SON DAKİKA
SON DEPREMLER

'O Uçak Malatya'dan Kalkmıştı..'

A- A+ PAYLAŞ

Kastamonu’nun İnebolu İlçesi açıklarında geçtiğimiz hafta balıkçıların ağına takılan uçak enkazının sırrı çözüldü. Olay üzerine 42 yıl önce meydana gelen olayı hatırlayan görgü tanıkları, askeri uçağın Malatya'dan kalktıktan sonra denize düştüğünü, pilotunun ise paraşütle atlayarak kurtulmuş olduğunu anlattılar.Balıkçı Şaban Köprülüoğlu’nun 3 mil açıkta denize bıraktığı ağdan çıkan enkaz, 42 yıl önceki anıları canlandırdı.

Olayın şahitlerinden olan eski belediye başkanı Kemal Örüklü (82) ve paraşütle bir köye atlayan pilotu İnebolu’ya götüren Yaşar Harç (60), uçağın hikayesini anlattı. Örüklü ve Harç’ın anlattıklarına göre 1966 yılında Malatya’dan havalanan savaş uçağı, İnebolu semalarındayken arızalandı. Gece İnebolu’nun üzerinde birkaç tur atan pilot, inemeyeceğini anlayınca uçağı denize çevirdikten sonra paraşütle atladı.

Pilot, Dikili Köyü yakınlarındaki Manastır Tepesi’ne inerken, uçak da yanarak İnebolu açıklarında denize çakıldı. Uçağın pilotu 2 saatlik yürüyüşün ardından Dikili Köyü’ne ulaşarak yardım istedi.

Uçağın enkazının bulunmasının 40 yıl önceki anılarını canlandırdığını ifade eden Örüklü, Malatya'dan havalanan savaş uçağının gece İnebolu semalarında arızalandığını bildirdi. Örüklü, şehrin üzerinde birkaç tur atan pilotun sorunun devam etmesi üzerine, uçağın yönünü denize çevirdiğini ve kendisinin ise paraşütle atladığını söyledi.

Uçağın pilotunun Dikili köyü yakınlarındaki Manastır Tepesi'ne indiğini, uçağın da yanarak İnebolu açıklarında denize çakıldığını kaydeden Örüklü, sözlerine şöyle devam etti:

''Uçağın pilotu, 2 saatlik yürüyüşün ardından Dikili köyüne ulaşarak yardım istemişti. Köy ihtiyar heyetinden Mehmet Harç, o tarihte 19 yaşında olan oğlu Yaşar Harç'la birlikte pilotu İnebolu'ya getirdi. Harç'ın refakatinde sabaha karşı İnebolu'ya varan pilot, Askerlik Şubesine götürülerek yetkililere haber verildi.''

Gece yarısı kapılarını çalan pilotu İnebolu’ya götüren Yaşar Harç, "O zaman köyde yol ve araç olmadığından İnebolu’ya yürüyerek geldik. Yolda bana adının Yılmaz olduğunu ve Hava Kuvvetleri’nde üsteğmen olarak görev yaptığını söyledi. Başından geçenleri anlattı" dedi. 1966 yılında İnebolu’da İlköğretim Müdürü olarak görev yapan ve bir gazetenin muhabirliğini üstlenen Kemal Örüklü ise ertesi sabah olayı duyunca hemen İnebolu Askerlik Şubesi’ne gittiğini belirterek, şunları söyledi:

"Gittiğimde Askerlik Şubesi Başkanı Albay Nejdet Türkeş’le birlikte kahvaltı yapıyorlardı. Pilot Malatya’dan havalandığını ve İnebolu semalarında uçağın arızalandığını söyledi. Uçak arızalanınca levye ile uçağa denize doğru istikamet vermiş ve İnebolu’ya düşmesini engellemiş" dedi.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız