SON DAKİKA
SON DEPREMLER

'Projede Teknik Sıkıntı Yok'

A- A+ PAYLAŞ

Karakaya Baraj Gölü üzerindeki Türkiye'nin en uzun demir yolu köprüsü özelliğini taşıyan Fırat Demir Yolu Köprüsünün üzerine iki şeritli karayolu yapılması uygulaması ile ilgili hazırlanan fizibilite raporuna göre, projenin uygulanmasında teknik bir sıkıntı olmadığı kaydedildi.

Fırat Demir Yolu Köprüsü'nün üzerine karayolu yapılması uygulamasının fizibilite raporunu hazırlayan Barbaros Sarıcı, Nick Marianos ve Alp Caner tarafından Vali Ulvi Saran'a bir brifing verildi.

Vali Saran, köprünün hali hazırdaki durumunu incelendiğini ve köprünün yapılan incelemesinde karayolu kullanımı için yeterli olduğunun belirlendiğini kaydederek, Köprünün artan deprem riskine karşı ortaya çıkan takviye yapımının da bu yolla giderilmiş olacağını ifade etti.

Saran, "Yapılan çalışma ile köprü aynı zamanda depreme karşıda dayanıklı hale getirilmiş olacak. Üzerinde karayolu olmasa bile köprüyü bir takviye yapmak zaten gerekiyor" dedi.

Fırat Demir Yolu Köprüsü Fizibilite Raporu'nu hazırlayan ekipte görev alan Barboros Sarıcı, "Deprem yükümüz, çok önemli. Köprünün yapıldığı dönemdeki deprem yükü, 1993 yılında hazırlanan rapora göre artmış durumda. Deprem yükü 1980'de 0.2g olarak ölçülürken, 1993 yılında 0.418 olarak ölçülmüş. Artan deprem yükünden dolayı zaten bir güçlendirme yapılması gerekiyor" dedi.

Sarıcı, köprünün üzerine yapılacak karayolu tabliyesi için hızlı imalat ve montaj, hafif, ekonomik ve deprem performansını arttırıcı, mevcut köprüye en az seviyede müdahale kriterlerini belirlediklerini ifade etti.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız