Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Malatya Milletvekili Adayı Şinasi Kazancıoğlu, AKP'nin Malatya'daki projelerindeki sıkıntılara ve yüksek maliyetlere dikkat çekerek, bunun faturasının millete çıktığını söyledi. Kazancıoğlu, Suriye’deki gelişmelerin, Türkiye ve Malatya boyutu ile ilgili açıklamalarda bulundu.
"Hepsi geciken, hepsi maliyeti arttırılmış projeler.."
Yeni Malatya Gazetesi'ni ziyaret eden Kazancıoğlu, çeşitli konularda değerlendirme yaptı.
AKP hükümeti döneminde Malatya'da yapılan yatırımların, projelerin en büyük özelliğinin, neredeyse tamamının zamanında bitirilememesi, yanlış projelerdirilmesi ve maliyetlerinin olağanüstü artırılması olduğunu, bunun da plansızlıktan, öngörüsüzlükten, becereksizlikten ve kısır siyaset hesaplarından kaynaklandığını belirten Kazancıoğlu, "Erkenek ve Karahan tünelleri, Malatya Arena Stadı, duble yol çalışmaları buna ilk akla gelen örneklerdir. Her iki tünel ve stad için yeterli ön inceleme yapılmadan işe girişilmesi, neticede bu projelerin uygulandığı bölgelerin zeminlerinin sağlam çıkmaması üzerine, maliyetler en az 1-2 kat yükselmiştir. Bu faturayı ödeyen millettir. Malatya- Sivas karayolunda duble yol çalışması yapılırken, Tohma Çayı'nın Karakaya Barajıyla birleştiği bölgedeki mevcut köprünün yanına köprü yapılmadığı için, 4 şeritli yol, burada 2 şeride düşmekte ve tehlike yaratmaktadır."dedi.
Kazancıoğlu, Kuzey Çevre Yolu ihalesinin de benzer nedenlerle 3 kez ertelendiğini, sonunda iptal edildiğini kaydetti.
“Masum İnsanlar Ölüyor”
Suriye'deki iş savaş nedeniyle, Malatya başta olmak üzere Türkiye'nin neredeyse tüm kentlerinde büyük sıkıntılar yaşandığını, bunun AKP'nin uyguladığı politikalardan kaynaklandığını belirterek, “Ülkemiz Adalet ve Kalkınma Partisinin yanlış dış politikaları sonucunda. ABD uygulamak istediği Büyük Orta Doğu Projesi (BOP) kapsamında Ortadoğu da bir çıkmaza sürüklenmiştir.” diyen Kazancıoğlu; “ Her gün binlerce masum Müslüman insan ABD ve Rusya uçaklarının bombardımanı altında öldürülmektedir. Türkiye'nin güney ve güneydoğu bölgesindeki sınırı bölgesinde Türkiye'nin güvenliğini tehdit eden gelişmeler her geçen gün artmaktadır. 2 milyonu aşın Suriyeli Suriye de yaratılan savaş sonrasında Türkiye ye göç etmek durumunda kalmıştır. Bunların yaklaşık on bin kişi Malatya da bulunmaktadır.” ifadelerini kullandı.
Suriye sınırındaki mayınlı alanın temizlenmesi konusuna değinen Şinasi Kazancıoğlu; “Sizde hatırlarsınız 2009 yılında AKP hükümeti tarafından Meclis gündemine getirilen "Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile Suriye Kara Sınırı Boyunca Yapılacak Mayın Temizleme Faaliyetleri ile İhale İşlemleri Hakkında Kanun" Muhalefet partilerinin bu bölgeyi yöre halkının kullanımı için organize tarım alanları olarak bölge halkına tahsis edelim düşüncesiyle itirazlarına rağmen, Türkiye Büyük Millet Meclisinde AKP oylarıyla kabul edildi. Muhalefet partilerinin konuyu Anayasa mahkemesine götürmesi üzerine; Anayasa Mahkemesi 23.7.2009 tarihinde Yürürlüğü Durdurmasına karar verildi ve bu konudaki gerekçeli kararı da 28 mart 2013 tarihinde resmi gazetede yayınlandı. Anayasa Mahkemesinin gerekçeli kararından bir konunun altı önemle çizilerek Türkiye Cumhuriyeti Anayasasın da, hiçbir faaliyetin Hiçbir düşünce ve mülahazanın Türk milli menfaatlerinin … karşısında koruma göremeyeceği- ilkesiyle “Anayasa’nın öngördüğü hukuk düzeni içinde milli menfaatlerin her şeyin üstünde tutulması gereği belirlenmiştir…” Ayrıca, İhale komisyonlarının oluşumu ve çalışmasına ilişkin esas ve usullerin iptal gerçeklerinin önemli nedenidir.” dedi.
“Milli Çıkarlara Ters Düşmektedir”
Yasanın Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki görüşmeleri sırasında, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin Malatya Milletvekili Öznur Çalık’ın bir önerge ile metninde değişiklik yapılarak Suriye sınırındaki mayınlı arazilerin yabancılara tahsis edilmesinin önünü açması konusunda üzüldüğünü dile getiren Şinasi Kazancıoğlu; “5903 sayılı Mayınlı arazilerin temizlenme yasası Anaya Mahkemesi tarafından iptal edilmemiş olsaydı. Bu şartlarda ihale gerçekleşseydi; Türkiye – Suriye sınırında mayından temizlenmesi gereken alan 216 bin dekar büyüklüğünde 877 km. uzunluğunda bölgenin mayın temizleme işinin yabancı şirketlere yaptırılması halinde ise kendi topraklarımızın üstünde, başka bir ülkenin fiili kontrol ve hâkimiyetini 44 yıl süre ile kabul etme durumunun ortaya çıkacaktı ve Türkiye acısında bölge önemli bir güvenlik sorunu olacaktı. Yasanın TBMM geliş hali ile Sayın Öznur Çalık'ın altına imza attığı önerge ile deşik hali Türkiye’nin milli çıkarlarına ters düşmektedir.” İfadelerini kullandı.
“Bu Önergeyi Kimler İçin Verdiler”
“Sayın Öznur Çalık, dün bu önergeyi ne için verdi kimler için verdi.” diyen Kazancıoğlu daha sonra şunları söyledi;
“Bugün "Mağdur Suriye Halkının Yanında, Zalim Esed'in Karşısında Durduk" diyen Öznur Çalık AKP Hükümeti tarafından Türkiye – Suriye sınırında 877 km. uzunluğunda bu bölgeye 3 metre yüksekliğinde duvarı kim ve kimlere karşı örüldüğünü bize izah etmek zorundadır.
Ayrıca, Başbakan danışmanı olan AKP Malatya Milletvekil Sayın Taha Özhan da geçmişte bu konuda hep söz söylüyordu. BOP kapsamında yeni bir haçlı savaşı olarak değerlendirilen Ortadoğu'da Dengeler ve Aktörlerler planı ve projesinin Türkiye ayağının savunucusu ve uygulayıcısı Türkiye'yi Ortadoğu'da herkesten önce bataklığa sokanların, geline bu durumu farkında olan ve karşı görüş beyan eden insanlara ‘Baas zulmüne kahve zeka düzeyi ile bakıyorlar’ diyenlerin, Orta doğuda akan bu kana sebep olanların Malatya adına yetki isteme ve söz söyleme hakları olmamalıdır.”
Görme engellilere verilen söz yerine getirilmedi
Bu arada MHP adayı Şinasi Kazancıoğlu, Yeşiltepe'de eğitimleri aksayan görme engelli çocukların aileleri ile bir araya geldi. Kazancıoğlu, yeni bir okul ve iyi bir eğitim sözü verilerek ikna edilen ailelere karşı iktidarın sözünü tutmadığını görmekte üzüntü duyduğunu ifade ederek, " Nereye gitsek iktidarın yalanları ile karşılaşıyoruz" dedi.
Görme engelli çocukların sorunlarını daha öncede siyasilere aktaran ve verilen sözlere rağmen sorunları devam eden aileler MHP Adayı Şinasi Kazancıoğlu ile bir araya geldi. Böyle bir konunun siyasette konuşulmasından büyük üzüntü duyduğunu kaydeden Şinasi Kazancıoğlu,." Seçim çalışmalarında Yeşiltepe'yi gezerken acı gerçeği bir kez daha gördük. Malatyalı hemşerilerimize il bazında söylenen, hem milli eğitim bakanın söylediği hem de aileden sorumlu bakanın söylediği yalanları ve Malatyalı vekilimizin söylediği yalanları sizlere bir kez daha göstermek istedik. Üzülerek söylüyorum. Görme engeli kardeşlerimize bu okulu gösterdiler (Yeşilyurt vilayetlere hizmet götürme birliği okulu ) Bu okulun fiziki şartları, görme engellilerin eğitimi için uygun değil. Bu okula 24 görme engeli kardeşimizin hiç biri gelmemekte. Çünkü öğretmen yok. 4. Sınıftan itibaren ders alamıyorlar. Hocalar olmadığı için bu kardeşlerimiz mağdur bir vaziyetteler. 3 haftadan beri bu çocuklar evindeler, bu yüzden devamsızlıktan kalmışlar. Aileler perişan." şeklinde konuştu.
Bu konunun takipçisi olacaklarını ve hep gündemde tutacaklarını da ifade eden MHP Adayı Kazancıoğlu, şunları ifade etti;
"Burada büyük bir yalan var. Her sözleri gibi. Normalde görme engelliler için Abdulkadir Eriş ilköğretim okulu tahsil edilmiş durumda. Ama 4. Sınıftan sonra hiç bir kardeşimiz okula gelemiyor. Yalan söylüyorlar. Aynen hızlı tren yalanı gibi, kayısı yalanı gibi çevre yolu yalanı gibi, bu yalanı söylüyorlar. Ben aynı konuyu çok ısrarcı olarak dile getiriyorum. İnanın seçim, siyaset bunlar önemli şeyler değil. Önemli olan insanlarımız mutlu edebilmek. Temel haklarını elerinden almamaktır. Beni sanki yalanın peşine düşüyor gibi lanse ettiler. Allah şahit sahip olduğumuz sorumluluk bizi ne yalana itsin nede yalan söyleyelim. İnşallah en kısa sürede bu mağduriyet giderilir. Ben tekrar tekrar gündeme getireceğim. Malesef bizim şuanda gündeme ve dile getirmekten başka şansımız yok. Ama 1 Kasımdan sonra hizmeti getirmeye çalışacağız söz veriyorum."
Görme engelli evladının eğitimi için yıllardır mücadele eden ve yaşadığı mağduriyeti dile getiren Salih Eser "Şimdi ben şunu söyleyeceğim birincisi Malatya Valisi ne iş yapıyor. İkincisi biz 2014 şubat ayında Ankara'ya gittiğimizde Başbakan sayın Recep Tayyip Erdoğan bize söz verdi. Milli Eğittim Bakanı Nabi Avcı ve Aile ve Sosyal İşler Bakanı Ayşenur İslam bize söz verdi. 19 ay olmuş okul yok, öğretmen yok. Bu çocuklar reklam aracı değil. Benim çocuğum 20 gündür okula gitmiyor. Her gün ağlıyor benim okulum nerde. Benim çocuğum okula gitmek istiyor. Burada çocuklarımız kullanarak reklam yapıyorlar. Ben buradan söylüyorum savcılığa suç duyurunda bulunuyorum. Bu çocuklar okula gidemiyor. "dedi.
