SON DAKİKA
SON DEPREMLER

'Minnet Duygularıyla..'

A- A+ PAYLAŞ

Atatürk’ün aramızdan ayrılışının 72.Yıldönümü nedeniyle çeşitli anma etkinlikleri düzenlendi.

İlk anma töreni Atatürk Anıtı önünde düzenlendi. Törene Vali Ulvi Saran , 2.Ordu Kurmay Başkanı ve Garnizon Komutanı Tümgeneral A.Tamer Büyükkantarcıoğlu, Belediye Başkanı Ahmet Çakır ile askeri ve mülki erkan ile AKP, CHP ve MHP il başkanları ile bası sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile öğrenciler katıldı.

Anıta çelenklerin sunulmasının ardından, saat 09.05’de 2 dakikalık çalınan siren eşliğinde saygı duruşunda bulunuldu ve ardından da İstiklal Marşı söylendi.

Anıt önündeki anma töreni Vali Ulvi Saran’ın Anıt Şeref defterini imzalamasıyla sona erdi.

Vali Ulvi Saran, Anıt Şeref Defterine yazdıklarını törene katılanlara da okudu. Saran şunları belirtti:

"Cumhuriyetimizin Kurucusu
Önder Atatürk

Aramızdan ayrılışınızın 72.yılında Milletçe ve Malatyalılar olarak huzurunuzdayız.

Bundan 87 yıl önce dile getirdiği ' Türkiye Cumhuriyeti mesut, muvaffak ve muzaffer olacaktır' hitabının muhatapları olarak, bu güne kadar geçen süre içinde muassır medeniyet seviyesinin çıkma hedefi doğrultusunda nereden nereye geldiğimizi düşünmek ve geleceğe başardıklarımızın gururu, başaramadıklarımızın sorumluluğuna daha umutla bakmak durumundayız.

Türk Milleti, 57 yıllık ömründe Cumhuriyetin kurucusu ve önderi olarak yaptığın işleri hiç bir zaman unutmayacak ve daima hatırlayacaktır.

Yeni bir 10 Kasım gününde bıraktığın mirasın anlamını ve önemini bir kez daha kavrarken, cennet vatanımızı kanları ve canları pahasına bizlere emanet eden şehit ve gazilerimizi rahmetle anar, minnet ve şükran duygularımızı ifade ederiz.

Ruhunuz şad olsun"

Anıt önündeki törenin ardından, törene katılanlar Atatürk Evi’ni ziyaret etti.

Atatürk’ü aramızdan ayrılmasının 72.Yıldönümünde ilimizdeki anma töreni daha sonra Halk Eğitim Merkezi’nde devam etti.

HEM'DEKİ TÖREN..
Eski Halk Eğitim Merkezi'ndeki programa Vali Ulvi Saran, 2. Ordu Komutanı Orgeneral Servet Yörük, 2. Ordu Kurmay Başkanı ve Garnizon Komutanı Tümgeneral Alaeddin Tamer Büyükkantarcıoğlu ve Malatya Belediye Başkanı Ahmet Çakır'ın yanı sıra askeri ve mülki erkan katıldı.

Anma programı saygı duruşu ve İstiklal Marşıyla başladı. Programda daha sonra Cumhuriyet Lisesi Tarih Öğretmeni Erkan Erdoğan, "Atatürk'ün Son Günleri" konulu bir konferans verdi. Erdoğan, "Şimdi bir kelimeyle Atatürk sizlersiniz. O zerreler halinde sizlere dağılmış ve ışıklar halinde gözlerinize yansımıştır. Ölümlü vücudu Anıtkabir'de, fakat ruhu ve aşkı sizlerin yürüklerinizdedir" dedi.

Daha sonra 2. Ordu Komutanlığı'ndan Albay Recep Durmuş, "Atatürk'ün Askeri Kişiliği"ni anlattı. Durmuş, "Atatürk, askeri harekatın bütün türlerini muharebe alanlarında yaşamıştır. Arnavutluk'ta eşkıya takibi, Trablusgarp'ta kıyı savunması ve çölde muharebe, Çanakkale'de kıyı savunması, siper harbi, Bitlis, Muş bölgelerinde, dağlarda muharebe, İstiklal Harbi'nde oyalama muharebesi, stratejik savunma ve taarruzlarda bulunmuştur" diye konuştu.

Yapılan konuşmaların ardından Abdülkadir Eriş Güzel Sanatlar ve Spor Lisesi öğrencileri şef Goncagül Başkak yönetiminde Oratoryo, seçme Marşlar ve Atatürk'ün sevdiği şarkıları seslendirdi.

"HER ZAMAN KALBİMİZDE OLACAK.."
Tören sonrası Vali Ulvi Saran ve 2. Ordu Komutanı Orgeneral Servet Yörük, basın mensuplarının sorularını cevapladı.

Vali Ulvi Saran, "10 Kasım Atatürk'ün ölüm yıldönümünde milletçe üzüntü içerisindeyiz. Cumhuriyetimizin kuruluşunu kutlamamızın sonrasında Atatürk'ün ölümüyle birlikte Cumhuriyet'in geleceğini düşünmek ve milletçe üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirme zorundayız. Milletimizin bu vesileyle geleceğinin mutlu ve umutlu olmasını diliyorum" dedi.

2. Ordu Komutanı Orgeneral Servet Yörük ise "Atamızı şükranla ve minnetle anıyoruz. Anmaya devam edeceğiz. Her zaman kalbimizde ve beynimizde olacak" diye konuştu.

MESAJLAR..
CHP İl Başkanı Veli Ağbaba, yayınladığı mesajda şöyle dedi:

"Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ü aramızdan ayrılışının 72. yılında bir kez daha saygıyla anıyoruz.

Mustafa Kemal Atatürk, idealist bir liderdi. Onun idealizmi yüksek vasıf ve özelliklerine inandığı milletinin hürriyet ve bağımsızlık aşkından geliyordu. En büyük ideali hür ve bağımsız ülke idealini gerçekleştirdikten sonra Türkiyeyi çağdaşlaştırmak için çağdaş medeniyet idealine yönelmiştir. Yaptığı devrimlerle de bunu gerçekleştirmeyi amaçlamıştır.

Aynı çağda yaşayan, gerek kendi milletleri, gerekse dünya için endişe ve korku kaynağı olan bazı liderler, bu gün ya unutulmuş ya da kötü miraslarıyla anılır olmuştur. Atatürk ise, sevgi ve saygı uyandırarak halkını çağdaş medeniyetler seviyesine çıkarmaya gayret edip halkının varlığını teminat altına almaya yönelmiştir. Atatürk ‘ün mücadele azmi, bizlere yüklediği sorumlulukları ve gösterdiği hedefler asla unutulmamalıdır.

Son yıllarda bazı çevreler, Atatürk İlkelerini önemsiz gibi içini boşaltmaya, onları demokrasinin, kalkınmanın, çağdaşlaşmanın ve özgürlüklerin önünde birer engel gibi göstermeye çalışmaktadır.

Ülkemizin en zor anında bile düşünüp ortaya koyduğu milli hedef ve stratejilerin hatırlanması, bu tür çabaların anlam ve değerinin çok iyi bilinmesi gerekmektedir. Atatürk’ün hayatını, ilkelerini ve bizden yapmamızı istediği şeyleri, bilimsel olarak ortaya koymak ve uygulamak, Cumhuriyet Halk Partisi olarak bizlerin ilk vazifesidir.

Atatürk demek; özgürlük aydınlık ve çağdaşlık demektir. Atatürk bu ülkenin ileriye, bilime, barışa dönük yüzüdür. Atatürk’ü anlamak onun fikirlerini çok iyi bilerek uygulamaktan geçer. Atatürkçü düşünceye sahip çıkmamız kendi geleceğimize sahip çıkmamız demektir.

Partimizin Kurucusu ve İlk Genel Başkanı Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ü saygıyla, sevgiyle ve hasretle bir kez daha anıyoruz."

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız