SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Piyasada O İlaç Yok"

0
Güncellendi - 2016-01-21 05:17:30
A- A+ PAYLAŞ

  • Eczacı Odası Başkanı, kanser ilacı sorunu yaşandığını, yine Domuz Gribi için etkili ilacın, yetkililerin olduğu yolundaki açıklamalarına karşın piyasada bulunmadığını söyledi.

Malatya Eczacı Odası Başkanı Tahir Özelçi, Sağlık Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın yayımlamış olduğu genelge nedeniyle kanser hastalarına hastanelerde verilmesi gereken ilacın gecikmeli olarak hastalara ulaştırıldığını ve hayati öneme haiz bu ilaçlara vatandaşın daha kolay erişmesi gerektiğini ifade etti. Özelçi, gribal hastalıklar için etkili olan Tamiflu adlı ilacın ise piyasada bulunmadığını, var ise Halk Sağlığı Müdürlüğü depolarında bunu ücretsiz olarak halka ulaştırabileceklerini söyledi.

Malatya Eczacı Odası Başkanı Tahir Özelçi, ERTV’de Hülya Kaya’nın hazırlayıp sunduğu “Hülya Kaya ile Güne Bakış” adlı programa katılarak eczacıların güncel sorunları hakkında değerlendirmede bulundu.

“O İLACI BİZ ECZANELERDE BULUNDURAMIYORUZ”

Malatya Eczacı Odası Başkanı Tahir Özelçi, Halk Sağlığı Müdürü Dr. Kemal Şener’in, halk arasında Domuz Gribi olarak da bilinen H1N1 virüsü kaynaklı gribal hastalıklara yönelik olarak hastanelerde ve depolarında yeteri derecede Tamiflu adlı ilacın olduğuna ilişkin açıklaması hakkındaki değerlendirmesinde, “Halk Sağlığı Müdürümüz doğru söylemiştir, kendi depolarında bu ilaçlar mevcuttur, hazırda bulunduruyorlardır. Maalesef eczanelerimizde mesela ben Pazar günü nöbetçiydim, Türkiye çapındaki bütün ilaç dağıtım kanallarını araştırdım, Tamiflu adlı ilacı bulabilir miyim diye. Tamiflu yoktu. Tamiflu ilacına ulaşım mümkün değil. Pazar günü de her 5 hastadan birisine Tamiflu yazılmıştı. Depolar bunu bulamıyorlar, üretici firmalardan bunu temin edemiyorlar. Biz Tamiflu ilacın temin edemiyoruz, eczanelerimizde bulunduramıyoruz. Eğer Halk Sağlığı Müdürümüz bizimle irtibata geçerse, biz bu ilacı eczanelerimizde halka ücretsiz olarak dağıtabiliriz. Eczanelerimizde bu ilaç için müracaat çok fazla Tamiflu ile ilgili olarak. Domuz gribinde en etkili ilaç bu. Domuz gribinde veya diğer grip vakalarında antibiyotik kullanımı faydasızdır. Hiçbir zaman antibiyotik ilaca başvurmasınlar. Bunun en iyi tedavisi vücut direncini arttırmak ve dinlenmek, istirahattır. Grip aşısı önleyici bir tedbirdir. Ama onun zamanı var, Ekim ve Kasım aylarıdır. Ama hastalığa hiç yakalanmadıysanız, hastalık döneminde yapılmayan bir aşı bu, hastalanmadan önce, grip virüsü vücudunuza intikal etmeden önce yapılabilecek ve önleyici bir aşı. Onun için hastalığa yakalanmamış kimseler var ise, gelip eczanelerde bu ilacı temin edip bu şekilde korunabilirler” şeklinde konuştu.

“KANSER HASTALARI İLACA 4-5 GÜN SONRA ULAŞIYORLAR”

Son günlerde kanser hastalarının ilaca ulaşmasında çok önemli sorun ve sıkıntılar yaşandığını ve bu sorununda yayınlanan bir genelgeden kaynaklandığını açıklayan Özelçi şunları söyledi:

“Grip salgınından başka, son zamanlarda hastanelerde sürekli yaşanan başka bir sorun daha var. Sağlık Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yayınlamış olduğu bir genelge ile kanser ilaçlarının, Kemoterapi ilaçlarının artık hastanelerde hastaya verilmesi gerekliliğine dair bir genelge yayınladı. Bu genelge ile birlikte artık hastalarımız kanserin enjektal yani iğne formlarını eczanelerde temin edemiyorlar, direkt hastanede temini gerektiği için. Ama maalesef hastanelerimiz- ki mümkün değil, pratikte de mümkün değil, çünkü ilaç sayısı çok fazladır- hangi birini ihale yöntemiyle alacaklar, hangi birini temin edecekler. Pratikte temin edilmesi mümkün olmayan şeyler. Hastanelerimizin ekonomik olarak da durumlarının, özelliklede üniversite hastanelerimizin durumlarının iyi olmadığını düşünürsek ilaç temininde zorluk çekiyorlar. Bu ilaçları temin edemiyorlar. Dışarıda çıkardıkları zaman da hastaneye ödenen ücretten yine kesiliyor. Dışarıda çıkartamıyorlar, hastanenin parası kesilmesin diye. Hasta ortada kalıyor. Hasta ilacını hastanede alamıyor, eczanede alamıyor. 4 gün, 5 gün, 10 gün kanser hastası ilacının temin edilmesini beklemek zorunda kalıyor. Sosyal devlette böyle bir şey mümkün değil. Herkes empati yapsın, kendi hastasının kanser olduğunu düşünsün ve ilaca ulaşamadığını düşünsün. Bence bu uygulamadan acilen dönülmelidir. Kanser ilaçları hayati öneme haiz, hayati önemi gerektiren ilaçlardır. Acilen bu uygulamadan dönülmeli ve eğer hastaneden temin mümkün olmuyorsa eczanelerden temini sağlanmalıdır. Genelge ile ilaç gibi hayati bir şeyin önü kapatılabilir mi, ama maalesef kapatılıyor. Ben Sağlık Bakanımızın da bu konuda yeterince bilgilendirilmediğini düşünüyorum. Sağlık Bakanımızın, Turgut Özal Tıp Merkezi’nde gelip hastaların durumunu görmesini beklerim, çünkü 4 gün- 5 gün ilacın gelmesini bekliyorlar. Temin ediliyor, ama 4 gün- 5 gün sonra temin edilen bir ilacın çok da fazla etkisi yoktur. Kemoterapi de hastanın tedavisinin aksamaması gerekiyor. “

“SAHAYI BİLMEYEN BÜROKRATLAR KARAR ALIYORLAR”

Sorun ve sıkıntının masa başında oturan bürokratların sahayı bilmeden kararlar almasından kaynaklandığını da belirten Özelçi, “Sağlıkta dönüşüm ile halkımızın sağlık hizmetlerine erişimi suretle iyileştirildi. Çok güzel şeyler yapıldı hükümetimiz tarafından. Ama sahada olmayan bürokratlarımızın sahayı çok iyi gözetlemeden, sahada doktor ve eczacı durumun bilmeden, hastane durumunu bilmeden Ankara’da böyle bir karar alıyorlar ve bütün Türkiye çapında uygulamaya sokuyorlar. Sahada olanları görmeden böyle kararlar alırken bu kadar rahat olmamak lazım. İlaç bu sonuçta bir şey, kutsal bir şey, hayati bir şey. Bir karar alırken bunun sonuçlarını düşünmek lazım. Eczacılar ve eczaneler artık şiddete maruz kalıyor. Bunlar sık olmaya başladı. Hastalara fazla yüklenemiyoruz, çünkü o psikoloji ile eczaneye geliyorlar. Biz artık eczanelerimize panik butonu istiyoruz. Artık biz şiddete maruz kalıyoruz” dedi.

Burhan KARADUMAN, Yeni Malatya Gazetesi- malatyahaber.com- ER TV

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız

2 yorum yapılmış

  • Ali (8 yıl önce)
    Eczaneler mümkünse doktor tarafından yazılan ilaçların aynısını versinler en çok kar bırakan neyse onu vermeye çalışıyorlar bide bunun için denetimleri yapsanız
    0
    0
    Yanıtla
  • Kerim Dayı (8 yıl önce)
    Siz görevinizi hiç yapmıyosunuz veya bilinçli olarak yapmyosunuz.neden nöbetçi eczane sayısı nı artrmyosunuz.insanlar her gece çile çekerek eczane aramak zorundamı en az 10 tane olması gereken nöbetçi eczane sayısı 40 yıldır 4 tane ayıp yav.yapamıyosanz bırakın bu işi.
    0
    0
    Yanıtla