SON DAKİKA
SON DEPREMLER

'Minnetle ve Şükranla..'

A- A+ PAYLAŞ

Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün ölümünün 71.Yıldönümü nedeniyle Malatya'daki anma töreninde konuşan Vali Ulvi Saran, “Bizlere emanet ettiğiniz Türkiye Cumhuriyeti; ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü daima koruyacak ve dünya milletleri arasında hak ettiği yeri alacaktır.” dedi.

Atatürk’ün aramızdan ayrılışının 71.Yıldönümü dolayısıyla Malatya'daki ilk anma töreni Atatürk Anıtı önünde yapıldı. Buradaki törene Vali Ulvi Saran, 2.Ordu Kurmay Başkanı ve Garnizon komutanı Tümgeneral Hasan Fehmi Canan, Belediye Başkanı Ahmet Çakır, 7.Ana Jet Üs Komutanı Tuğgeneral Yılmaz Özkaya, Cumhuriyet Başsavcısı Ali Ceyhun Ceylan, Bölge İdare Mahkemesi Başkanı Yıldırım Kılıçkıran, İnönü Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Cemil Çelik, Baro Başkanı Selahattin Sarıoğlu, AKP İl Başkanı Mustafa Şahin, CHP İl Başkanı Celal Berktaş ile MHP İl Başkan Yardımcısı Mehmet Erdem, Vali Yardımcıları, askeri ve mülki erkan ile sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile öğrenciler katıldı.

Anma töreni Atatürk Anıtı’na çelenklerin sunulmasıyla başladı ve ardından Atatürk’ün ölüm saati olan 09.05’te sirenlerin 2 dakika boylunca çalmasıyla birlikte saygı duruşunda bulunuldu. Ardından İstiklal Marşı ile göndere çekilmiş olan bayraklar da yarıya indirildi.

Atatürk Anıtı önündeki anma töreni Vali Ulvi Saran’ın Anıt Şeref Defteri’ni imzalamasıyla sona erdi.

Vali Saran Anıt Şeref Defterine yazdıklarını törene katılanlara da okudu. Saran deftere şunları yazdı:

“Aziz Atatürk,

Aramızdan ayrılışınızın 71'inci yıldönümünde milletçe ve tüm Malatyalılar olarak huzurunuzdayız.

Bundan 83 yıl önce dile getirdiğiniz, ‘Benim naçiz vücudum bir gün elbet toprak olacak; ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.!’ Hitabına geçmişte olduğu gibi bugün de kulak verdiğimiz gibi; fikri hür ve vicdanı hür bir toplumun bireyleri olma sorumluluğuyla hareket etmekteyiz.

Kuruluşunu gerçekleştirdiğiniz ve bizlere emanet ettiğiniz Türkiye Cumhuriyeti; ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü daima koruyacak ve dünya milletleri arasında hak ettiği yeri alacaktır.

Aramızdan ayrılışınız münasebetiyle aynı zamanda bu toprakları kanları ve canlarıyla var eden silah arkadaşlarınız ve aziz şehitlerimizi rahmetle anar, minnet ve şükran duygularımızı ifade ederiz.

Ruhunuz şad olsun.”

MHP'NİN MESAJI..
Bu arada, Atatürk'ün ölüm yıldönümü dolayısıyla MHP İl Başkanı Ömer Ekici'nin yayınladığı mesaj şöyle:

"Cumhuriyetimizin kurucusu Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü; ebediyete intikalinin 71’nci yıldönümünde, içeriden ve dışarıdan ülkemize yönelik türlü entrikaların sergilenmekte olduğu çok zor bir dönemde anıyoruz.

"Bir arada ve bağımsız olarak yaşama azim ve iradesi kırılmadıkça bir milletin asla yok edilemeyeceğini” tüm dünyaya ispat ederek mazlum milletlerin istiklal mücadelelerine örnek olan Atatürk’ü yüzyılın dehası yapan özelliklerinin başında, "Kuvvetli öngörüsü” gelmektedir.

Atatürk, Türk milletinin varlığına kast eden her türlü sinsi tertibin farkına vararak onları deşifre etmiş, milleti uyandırmış ve bağımsızlık meşalesini yakarak Türk milletinin yolunu aydınlatmıştır.

Her alanda bağımsız olmayı esas alan, milli menfaatlerden asla taviz vermeyen, zulme, baskıya, dayatmaya, esarete karşı boyun eğmeyen bir politika izlemiş ve tüm dünyanın Türkiye’ye saygıyla ve gıptayla bakmasına neden olmuştur.

Atatürk’ün istiklal mücadelesini verdiği zorlu dönemde yaşananlar, Türkiye’yi her taraftan kuşatan düşmanlarıyla, ihanetleriyle, isyanlarıyla ve bunlara karşı verilen mücadelelerle, her Türk vatandaşının çok iyi öğrenmesi ve ibret alması gereken bir dönemdir.

Çünkü Büyük Atatürk’ün de öngördüğü gibi, Türk Milleti’nin;
"Şahsi menfaatlerini düşmanların siyasi emelleriyle birleştirebilecek gafillerin ihanetleriyle” her zaman karşılaşması mümkündür.

Atatürk; bir yandan asil Türk Milleti’nin kendine olan güvenini ve var olma kararlılığını güçlendirirken; diğer yandan da milletin içine nifak sokan bu gafillerle mücadeleye öncelik vermiştir.

O nedenle; "Türk Milleti’nin Gurur duyduğu, feyiz aldığı değerleri yıpratarak güven duygusunu yok etmek isteyenlerin” öncelikli hedeflerinden biri de Atatürk olmuştur.

Atatürk’ün adını kullanarak kirli işlere bulaşanların ve ilkelerini yanlış yorumlayarak siyaseten nemalanmaya çalışanların vermekte olduğu zarar; maalesef, Atatürk’e açıktan saldırmayı gelenekselleştiren çevrelerin verdiğinden az değildir.

Atatürk; Türk Milleti’nin tarihi ve milli ortak değeridir.
"Ne Mutlu Türküm Diyene” demekle övünen büyük milletimizin "Açılım, Alt kimlik-üst kimlik, mozaik vb” kavramlarla zihni bulandırılmaya; sinsice yürütülen psikolojik faaliyetlerle gençlerimize "Türklük gururu ve şuuru ile Millet olmanın anlamı” unutturulmaya çalışılmaktadır.

Böylesine vahim bir ortamda, Büyük Türk Milleti; "Yeniden bir şahlanışın ve aydınlık bir geleceğe doğru gururla ve güvenle yol almanın” büyük özlemi içerisindedir.

Bu özlemi gerçekleştirmek de büyük Atatürk’ün dediği gibi yine "Milletin azim ve iradesiyle mümkün olabilecektir”
Türk Milleti; tarihin her evresinde; kendisini parçalamaya, yok etmeye çalışanlar
karşısında; "İhanetlere, isyanlara ve her türlü kirli tezgâha rağmen” kenetlenmeyi ve birlik içerisinde her türlü tehdidi büyük bir kararlılıkla bertaraf etmeyi başarmış bir millettir.

Türk Milleti, işte bu nedenle, büyük bir millet olarak tarihteki yerini almıştır.

Bundan sonra da asil Türk Millet’i; hiçbir güce boyun eğmeyecek ve vatan evlatlarının özündeki cevheri ortaya çıkartarak, şer odaklarının heveslerini kursaklarında bırakacaktır.

"Hiçbir zaman ümitsizliğe düşmeyen, en zor anlarda olamaz denilenleri olur hale getiren” Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü minnet ve şükran duygularıyla anıyoruz."

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız