Mekke'nin Fethi'nin yıldönümü dolayısıyla, Anadolu Gençlik Derneği (AGD) tarafından program düzenlendi.
AGD Malatya Şubesi'nin organizesiyle Belediye Konferans Salonu’nda düzenlenen Mekke’nin Fethi’nin yıldönümü programına; Saadet Partisi (SP) İl Başkanı Mehmet Asiltürk, SP Merkez İlçe Başkanı Mustafa Canbay, Eğitim-Bir-Sen Malatya Şube Başkanı Kerem Yıldırım, AGD yöneticileri ve kalabalık bir topluluk katıldı.
Kur’an-ı Kerim okunmasıyla başlayan programda, sinevizyon gösterisi de yapıldı. Programda; AGD Malatya Şubesi Başkanı Ahmet Taşkent ve AGD kurucu başkanı ve SP Genel Başkan yardımcılarından İlyas Tonguç konuşma yaparak, Mekke'nin Fethi'nin önemini anlattı.
MHP KADIN KOLLARI..
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Malatya Kadın Kolları Başkanı Ayşegül Coşkun da, 31 Aralık Mekke'nin Fethi'nin yıldönümü dolayısıyla parti binasında basın açıklaması yaptı.
MHP Malatya Kadın Kolları Başkanı Ayşegül Coşkun, Mekke'nin fethedilmesinin yıldönümünün önemini dile getirerek, "Mekke’nin Fethi olan 31 Aralık, Noel Baba'nın Türk ve Müslüman çocuklarına hediyeler getirip eğlencelerin düzenlendiği bir gün değildir. Bugün Türk ve Müslümanların dua ve ibadet edeceği bir gündür" ifadelerini kullandı.
Coşkun, Mekke’nin Fethi konusunda hadislerden de örnekler verdi.
ÜLKÜ OCAKLARI..
Mekke'nin Fethi'nin yıldönümü dolayısıyla basın açıklaması yapan Ülkü Ocakları Başkanı Oğuz Tutlu, "Miladi takvime göre 31 Aralık gecesi çeşitli etkinliklerle Hristiyanlar tarafından kutlanan yeni yıla girişin, tüm ülkeyi sardığı gibi Müslüman Türk kültürünü bütün özellikleri ile bünyesinde yaşayan, Battalgazi serdarlığı olarak bilinen ilimizde de artık fazlası ile dillenmeye ve kutlanmaya başlandığını görmekteyiz. Yeni yılı kültürümüzle bağdaştırıp insanlarımıza bunu empoze eden batı, artık bu yeni yıl kutlamaları ile beraber dini bayramları olan Noel'i de birleştirerek tüm dünyaya dolaylı manada da olsa Noel’i kutlatmayı başarmıştır. İlimizde birçok işletme bugüne özel hazırlanmakta, düğün salonları kiralanarak gençler tarafından biletli eğlenceler tertip edilmektedir. Hristiyanlara ait olan bu geceyi o veya bu sebepten dolayı kutlar, kutlayanlara yardımcı olur veya çocuklarımıza örnek teşkil edecek şekilde televizyon programlarını izletirsek, bu durum bizlerde; kimlik kaybına, kişiliksizleşmeye ve adım adım, damla damla eriyip batının içinde kaybolmamıza sebep olur. Başbuğumuz Alparslan Türkeş’in, ilkokul çağındaki küçük bir kız çocuğu tarafından gönderilen yılbaşı tebrik kartına verdiği cevaba da değinmeden geçemeyeceğim. Türkeş mücadelenin çok çetin geçtiği 1978 yılında kendisine gelen karta cevaben kendi el yazısı ile; 'Evladım kartına teşekkür ederim. Ama biz Müslümanız ve bir Hristiyan geleneği olan 1 Ocak tarihini yılbaşı olarak kutlamayız. Bizim yılbaşımız Hicri yılbaşı olan 1 Muharrem'dir. Yani Aşure Günü'dür. Bundan sonra bugünü anmaya dikkat et' diyerek tüm Türk milletine bu durum hakkındaki görüşlerini de bildirmiştir. Bu millet, bu gençler Noel Baba'nın değil, Dede Korkut'un torunlarıdır. Dünya Türk milletini Milli Piyango, yılbaşı çekilişi ve tombala ile değil; ahlak, karakter ve fazileti ile, dansöz ve fasılları ile değil; üstün aile düzeni ve eğitim düsturu ile, yılbaşı kostümleri ile değil; Türk milleti ile özdeşleşmiş olan doğruluk, sözünde durmak, mukaddes değerler uğruna gözünü kırpmadan ölmek gibi birçok yiğitlik ile tanımaktadır. Bu duruşu ve vizyonu bu milletin elinden almaya çalışanlara karşı Türk gençliği dik durmalı... Mağlup olmadık, olmayacağız, galip gibi görünenleri taklit etmeyeceğiz demeli ve bu tür kutlamalardan uzak durmalıdır. 31 Aralık gecesini sıradan bir gün olarak yaşamalı, etrafımızı da uyarmalıyız" ifadelerini kullandı.
Diğer yandan, Mekke'nin fetih ruhunun da iyi anlaşılması gerektiğini söyleyen Tutlu, şunları kaydetti: "Miladi takvime göre 1 Ocak tarihi Mekke’nin fetih yıldönümü... Bu vesileyle Efendimizin (s.a.v.) örnekliğinde fetihlerin en büyüğü olan Mekke’nin fethini, İslam'ın gönülleri fethini hatırlayalım. Mekke, alemlere rahmet olarak gönderilen Peygamber Efendimizin dünyaya teşrif buyurdukları, çocukluk ve gençlik yıllarını geçirdiği şehir... Nübüvvet kitabının hem ön sözünün hem de son sözünün indirildiği, Hz. Adem'den (a.s.) itibaren tevhit inancının merkezi ve Müslümanların kıblesi olan Kabe’nin de bulunduğu şehir... Kan dökülmeden gerçekleştirilen bu fetih merhamet ve adaletin zirve noktası, karanlıktan aydınlığa kavuşmanın simgesidir. Bu duygu ve düşüncelerle 31 Aralık Mekke'nin Fethi'nin mübarek olmasını Cenab-ı Allah'tan diler, yeni yılın ise kendi inancımıza göre karşılanmasını temenni ederim."
