Memur maaşlarına yapılan zammı yetersiz bulan Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK)'na bağlı memurlar maaş bodrolarını yaktılar. Bu arada, eyleme tanık olan Koreli turistler de, ilgiyle izledikleri eylemi fotoğraf makineleriyle de görüntülediler.
KESK Malatya Şubeler Platformu'na bağlı sendikaların yönetici ve üyelerinden oluşan bir grup PTT Başmüdürlüğü önünde bir basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasını okuyan KESK'e bağlı Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) Malatya Şube Başkanı Hasan Kaldık, Haziran Ayı enflasyon oranları TÜİK(Türkiye İstatistik Kurumu) tarafından açıklandı. Açıklamaya göre Haziran ayında TÜFE (Tüketici Fiyatları Endeksi) bir önceki aya göre % -0,36, bir önceki yılın Aralık ayına göre %6,00, bir önceki yılın aynı ayma göre % 10,61 ve on iki aylık ortalamalara göre %8,64 artış gerçekleşmiştir. Yine ÜFE(Üretici Fiyat Endeksleri)'de 2008 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre %0,32, bir önceki yılın Aralık ayma göre %13,76, bir önceki yılın aynı ayına göre %17,03 ve on iki aylık ortalamalara göre %8,39 artış gerçekleşmiştir. dedi.
Açıklanan rakamlar ile yaşanan gerçeklik arasındaki fark hiçbir dönemde AKP Hükümetleri dönemindeki kadar olmadı. diyen Kaldık açıklamasında daha sonra şunları söyledi:
Kamu emekçileri her gün daha da yoksullaşırken bir yandan GSMH(Gayri Safi Milli Hasıla)'nın yükseldiği, bir yandan büyüme oranlarında artış olduğu ve bugün açıklanan rakamlarda da TÜFE(Tüketici Fiyatları Endeksi)'de gerileme olduğu yönündeki açıklamalar inandırıcı değildir. Eğer gerçeklik açıklandığı şekilde olsaydı, bunun maaşlarımıza yansıması ve refah düzeyimizin artması gerekirdi.
Sadece elektriğe yapılan %22'lik zam bile maaşlarımıza yapılan zam ile reel kaybımız arasındaki farkı gözler önüne sermektedir. Kaldı ki, petrol fiyatlarında yaşanan artış bahane edilerek iğneden ipliğe tüm temel ihtiyaç maddelerine neredeyse her gün zam yapılmaktadır. Enerji ürünlerine yapılan her zam diğer zamları tetikliyor ve giderek yükselen enflasyon karşısındaki kaybımız daha da artıyor. Son bir yıl içinde ayçiçek yağına %87, bulgura %73, Pirince %62, domatese %60, makarnaya %42, ekmeğe % 40, ulaşıma %25, suya %23 dolayında zam yapılmıştır.
Kaldık açıklamasında, Reel kaybımız nerden bakılırsa bakılsın %20'leri geçmektedir. Kamu emekçilerinin maaşlarına yapılacak 1-2 puanlık ek zamların çalışanlarla alay etmek anlamına geldiği açıktır. diyerek daha sonra şunları ifade etti:
Bu döngünün en önemli nedeni, uluslar arası sözleşmelerin ve AİHM kararlarının gereğini yapmayan, toplu sözleşme ve grev hakkımızı engelleyen Hükümetin toplu görüşmelerdeki ısrarıdır. Kamu emekçilerinin ücretleri mevcut toplu görüşme usulüyle tek taraflı olarak belirlendiği sürece emekçilerin içinde bulunduğu mağduriyet bitmeyecektir. Kamu emekçilerinin hakkı olan toplu sözleşme ve grev hakkının gereği yerine getirilmeli, ücret zammı ve çalışma koşullarımız toplu sözleşme usulüyle belirlenmelidir. Enflasyon hedefine dayalı ücret zammı anlayışı terk edilmelidir.
Kamu emekçilerinin kayıpları derhal telafi edilmelidir. Kamu emekçilerine yılın ikinci döneminde yapılacak zamlar, pazardaki gerçek fiyat artışlarını yansıtmayan TÜİK(Türkiye İstatistik Kurumu)'un enflasyon rakamları üzerinden değil, insanca yaşanacak bir ücret düzeyi gözetilerek yapılmalıdır. En düşük kamu emekçisi maaşı, tek kişinin insanca yaşayabileceği sınır olan net 1.200 YTL olmalıdır.
Basın açıklamasının ardından memurlar maaş bordolarını yaktılar.
KAMU-SEN 'NDEN ZAM TEPKİSİ
Öte yandan Türkiye Kamu-Sen Malatya Şube Başkanı Akın Çelik, memur zamlarına yapılan zamma tepki gösterdi.
Kamu-Sen il binasında bir basın açıklaması yapan Akın, "Memurlarımıza, belirlenen enflasyon hedefine uygun olarak yılın ilk 6 ayı için yüzde 2 maaş artışına ek olarak 10 YTL zam yapılmıştır. Memur maaşlarına yapılan zam oranı, enflasyon oranına ulaşmamaktadır. Memur maaşları için yapılan uygulama, Anayasamızın ilgili maddelerine bile aykırıdır" ifadelerini kullandı.
Siyasi iradenin, kamu görevlilerini yıllardır açlık ve yoksulluğa sürüklediğini iddia eden Akın, "2008 yılının ocak ayında, en yüksek memur maaşı yüzde 2,25 artmış ancak yüzde 6 oranında gerçekleşen enflasyon karşısında yüzde 3.75 oranında erimiştir. Memur maaşları için uygulanacak enflasyon farkı yüzde 3,75'ten az olmamalıdır. Enflasyon farkı olarak verilen miktarın memurumuzun mağduriyetini gideremeyeceği ve enflasyon farkını kapatmayacağı açıktır. Bu nedenle memur maaşlarına 2008 yılının ikinci 6 ayı için yapılan yüzde 3,96'lık zammın durdurulması ve daha adil ve gerçekçi bir maaş artışı için mahkemeye başvurmuş bulunuyoruz" şeklinde konuştu.
