SON DAKİKA
SON DEPREMLER

On İki Kardeşler Türbesi

0
Güncellendi - 2015-12-27 14:46:22
On İki Kardeşler Türbesi
A- A+ PAYLAŞ
Yazı-Foto: Süleyman ÖZEROL
 
İbrahim Emici, Ankara’da iken baharda bir gün köyü olan Başkınık’ta On İki Kardeşler adlı ziyaretin açılışının yapılacağından söz etti. Bir süre sonra Malatya’ya döndüğümde Başkınık köyüne giderek bir ön çalışma yaptım. Başkınık köyü ve On İki Kardeşler ziyareti hakkında bilgiler edindim, derleme çalışmaları yaptım, birçok fotoğraf çektim.
 
Derken açılış günü geldi çattı. Oğlum Ozan arabası ile beni Başkınık köyüne götürdü. Program türbenin arkasında bulunan tarlaya kurulan dev çadırın altında gerçekleştirildi. Hekimhan Belediye Başkanı Sait Özoğlu, Hasançelebi Belediye Başkanı M. Şerif Yıldırım, Ankara Basak Köyü Dernek Başkanı Mehmet Akkaya, Hekimhan CHP İlçe Başkanı Murat Karayazıcı, Gazeteci H. Cahit Çavdar’ın da bulunduğu program 14.00 sıralarında İrfan Yıldırım’ın sunuculuğu ile başladı. İbrahim Emici ve Kurt ailesi adına Murat Kurt birer konuşma yaptılar. Cihan Yıldız, Can Aydoğdu, İbrahim Emici, Arap Ali, Kenan Şahbudak, Elif Şimşek, Mehmet Gökçe ve Mustafa Aydoğdu türküler söylediler.
 
Emeği geçenler Hasançelebi Belediye Başkanı M. Şerif Yıldırım, Hekimhan Belediye Başkanı Sait Özoğlu, Murat Kurt, İbrahim Emici, Mustafa Aydoğdu, Veli Şahin, Hasan Şahin, Ali Haydar Saygılı, Ercan Kuşdoğan, Doğan Yiğit, Tamam Keskin, Mahzuni Farımaz’a onurlukları sunuldu. Onurlukların sunumunda Hekimhan Belediye Başkanı Sait Özoğlu halkı selamladı ve dördüncüsü gerçekleştirilecek olan Hekimhan Ceviz Maden ve kültür Festivaline davet etti. Kemal Kılıçdaroğlu 25 Ağustos günün saat 16.00-16.30 sıralarında Kömürhan köprüsünde karşılanacağını, Hekimhan, Hasançelebi ve Güzelyurt’ta bulunacağını, Güzelyurt’ta arıtma tesisi temelinin atılacağını söyledi.
 
Hasançelebi Belediye Başkanı M. Şerif Yıldırım, ülkemizde Aleviler ile ilgili politikaları eleştirerek, “Aleviliğimiz haykıracağız” dedi.
Başkınık köyünden işadamı Hüseyin Kılınç kalp krizi geçirdi ve Hekimhan Devlet Hastanesine kaldırıldı. Geç saatlerde yaşamını kaybettiğini öğrendik. Allah rahmet eylesin.
 
Program saat 17.30 sıralarında tamamlandı.
 
Can Dostlar Grubu ile gelenler köye dönmeyi kararlaştırdım. Akşam cem yapıldı, ertesi gün On İki Kardeşler ziyaretinde kahvaltı yaptıktan sonra Hekimhan’a oradan da Ballıkaya’ya geldik. Karadirek Cem Kültür Evini ve Vayloğ Dede türbesini ziyaret eden grup Arguvan üzerinden döndü.
 
ON İKİ KARDEŞLER
On İki Kardeşler ile ilgili olarak Bakınık köyünden derlediğim söylenceleri bilgi edinilmesi açısından sunuyorum.
 
On İki Kardeşler Söylencesi
Bir anneni on iki oğlan çocuğu olur. Bir zaman sonra peş peşe bir hastalık sonucu ölürler. Ana ağlar durur.
Bir gün bir rüya görür. Rüyasında neden ağladığını sorarlar. O da anlatır durumu. “Gel de bak, senin yiğitlerin ne hizmetler yapıyor” diyerek hepsini gösterirler. Sonra da, “Artık ağlamayacaksın, senin ocağın da On İki Kardeşler Ocağı olarak anılacak. Ocak da hastalara şifa, dertlere derman olacak” derler. Kadın bundan sonra bir daha da ağlamaz…
 
Başka Bir Söylence
Koluaçık Hacım Sultan, Burhan Abdal ile Seyit Gazi’den gelirken üç kişiye rastlarlar. Gelin, kocası ve kaynanası… Hacım Sultan sorar:
“Nereye gidiyorsunuz?”
“Seyit Gazi’ye gidiyoruz, dileğimiz var. Gelinimizin oğlu olmuyor, onun için dilek dilemeye gidiyoruz” derler.
“Dileğiniz burada gerçekleşirse geri döner misiniz?” der, kabul ederler.
Gelin ile Kaynanaya, “Yönünüzü Seyit Gazi’ye dönün ve arkanıza bakmadan yürüyün” der, kendisi de at gibi kişneyerek arkalarından gider. Gelin kaçar, yaşlı kadın kalır.
Hacım Sultan, “Senden bir taş olsun, senden de bir oğlan. İlkin deli dolu, sonra akıllanacak. Sol köprücük kemiği delik bir oğlan olacak, o çocuktan da on iki dal gelip bir ocakta yanacak, gelen külünden şifa bulacak, her dertlere derman olacak” der.
Zaman gelir kadından bir çocuk olur, sütü olmadığından emziremez, çocuğu alıp Hacım Sultan’a götürür, kucağına verir.
“Sütüm yok, emziremiyorum, ne yaparsan yap” der.
O da Burhan Abdal’ın kucağına verir çocuğu.
Burhan Abdal, “Ben bunu nasıl emzireyim, nasıl bakayım?” der.
“Parmağını ağzına ver, gıdasını kendinden alır, aslı da ateştir” der, öyle yaparlar…
Çocuk büyür, denildiği gibi delidolu olur. Hacım Sultan göçtükten sonra dergâha atanır. Bu çocuğun bir çocuğu olur, adı da Verdi Çalap’tır. Sol köprücük kemiği de deliktir. Bunun da on iki çocuğu olur; yani On İki Kardeş… Ağlayan kadın da Verdi Çalap’ın eşi olmalı…
Bu söylencelerin köyün kuruluş aşamasında olduğu söylenir.
 
* * *
Felçliler, nöbet geçirenler, ateşli hastalar ziyarete gelirler. Bu ocaktan gelenler Veli Kocalar, On İki Gardaşlar diye anılır. Soyadları Şahin’dir. Ziyarete Hasan Şahin bakıyor.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız