SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Neden 12. Parsel?

A- A+ PAYLAŞ
 
Rumlar aslında doğalgaz aramalarını 3 veya 9’uncu parselde araştırma yapacaktı. Rum Yönetimi 2007’de bu yönde hem Suriye hem de Mısır’la anlaşmalar imzalandı. Anlaşmaların kamuoyuna açıklanmasından sonra Türkiye hem Suriye’ye hem de Mısır’a bu konuda sert tepki gösterdi. O dönem yapılan diplomatik temaslar sonucunda Suriye ve Mısır doğalgaz aramada geri adım attı. Rumlar da yalnız kalınca arama çalışmalarını sürdüremedi. Rumların geri adım atmasındaki en büyük tedirginliği bu parsellerin Türkiye’ye yakın olmasıydı.
 
Düşmanımın düşmanı
Türkiye İsrail ilişkilerinde yaşanan krizi “düşmanımın düşmanı dostumdur” mantığıyla avantaja çevirmeye çalışan Rum Yönetimi, İsrail’le diplomatik ilişkileri geliştirdi. 11 yıl aradan sonra ilk kez Rum Lider Dimitris Hristofyas İsrail’de üst düzey protokolle ağırlandı. Bu ağırlamanın ardından daha önce İsrail’le de doğalgaz arama anlaşması imzalayan Rum Yönetimi, sürecin hızlandırılmasını istedi.
 
İsrail’in amacı
İsrail de, doğalgaz arama konusunda Rumlara tam destek verdi. İki ülke arasında yapılan istişareler sonucunda İsrail’e en yakın olan 12. parsel seçildi. Buradaki amaç bu parsele Türkiye’nin müdahalesinin zor olacağının hesaplanması. 12. parsel hem Rum tarafına hem de İsrail’e yakın bir bölgede. Ada’nın tam diğer ucunda yer alıyor.
 
Türkiye’nin itirazı
Türkiye ve Kıbrıs Türk tarafı, parsel konusuna itiraz etmiyor. Türk tarafının savunduğu tez, “Ada’da çözüm olmadan Rumlar doğal kaynakları tek başına çıkaramaz ve buradan kazanç elde edemezÖ” Bunu da 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti yasalarına bağlıyor. ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’ eğer yasalsa ki, Rumlar “yasal” diyor. 1960 Cumhuriyeti’nde Rumlar kadar Türklerin de hakkı bulunuyor. Yani 1960 Cumhuriyeti’ne göre Türklerin de onayı ile adım atması gerekiyor Rumların. Türk tarafının itirazı da buna.
 

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız