SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Oğlum Nasıl Öldü?"

0
Güncellendi - 2015-12-27 17:12:31
A- A+ PAYLAŞ

Yaklaşık 4 yıl önce, Tunceli'nin Hozat ilçesi Sarıtaş Jandarma Karakolu'nda görevini yaparken intihar ettiği ileri sürülen Murat Oktay Can'ın Antalya’da yaşayan babası Oktay Can, Malatya’ya gelerek 2. Ordu Komutanlığı karargahında bazı üst düzey komutanlarla ve askeri savcıyla görüştü. 

Oğlu Murat Oktay Can'ın intihar ettiği iddiasını kabul etmeyerek, oğlunun ölümüyle ilgili şüphelerin bulunduğunu öne süren baba Oktay Can, Elazığ’da otopsiyi yapan Prof. Dr. Mehmet Tokdemir ile yaptığı görüşmenin ardından Malatya’ya gelerek, burada 2. Ordu Komutanlığı’nda bazı üst düzey komutanlarla görüşüp, dosya hakkındaki iddialarını anlattı.

Oktay Can, oğlunun ölümüyle ilgili olarak sundukları 20-25 delile rağmen, delillerin üzerine gidilmediği gibi, gidilmek istenmediğini ileri sürdü. Baba Can, "Askeri savcıyla görüşerek, yeni deliller sunduk. İnşallah olayın üzerine gideceklerdir. Savcıya silahın emniyette oluşunu, merminin kaç metreden gelişinin tespit edilemeyişini, oğlumun silahta parmak izinin olmayışını, oğlumun üzerinden çıkan mermileri sayan askerin mermi sayısının tam olduğunu belirten kendi yazısını savcılığa sundum. Oğlumun silahı emniyette. Kimin silahıyla vurulmuş? 2 tane mermi var, estetik yapılmış. Bunlar hakkındaki görüşlerimi bildirdim" dedi.

Oktay Can, bir yandan oğlunun ölüm olayını aydınlatmaya çalışırken, diğer yandan da üzücü gelişmelerle karşılaştıklarını anlatarak, "Oğlumun özel eşyaları geldiği zaman röntgen filmi yazılıyor ancak, eşyaların arasında röntgen filmi çıkmadı. Sefer görev emri Mart ayında geldi. 4 yıl önce vurulan askere sefer görev emri gönderildi. Bu bizim için bir acıdır. Oğlumla ilgili tüm dosyalar askerlik şubesinde bulunuyor. Nüfusta ölmüş olarak kaydı düşülmüş. Ama bize böyle bir belge gönderdiler" diye konuştu.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız