SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Önce de Malatya'da Bulunmuşlar

A- A+ PAYLAŞ

Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü 2 gün önce cesetleri mucur yığını altında bulunan 2 çocuğun otopsi işlemlerinin sona erdiğini bildirdi. Çocukların tonlarca ağırlıktaki mucur altında kalarak boğulmaları sonucu hayatını kaybettiği tespit edildi.

Emniyet Müdürlüğü'nden olayla ilgili yapılan açıklamada 18 Ekim 2010 günü saat 10.30 sıralarında Urfa Yolu Pirinçlik mevkiindeki bir inşaat firması önünde 'buluntu ceset' ihbarı alındığı bildirildi. Uzman ekiplerin olay yerinde yapmış oldukları ilk incelemede; bahçe ortasına yeni döküldüğü anlaşılan mozaik mucur yığını içerisinde, üzerlerinde kamyon brandası örtülü 2 erkek çocuğuna ait cesedin bulunduğu belirtildi. Cesetler üzerinde darp, cebir, kesici-delici ve ateşli silah yarasının olmadığı görüldü.

Her 2 çocuk üzerinden de kimliklerinin tespitine yarayacak herhangi bir bulgu elde edilemedi. İnşaat firması yetkilileri Diyarbakır plakalı bir TIR'ın Elazığ ilinden getirdiği mozaik mucurunu döktükten sonra ayrıldığını, kepçe operatörünün mucuru bulunduğu yerden kaldırmak isterken yığın içerisinde üzerlerinde kamyon brandası olan 2 çocuk cesedine rastlaması üzerine polise bilgi verdiklerini ifade edildi. Açıklamada, "Söz konusu TIR sürücüsüne ulaşılarak, olay yerinde kendisi ile yapılan görüşmede; 17 Ekim 2010 günü saat: 18.00 sıralarında Mardin Yolu Çarıklı beldesine giderek burada yakıt ikmali yaptığını, akabinde boş olarak Elazığ'a doğru yola çıktığını, saat: 22.30 gibi Elazığ ilinde bir işyerinden mozaik mucuru yükleyerek dönüşe geçtiğini, Hazar gölü civarında bir benzin istasyonunda istirahat ederek sabah saat 07.30 sıralarında Diyarbakır'a gelip yükünü boşalttıktan sonra ilgili firmadan ayrıldığını, çocukların üzerinde bulunan brandanın da kendi aracına ait olduğunu beyan etmiştir" denildi.

Sonrasında kimliği belirsiz cesetlere ait bilgi ve fotoğraflar; Emniyet Genel Müdürlüğü Asayiş Daire Başkanlığı internet sitesinde yer alan 'Kimliği Belirsiz Cesetler' ile 'Asayiş Polis Ajandası Projesi'ne veri girişi yapılarak tüm illerle paylaşıldı. Yapılan otopsileri sonrasında her 2 erkek çocuğunun da, "Havasız Kalmaya Bağlı Boğulma" neticesi hayatını kaybettikleri belirlendi. Kimlik tespit çalışmaları devam ettiği sırada cesetlerden birinin aslen Diyarbakır-Kulp-Üçkuyu nüfusuna kayıtlı Kulp 1997 doğumlu Orhan Işık, diğerinin ise aslen Diyarbakır- Silvan-Eskiocak nüfusuna kayıtlı Silvan 1995 doğumlu Şehmus Demirkıran olduğu, yakınları tarafından teşhis edildi. Emniyet Müdürlüğü açıklamasında, "Olayla ilgili olarak Asayiş Şube Müdürlüğü görevlilerince yürütülen çalışmalar ışığında; her 2 çocuğun da daha önceden birkaç kez evden kaçtıkları, 'Kayıp Çocuk' olarak aranmakta iken Malatya ve Batman illerinde bulunarak ailelerine teslim edildikleri, son olayda evden ayrılalı 4 gün olmasına rağmen her 2 ailenin de kayıp müracaatında bulunmadıkları, TIR sürücüsü yakıt ikmali yapmak için Çarıklı beldesine gittiğinde çocukların muhtemelen burada boş TIR dorsesine gizlice bindikleri, bir an evvel şehir dışına çıkma niyetinde oldukları, havanın kararması ve soğuması neticesinde üşüyerek TIR'a ait brandayı üzerlerine çektikleri, sonrasında uyuya kaldıkları, bir seferde 6 ton mucur yükleme kapasiteli kepçenin üstleri branda ile kapalı çocukları fark etmeksizin TIR'ı mozaik mucuru ile doldurduğu, uyuya kalan çocukların havasız kalmaya bağlı boğulmak suretiyle öldükleri değerlendirilmektedir" ifadelerine yer verildi.

FOTOĞRAFLAR : 1 Fotoğraf : 9. SINIF ÖĞRENCİSİ ŞEHMUS DEMİRKIRAN ---- 2. Fotoğraf: YUNUS EMRE İLKÖĞRETİM OKULU 8. SINIF ÖĞRENCİSİ ORHAN IŞIK

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız