23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nın 91. Yıldönümü Malatya'da da çeşitli törenlerle kutlandı. İlk tören Atatürk Anıtı önünde gerçekleştirildi. Burada anıta çelenklerin sunulmasından sonra saygı duruşu ve İstiklal Marşı söylendi.
Daha sonra öğrenci grupları Valilik, 2. Ordu Kurmay Başkanlığı ve Garnizon Komutanlığı, Belediye Başkanlığı ile Milli Eğitim Müdürlüğü'nü ziyaret ederek makamları birer öğrenci sembolik olarak devraldı.
Kutlama törenleri İnönü Stadı'nda yapıldı. Yağmur nedeniyle ve pistin elverişsizliği sonucu geçiş töreni yapılmazken Vali Ulvi Saran, 2.Ordu Kurmay Başkanı ve Garnizon Komutanı Tümgeneral Tamer Büyükkantarcıoğlu ve Belediye Başkanı Ahmet Çakır törene katılanların bayramını kutladı. Ardından günün anlamını belirten konuşmayı İl Milli Eğitim Müdürü Mehmet Bulut yaptı. Bulut konuşmasında, " Birlik ve beraberliğimiz, özgürlüğe olan düşkünlüğümüz, güzel bir geleceğin bizleri beklediği inancı ile çağdaş uygarlık seviyesini hep birlikte yakalayacağız." dedi.
Bulut konuşmasında şunları belirtti:
Bugün 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramıdır.Bu vesile ile TBMM'nin açılışının 91.yılını da kutluyoruz.Ulusal Egemenlik kavramını çok iyi bilmemiz gerekir.Milli Egemenlik,yönetme yetkisinin Millette olmasıdır.Milletin değerli olduğu,öncelendiği;yönetime, seçtiği temsilcileri aracılığı ile katıldığı bir yönetim tarzıdır.Yönetime her birey eşit şartlarda katılır.Bu hak kutsaldır.Gerekçesi ne olursa olsun milletimiz bu haktan yoksun bırakılamaz.Atatürk'ün "Egemenlik Kayıtsız ve Şartsız Milletindir" ilkesi ülkemizi içeride ve dışarıda ilgilendiren her konuda,kararların sadece Milletimize ait olduğu,başkaca hiçbir ülkenin veya yabancı kuruluşların bu kararlarda hükümranlık hakkı olamayacağı,egemenlik hakkımızdan kısmen veya tamamen vazgeçmeyeceğimiz anlamına gelmektedir.
Millet iradesinin tecelli ettiği tek yer TBMM'dir.Büyük Milletimiz Milli Egemenliği benimsemiş,uğruna canlar feda ettiği Cumhuriyeti de sonuna kadar koruma azmindedir. Atatürk Milli Egemenlik prensibini devletin temel unsurlarından biri haline getirmeye çalışmıştır. Bundan amaç ise;siyasi, sosyal ve ekonomik yönden yabancı etkilerden uzak,milli iradeden oluşmuş bir toplumun meydana gelmesini sağlamaktır. Sadece bununla da yetinmeyen Atatürk'e göre, toplumda hürriyetin, eşitliğin, adaletin, istikrarın sağlanması ve korunması ancak tam ve kesin bir biçimde milli egemenliğin gerçekleşmiş bulunmasıyla mümkündür. Dolayısı ile O,Milli Egemenliği milletimizin refah ve mutluluğu açısından gereken bir değer olarak görmüştür.
Yine Atatürk "milli hakimiyet öyle bir nurdur ki, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar yanar, yok olur. Milletlerin esareti üzerine kurulmuş müesseseler her tarafta yıkılmaya mahkumdurlar." sözleriyle milli egemenliğin gücünü ortaya koymaktadır.Nitekim yaşadığımız yakın coğrafyada kişi,zümre veya kabile anlayışına dayalı yönetimler bir bir düşmekte,halklar milli egemenlik için Türkiye Cumhuriyeti Devletini model almaktadırlar.Ne mutlu bize ki sarsılmaz bir iman ile Aziz Türk Milleti Ulusal Egemenliğine sahip çıkmaktadır.
23 Nisan 1920 Türk ve dünya tarihinde önemli bir dönüm noktasıdır. TBMM zor şartlar altında açılmış ve milli mücadele kararları burada alınmış, böylelikle düşman güçler milli mücadele ile yurdumuzdan sökülüp atılmış, bağımsızlık uğruna yüzbinlerce şehit verilmiş, milletin istiklali yine milletin azim ve kararı ile kurtarılmıştır. Cumhuriyete giden yol böylelikle açılmış ve Cumhuriyet kurulmuştur. Bu günü haklı bir gurur ile bayram olarak kutlamaktayız. Atatürk'ün Türk çocuklarına armağan ettiği bu bayram şenliklerine son yıllarda yabancı ulusların çocukları da katılmaya başlamıştır. Atatürk çocuklara çok değer verir, onları dinler ve sorular sorardı.
Birlik ve beraberliğimiz, özgürlüğe olan düşkünlüğümüz, güzel bir geleceğin bizleri beklediği inancı ile çağdaş uygarlık seviyesini hep birlikte yakalayacağız. Barış, kardeşlik, hoşgörü temel prensibimiz olmalıdır. Bir olalım, diri olalım, iri olalım; elimizden, dilimizden kimseye zarar gelmesin. İnsanların sevinci, mutluluğu, huzuru, bizim sevincimiz, mutluluğumuz ve huzurumuz olsun.
Öyle güzel yaşayalım ki; bizi öldürmeye gelen bizde dirilsin. Hapishaneler boş kalsın, okullar, fabrikalar, laboratuarlar dolsun. Her yandan mutluluk şarkıları gelsin. Dünya bu değerlere muhtaç. İnanıyorum, bu güzellikler dalga dalga yayılacaktır. Bu olumlu dalganın önderleri de sizler olacaksınız. "Bir ağaç gibi tek ve hür, bir orman gibi kardeşçesine..." Sevelim sevilelim, sevgi ile beslenelim. Sevgi ikliminde yaşayalım.
Çok okumalısınız. Malatya okuyor kampanyası sizin için büyük bir fırsattır. Okuyarak kendinizi geliştirip geleceğe hazırlamak zorundasınız. Büyüklerinize saygıyı asla ihmal etmeyiniz. Anne ve babalarınıza, öğretmenlerinize çok şey borçlu olduğunuzu unutmayınız. Milletini ve ülkesini seven, milli ve manevi değerlerine bağlı çocuklar olmalısınız. Kendinizi gelişen teknoloji ile donanımlı hale getirmelisiniz. Sorgulayan, düşünen, araştıran çocuklar olarak kendilerinizi geleceğin bilim insanı olarak yetiştirmelisiniz. Bu duygu ve düşüncelerle; 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramınız Kutlu olsun."
Daha sonra 2 öğrenci tarafından şiir okundu ve öğrenci grupları gösteri yaptı. Tören şiir ve kompozisyon yarışmasında dereceye girenlere ödüllerinin verilmesiyle sona erdi.
CHP'NİN AÇIKLAMASI..
Öte yandan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Malatya İl Başkanı Hüseyin Baştürk, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle yaptığı açıklamada, "Çocuklarımıza daha güzel bir ülke bırakmak, onları huzur, güven ve barış ortamında geleceğe hazırlamakla sorumluyuz" dedi.
Baştürk, "Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının öncülüğünde, 23 Nisan 1920'de Ankara'da toplanan Büyük Millet Meclisi Cumhuriyet kurulmadan önce, egemenlik kayıtsız şartsız milletindir, anlayışıyla yola çıkmış, bu anlayışla Milli Mücadeleyi başarıya ulaştırmış ve Cumhuriyeti ilan ederek, çağdaş Türkiye yi oluşturma yolunda tarihi adımlar atılmıştır. Demokrasi çağdaşlaşmanın vazgeçilmez unsurudur. Cumhuriyet ile demokrasi birbirinden ayrılmaz, birer temel kavramdır. Türkiye Cumhuriyeti'nin Anayasamızda da belirtilen demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti niteliğini sonsuza kadar koruyacağız. Mustafa Kemal Atatürk Türkiye Cumhuriyeti'ni kurduktan sonra bu günü bu ülkenin çocuklarına armağan etmiştir. Çünkü onları ülkemizin ve hepimizin geleceği olarak kabul etmiştir. Bizler de Çocuklarımıza daha güzel bir ülke bırakmak, onları huzur, güven ve barış ortamında geleceğe hazırlamakla sorumluyuz" ifadelerini kaydetti.
HABER-FOTO: Selahattin GÖKATALAY
