Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Grup Başkanvekili Yusuf Halaçoğlu, Başbakan Erdoğan’ın 1915 olaylarına ilişkin yaptığı yazılı açıklamayı eleştirerek, “Bu adımı atmış bir Türkiye Cumhuriyeti Başbakanından hangi tavizleri isteyecekler hep beraber göreceğiz” dedi.
MHP Grup Başkanvekili Yusuf Halaçoğlu, parlamentoda düzenlediği basın toplantısında 1915 Ermeni olaylarına ilişkin açıklamalarda bulunurken, tarihi bilgileri paylaştı. Ermeniler bulundukları yerlerden nakledilirken, ‘Hristiyan oldukları için Osmanlı sürgün etti’ ifadelerinin doğrudan doğruya Ermenilere soykırım yapıldığı iddialarını ortaya koymak için söylendiğini belirtti. “Ermeniler sürgün edilirken Rumlar neden sürgün edilmemiştir?” sorusunu soran Halaçoğlu, Rumların nüfusunun Ermenilerden daha fazla olduğuna dikkat çekerek, “Ermenilerin 1.5 milyonunun katledildiği iddiasını göz önüne alacak olursa normalde 79 bin Ermeni kalmış olması gerekir” diye konuştu.
Türk Tarih Kurumu Başkanlığı döneminde yaptıkları en hayırlı işin Ermeni olaylarını araştırmak olduğunu ifade eden Halaçoğlu, başkanlık yaptığı dönemde yaptıkları çalışmaları ve diğer ülkelerden topladıkları arşiv belgelerini anlattı. Türk Tarih Kurumu’nun elinde çok önemli bir arşiv olduğunu ifade eden Halaçoğlu, “En küçük bir şekilde şüpheye mahal bırakmayacak bir şekilde soykırım olarak adlandırılacak hiçbir bilgi orada söz konusu değil” dedi.
Bu konunun tarihçilere bırakılamayacağı yönündeki söylemleri eleştiren Halaçoğlu, Ermenilere ilişkin bazı fotoğraflar göstererek, “Bitlis ve Muş bölgesindeki Ermeni çetesi, bir militanın elinde bomba var, şuradakinin elinde bir cenin var. Bununla resim çektiriyor bunlar. Ondan sonra Sayın Başbakan tutuyor diyor ki, ‘tehcir gibi gayri insani suçlar.’ Sayın Başbakan siz bunu söylerken oradaki Müslümanlardan 518 bin kişi böyle katledildi. Onların toplu mezarını ben açtım siz değil. Orada annesinin kucağında daha 2 aylık bebek, annesinin kucağında, kundağında bebeklerin kemikleriyle karşılaşırsanız nasıl tepki gösterirseniz. Tuzluca’da toplu mezarlar açarsanız, Iğdır’ın 21 köyünde bu toplu mezarlar var, Kars’ta varsa, Van’da, Ardahan’da var. Gidin Ardahan’a Yanık Cami vardır, elinizle kazın nasıl iskeletler çıkıyor. Çünkü camilerde Müslümanları yakmış bunlar, samanlıklara doldurup yakmışlar. Siz bunları görmeyip, tehciri sadece ‘gayri insani’ derseniz siz hiçbir şey bilmiyorsunuz demektir” diye konuştu.
“İsrail’in Filistinlilere yaptığı gibi tel örgüler içinde kamplar kurmamış, ‘şehirlerde köylerde ev kiralayın, orada kalın demiş’ Osmanlı Devleti” ifadelerini kullanarak, tehcir edilenlerin her birisine gündelik verildiğini söyleyen ve tehcir sırasında Ermenilere yönelik saldırı yapanların mahkemeye çıkartıldığını ve 67 kişiye idam cezası verildiğini söyleyen Halaçoğlu, “Benim psikolojim bozulmuştu o kadar toplu mezarı açarken. 2003 yılında Kars’ın Derecik köyünde 496 insan bir samanlığa doldurulmuş ve orada yakıymış, toplu mezar halinde kapatmışlar” şeklinde konuştu.
Ermenilerden özür dilenmesini Türk milletinin kabul edemeyeceğini söyleyen Halaçoğlu, “Niye bir tane toplu mezar gösteremediler, sadece ‘Ermeniler öldürüldü’ diyorlar. Siz 1.5 milyon insanı kaç mezara gömeceğinizi biliyor musunuz, 5 bin toplu mezar gerekir. Bir yerde çıkar bunlar, niye çıkmıyor bu mezarlar. Bunu bile düşünemeyen bir mantık adeta Ermenilerden özür diliyor. Böyle bir şeyi Türk milleti olarak kabul etmemiz asla mümkün değildir. Mayıs 1914-15’de tehcir öncesinde, eğer Ermeni çeteleri 128 bin Müslüman’ı katletmişse niye bunları görmezden gelirsiniz. ‘Ermeni çetelerinin yaptığı katliamlardan dolayı Ermenilerin bizden özür dilemesini bekliyoruz’ demesi gerekmez mi?” ifadelerini kullandı.
17 Mayıs’ın Ermeni Mezalim Günü olması konusunda kanun teklifi verdiğini belirten Halaçoğlu, “Van kuşatması sırasında kaçırdıkları genç kız ve kadınları Ermeniler Van Gölü içindeki Akdamar Kilisesi’nde birçoğuna tecavüz etmişler. Bunlar belgelerde kayıtlı. Bunlardan birçoğu iffetlerini korumak için kendilerine Van gölüne atmışlar. Kanun teklifinde eski Van şehrine veya Akdamar Kilisesi’nin iskelesinin bulunduğu yere bir iffet anıtının dikilmesi teklifinde bulundum. Geçen yıllardan beri bu teklifimiz komisyona gelmedi” açıklamasında bulundu.
“24 Nisan Ermeniler için şu bakımdan önemli, bütün beyin takımları Osmanlı Devleti tarafından tutuklandığı için bütün planlamaları suya düşmüş. 24 Nisan’ı soykırım olarak anmalarının sebebi bu” diyen Halaçoğlu, Fransa, Rusya, Amerika gibi devletlerin Türkiye’nin tarihçiler komisyonu kurulması ve bu komisyonun içinde herkesin bulunması teklifine sıcak bakmamalarının temelinde kendi veballeri yatmadığını söyleyerek, “Eğer böyle bir komisyon kurulacak olursa ortaya çıkacak olan sonuç, bu devletlerin Ermenileri nasıl kullandıkları şeklinde olacaktır. Onlara kim ne kadar silah vermiş, hangi sebeple aldatmış ortaya çıkacaktır. Bundan korktukları için, soykırımı parlamentolarında kabul etmek suretiyle kendi suçlarını bir şekilde Ermenilere karşı örtmeye çalışmaktalar” dedi.
Cenevre’de Türkiye Cumhuriyeti Dış İşleri Bakanlığı ile Amerika ve Ermenistan’ın gizli görüşmeler yaptıklarını ve Amerika ve Ermenistan’ın isteği üzerine Türk Tarih Kurumu Başkanlığı görevinden alındığını belirten Halaçoğlu, “Eylül ayını atlatabilseydim bu sorunu çözmüştüm. Birileri bu sorunun çözümünü istemediler. Çünkü ne Amerika’nın işine gelir ne Ermenistan’ın. Sayın Başbakan’ın böyle konuşmasının hiçbir anlamı yok. Bu adımı atmış bir Türkiye Cumhuriyeti Başbakanından hangi tavizleri isteyecekler hep beraber göreceğiz. Devlet yönetimi oyun değildir. Devlet yönetmek için devlet adamı olmak gerekir. Şundan endişeniz olmasın, ecdadımızın bizim yüzümüzü kara çıkartacak en küçük bir yanlışları olmamıştır. Ermenilerden ölenler olmuştur. Bunların büyük çoğunluğu bizimle alakası olmayan ölümlerdir” diye konuştu.
Halaçoğlu açıklamasında şu ifadeleri kullandı: “Hocalı’yı unutmayın, oradaki mantık önemli, ‘Türkler bizim sivillere dokunmayacağımızı düşünürken biz onları yok ettik’ diyen bugün Ermenistan’ın Cumhurbaşkanı olan Sarkisyan’dır.”
