SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Obama:'Türkiye Neden Kayısı Satamasın'

A- A+ PAYLAŞ

ABD Başkanı Obama, Tophane-i Amire'de öğrencilerle biraraya geldi. Obama kısa bir giriş konuşması yaptı ardından gençlerin sorularını alacaktı ki ''Ezanın okunmasına yarım saat var. Yarım saatte ezandan önce bitirelim'' diyerek büyük bir nezaket örneği gösterdi.
 

TÜRKİYE'NİN AB ÜYELİĞİ

 

- Siz Türkiye’nin AB üyeliğine destek olduktan sonra Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy buna karşı çıktı?

 

Bu bizim kararımız değildir ama bu benim fikir sahibi olmamı engellemiyor.

Düşüncelerimiz hakkında dürüst olmaya çalışıyoruz. Ben Türkiye’nin AB’ye katılmasının doğru olduğunu düşünüyorum. Türkiye NATO üyesi olabiliyorsa ve askerlerini müttefiklerini korumak için ve desteklemek için gönderebiliyorsa, onların hayatlarını tehlikeye atıyorsa, neden Avrupa’ya kayısı satamasın örneğin veya dolaşım özgürlüğü neden olmasın?

 

Başkan Sarkozy iyi bir dostum. Ama dostlar bazen ayrı görüşlere düşebilir. Ama ümit ediyorum ki zaman geçtikçe bu sonuçta gerçekleşecektir.

Bu muhalefetinin Ermeni konusuyla ilgili olduğunu düşünmüyorum. Onun Türkiye’nin entegre olma konusunda güvensizlik yaşadığını, güven duymadığını düşünüyorum. O Türkiye’ye geldiği zaman ona bu soruyu sorma fırsatınız olur mutlaka.

 

ERDOĞAN'IN DAVOS ÇIKIŞI

- Sayın Başbakan’ın Davos’taki tutumunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Siz de aynı durumda olsanız, aynı tutumu sergiler miydiniz?

Öncelikle Başbakan’ınıza çok büyük saygı duyuyorum. Önce Londra’da daha öncede telefonda ama, yüz yüze görüşme imkanımız oldu Londra’da.

Türkiye’de çeşitli temaslarımız oldu, onun iyi bir insan olduğunu ve bölgede barışın ilerlemesinde çok çaba sarf eden biri olduğunu düşünüyorum.

İsrail ve komşular arasında çaba sarf etmekten de çok büyük gurur duyduğunu söylebilirim.

Sayın Başbakan’ın tepkisini ele almam doğru olmaz.

 

ORTADOĞU'DA BARIŞ MÜMKÜN

 

İnanıyorum ki Ortadoğu’da barışı mümkündür. Bir Filistin devleti ve bir Yahudi devleti. Her iki tarafında uzlaşı yapması gerektiğini düşünüyorum bunun başarılabilmesi için.

 

ABD’nin yada Türkiye’nin rolü insanlara ne yapmaların söylemek değildir, diyalogu ilerletmekte iyi bir dost olabiliriz.

İnanmak zorundayız, Filistin’lilerin ve İsrail’lilerin anneleri aynı şeyi düşünüyorlar, şiddete maruz kalsın istemiyorlar, çocukları otobüse bindikleri zaman patlayacağını düşünmemeliler. Dolayısıyla bazen, bir müddet sadece annelere görev versek bazı şeylerin çözüleceğine inanıyorum.

Geçmişi değil geleceği düşünerek, bu ruhla bence barış sürecinin ilerlemesi mümkün olacaktır. Oradaki duruma bakarsanız, sürdürülebilir bir durum değil.

 

Nüfuslar arttıkça etrafta, düşmanlık arttıkça İsrail’e, bu İsrail’in güvenilir bir yer olmuyor.

Filistin için sürdürülebilir değil, istihdam üretemiyor. Bu yolun girilmemesi gereken bir yol olduğunu biliyoruz.

Geçmişte çok fazla öfke güvensizlik ve nefret olmuştur ve bu nefretin giderilmesi yönünde çok fazla atıldı.

Liderlerin gösterdiği bir cesaretten dolayı bir barış anlaşması imzalandı ve ben Beyaz Saray’dan birkaç hafta önce, Protestanların liderini Katoliklerin liderlerini aynı odada ağırladım. Ayrılıkçılar ve birlikçileri aynı salonda ağırladık ve bir tek sistemin birer parçası olarak ordalardı.

Sizler gibi gençlerin hiçbir zaman kalıplaşmış düşünceleri düşünmemeniz olacaktır.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız