdare Mahkemesi’nin 20 Şubat 2013 tarihpinde yürütmenin durdurması kararı vermesine rağmen Vilayet Parkı’nda, 21 Şubat günü alelacele başlatılan düzenleme çalışmaları kapsamında  6 Mart 2013 günü gecesi birçok ağaç kesilmişti. Park içinde düzenleme çalışmaları ise devam ediyor.

 

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız