SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Mevsimler Değil, Özellikleri Değişiyor

0
Güncellendi - 2020-05-16 01:15:19
Mevsimler Değil, Özellikleri Değişiyor
A- A+ PAYLAŞ

Meteoroloji Genel Müdürlüğünün belirlemelerine göre, sanılanın aksine Türkiye'de mevsimler yer değiştirmiyor, ülkenin daha sıcak iklim kuşağına girmesi, mevsimlerin iklim özelliklerinin değişmesine neden oluyor.

AA muhabirinin Meteoroloji Genel Müdürlüğünden (MGM) edindiği bilgiye göre, sanayi devriminden beri yaklaşık 1 derece artan küresel ortalama sıcaklıklar, tüm dünya gibi Türkiye iklimini de etkiledi.

Ülkede iklim izleme çalışmalarını yürüten tek yetkili kurum konumunda olan MGM, ulusal iklim izleme çalışmalarına ilave olarak küresel iklim izleme faaliyetlerine de destek veriyor. Türkiye, Dünya Meteoroloji Teşkilatı bünyesinde yer alan Doğu Akdeniz İklim Merkezi ile Doğu Akdeniz ve Orta Doğu bölgesindeki ülkelere iklim izleme ve mevsimlik tahmin hizmetleri sunuyor.

İklim değişikliğinin neden olduğu olumsuz etkileri en aza indirmek için kamu kurumları ve yerel yönetimler tarafından iklim değişikliği uyum planı çalışmaları yapılırken, MGM de bu çalışmalara gözlem verileri ve bilimsel çalışmalarla destek sağlıyor.

Türkiye en hassas bölgede

Türkiye'nin de içinde yer aldığı Akdeniz Havzası, Dünya Meteoroloji Teşkilatı tarafından küresel iklim değişikliğine karşı yerkürenin en hassas bölgelerinden birisi olarak tanımlanıyor.

Meteoroloji Genel Müdürlüğü, 2013 yılında yaptığı "Türkiye İklim Değişikliği Projeksiyonları" projesiyle de 2100 yılına kadar Türkiye ikliminde yaşanabilecek olası değişiklikleri ortaya koymuştu. Buna göre, Türkiye'nin ortalama sıcaklıklarında 2050 yılına kadar 2 dereceye, 2100 yılına kadar ise 5 dereceye varan artışlar olacağı öngörülüyor.

Sıcaklıklardaki bu artışların gelecek yıllarda sıcak hava dalgaları, kuraklık, sel, dolu, fırtına ve hortum gibi kuvvetli meteorolojik olayların artmasına sebep olacağı tahmin ediliyor.

Kış mevsimi yağışlarının 2100 yılına kadar ülke genelinde artması, sonbahar mevsiminde, sahil ve kuzeydoğu kesimleri dışında, yağışların azalması bekleniyor. Yağışlarda yaşanacak azalışların, en fazla Anadolu'nun iç kesimleri ile güney bölgelerini etkileyeceği ve bu durumun kuraklığı artırabileceği düşünülüyor.

Sıcaklıklar artıyor

Türkiye'de mevsimlik ve yıllık ortalama sıcaklıklar incelendiğinde, ortalama sıcaklıkların genel olarak 1999 yılından itibaren normallerin üzerinde olduğu görülüyor.

Ülkede 2010 yılı en sıcak yıl olarak kayıtlara geçerken, 2019 yılı ise en sıcak dördüncü yıl oldu. Son 50 yıllık ortalama sıcaklıklar değerlendirildiğinde, en sıcak yılların 2000'den sonraki yıllar olduğu görülüyor.

İklim değişikliğinin yağış rejimi üzerindeki etkileri ise sıcaklıkta olduğu gibi belirgin değil. Yağışlarda belirgin bir değişim, azalma veya artış eğilimi yok ancak yağış rejiminde düzensizlikler görülüyor. Toplam yağışlardaki değişimler yerine, maksimum yağışların sayı, şiddet ve sıklığında yaşanan artışlar iklim değişikliğinin en bariz göstergesi olarak öne çıkıyor. Son yıllarda ülkede yaşanan kuvvetli meteorolojik olaylardaki artış eğilimi iklim değişikliğinin olumsuz etkileri olarak meydana geliyor.

Sub-tropik iklim etkisi

Türkiye'de ılıman iklim kuşağının özelliği olan dört mevsim yaşanırken, Ekvator ve çevresinde hakim olan tropik ve subtropikal iklim kuşaklarında ise sadece iki mevsim görülüyor. İklim değişikliğinin sonucu olarak, subtropikal kuşağın kuzey enlemlerine doğru genişleyerek Türkiye'yi de etkisi altına alacağı öngörülüyor. Bu etki, mevsimlerin temel iklim göstergelerinden olan sıcaklık ve yağış normallerini değiştiriyor. Sıcaklık ve yağış normallerindeki bu değişim mevsimlerin iklim özelliklerinin farklılaşmasına neden oluyor.

Buna göre, ülkenin daha sıcak iklim kuşağına girmesi, mevsimlerin iklim özelliklerinin değişmesine yol açıyor ama bu durum mevsimlerin kısalması veya mevsimlerde kayma ya da yer değişikliği olduğu anlamına gelmiyor.

Ankara, AA

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız