SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Peki Uygun mu?

A- A+ PAYLAŞ

Geleceğin toplu yerleşim alanlarından olmaya aday İkizce Köyü (TEDAŞ karşısı) Mori Gediği mevkiinde kurulacak olan maden ocağı köylülerin ve çevrecilerin tepkisine neden oldu.

Maden ocağının kurulacağı İkizce Köyü sakinleri, kurulacak olan maden ocağının başta tarım alanları ve sulama kanalları olmak üzere çevreye önemli tahribatlar vereceğini, çevreciler de kurulacak olan maden ocağının bölgedeki ekolojik ve doğal dengeyi yok edeceğini öne sürerken şehir planlamacıları ve teknik uzmanlar; bölgenin Malatya’nın batıya açılan kapısı olması nedeniyle yerleşim alanı olarak planlamaların yapılması gerektiğini söylediler. Maden ocağı ruhsatını alan şirketin yöneticileri de yasal çerçeveler içerisinde ruhsat aldıklarını ve çevreye zarar vermeyecek sistemleri kurduktan sonra faaliyete başlayacaklarını söylediler.

İKİZCE KÖYÜNE MADEN OCAĞI
Sıla Konkasör Maden Mermer Mak. İnş. San. Ltd şirketi tarafından Yeşilyurt ilçesi İkizce Köyü Mori Gediği Mevkisinde bulunan ve Ankara asfaltına yaklaşık 5 Km mesafede bulunan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’ndan 14.04.2008 tarihinde aldığı ve 10 yıl süreyle arama-işletim hakkı alındı.

KÖYLÜLER TEPKİLİ
Köy sınırında maden ocağı kurulacağını öğrenen İkizce Köyü sakinleri, maden ocağına ruhsat verilmemesi için topladıkları imzayla köy muhtarı Hüseyin Yazlak ve Haçovalılar Derneği öncülüğünde başta Bakanlık ve Valilik olmak üzere Kaymakamlık ve Özel İdare ile ilgili birimlere başvurdu. Köylülerin ilgili makamlara Muhtar ve Dernek başkanları imzalarıyla 07.12.209 tarihinde gönderdiği dilekçelerde; “İkizce Köyümüze, maden (doğal taş ve mermer) işletmesinin getireceği maddi zarar ve sağlık problemlerinin yanı sıra köy yerleşim alanlarının tamamının şantiye alanına çevrileceği, aynı zamanda şehir merkezine 17 Km uzağında bulunan doğal yaşamın bozulmadığı, Beylerderesi Viyadükünün yapılmasıyla şehre daha da yakınlaşacak olan bölgenin bahsi geçen işletmeyle çevre kirliliğine maruz bırakılmaması gerektiği düşüncesindeyiz.” ifadesi yeraldı.

"ZATEN OCAK VAR.."
Şirketin yöneticisi Hüseyin Bakırcı da “Bitişiğimizde zaten bir ocak var. Yani bölge bakir ve tarım alanı değil. O nedenle başvurularımız ilgili resmi kurum ve kuruluşlarca ve Bakanlıkça kabul edildi. Ocağımız ana karayoluna 5 Km., NATO boru hatlarına 4 Km, köy merkezine ise 2 Km uzaklıkta. Maden Yasasının 3.maddesine göre girişimcinin önünü açmak için meskûn mahale 60 mt.mesafe olması yeterli. Yasal mevzuatlar çercevesinde tüm izin ve onaylar alındı. İşletmemizde Malatya’da ilk kez kapalı filtre sistemini uygulayacağız. Bu sistem ile çevreye zarar değil yarar vereceğiz. Kuracağımız bu işletmeyle Malatya’ya ekonomik anlamda değerler katmayı düşünüyoruz. Girişimcilerin önünü açmamız gerek” dedi.

UYDU KENT İÇİN..
Malatya’nın batıya açılan kapısı olarak görülen ve Beylerderesi Viyadüğünün tamamlanmasıyla kent merkezine alternatif “Uydu kent” adayı olması nedeniyle başta Malatya Belediyesi’nin Mücavir alan, Sağlık Bakanlığının Hastane, İl Özel İdaresinin Hizmet Binası, Bayındırlık Bakanlığının Afet Konutları alanı, Tarım Bakanlığının “Toplulaştırma Alanı” ve benzeri gibi bir çok projenin düşünüldüğü bölge olan İkizce Köyüne maden ocağı arama- işletme ruhsatı verilmesi çevrecilerin ve teknik uzmanların da tepkisine neden oldu.

Şehir plancıları, mimarlar, maden ocağını ana karayoluna en az 30-40 Km içerde olması gerektiğini ifade ederek, “Şehir merkezine çok yakın olan böyle bir bölgeye maden ocağı ruhsatı verilmesi ne kadar sağlıklı? Buna onay vermek kentin gelişmesinin önüne set çekmektir. TOKİ konutlarının hizmete girmesiyle bölgede bulunan maden ocaklarıyla yaşanan sıkıntıların bir daha yaşanmaması ve ilgili birimlerinde bunu görmesi gerekir” diye konuştular.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız