Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkan Yardımcısı Kaptan Kartal, BBP’nin merhum lideri Muhsin Yazıcıoğlu'nun hayatını kaybettiği kaza ile ilgili olarak, “Kazayla ilgili olarak 6 tane net şüphe var elimizde. Savcılığın kaydına geçmiş 6 tane şüpheli madde halen açıklığa kavuşmadı. Birileri 'kaza' diyor. Bu şüpheler açıklanmadığı sürece hiçbir güç bize bunun kaza olduğunu söyleyemez” dedi.
Partisinin Malatya’daki çalışmalarına katılmak üzere gelen Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkan Yardımcısı Kaptan Kartal gündemdeki konularla ilgili olarak açıklamalarda bulundu. Barış süreci ile ilgili olarak değerlendirmede bulunan Kartal, “Bebek katili olan Abdullah Öcalan ile bir görüşme yapıldığını duyuyoruz. İsmini yumuşatarak, ‘İmralı görüşmesi’, ‘Barış Görüşmesi’, ‘Demokrasi Rüzgarı’ adı ne olursa olsun, şu anda Türkiye Cumhuriyeti yargısı tarafından ömür boyu infaza çarptırılan ve cezasını çeken bir katil söz konusu. Bununla görüşmeler söz konusu. Basından takip etiğimiz kadarıyla söylüyorum. İçeride neler konuşuluyor, bunları bilmiyoruz, masada neler var, bunları bilmiyoruz. Bunları vatandaşlar da bilmiyor, emenim ki, milletvekillerinin bir kısmı da bilmiyordur” diye konuştu.
BDP’nin olaylı Karadeniz gezisini değerlendiren Kartal, “Şimdi kalkmış, Karadeniz’e gidiyorlar. Ne işleri var Karadeniz’de? Karadeniz’de insanlar tepki gösterince hemen ortalığı yıkıyorlar. Hrant Dink, bu memlekette öldürüldü, bir cinayet işlendi. Peki aynı barışı Hrant Dink’i öldürenler için yaparlar mı? Gidip Hrant Dink’i öldürenlerin ellerini sıkarlar mı? Hepsi sokağa döküldü, mahkeme kararına itiraz ettiler. Sokaklarda, ‘Hepimiz Ermeniyiz’ dediler. Mehmetçiğin kanı olunca, söz konusu Kürt'ün kanı olunca, Türk'ün kanı olunca, garip vatandaşın kanı olunca ‘barış’, ama kendi adamlarının kanı olunca, ‘Adalet yerini bulsun’ diyorlar. Böyle olmaz, bu barış sürecine de biz inanmıyoruz. Son 10 yılda demokrasi adına güzel adımlar da atıldı, kabul ediyoruz” dedi.
Kartal, BBP’nin merhum lideri Muhsin Yazıcıoğlu’nun hayatını kaybettiği helikopter kazası ile ilgili olarak ise, “31 Mart günü Muhsin Yazıcıoğlu’nu Anma ve Anlama Günü olarak geçireceğiz. Kazayla ilgili olarak 6 tane net şüphe var elimizde. Savcılığın kaydına geçmiş. 6 tane şüpheli madde halen açıklığa kavuşmadı. Birileri kaza diyor. Bu şüpheler açıklanmadığı sürece hiçbir güç bize bunun kaza olduğunu söyleyemez. Ben, şunu söylüyorum; madem kaza diyorsunuz, bize bunun kaza olduğunu gelin anlatın. Muhatap bulamıyoruz. Savcılık araştırıyor. Dosyada gizlilik kararı var. Kamuoyu şunu bilsin, biz Anadolu’dan gelip babasının kan davalılarını arayan çocuklar değiliz. Bunu herkes bilsin. Öyle üstünü örtmeye kimse sakın olsun kalkışmasın. Adalet bunu takip edecek, biz elimizden gelen bütün çabayı göstereceğiz. Dava açılınca mahkeme sürecini hep birlikte görevceğiz. Kaza ile ilgili olarak 6 tane kuvvetli şüphe halen olduğu yerde duruyor. O şüpheler netleşmedikten sonra hiçbir güç bunun kaza olduğunu bize söyleyemez. Bana, ‘Suikast mı’ diye soruyorlar. Buna ben karar veremem, yargı verecek. Muhsin başkan şehit olmuştur. Bir davanın açılmasını bekliyoruz. Bu işin peşini bırakmıyoruz. Bazen farklı şeyler söyleniyor, hiç de önemli değil. Bizim için önemli olan Muhsin başkanın şehadet sürecinin aydınlatılmasıdır. Millet kaza olduğuna inanmıyor. Anket yaptırmaya gerek yoktur. Kime giderseniz gidin, ‘Muhsin başkan öldürüldü’ diyor” diye konuştu.
