SON DAKİKA
SON DEPREMLER

'Sahip Yok Sahip!..'

A- A+ PAYLAŞ

CHP Malatya Milletvekili Mevlüt Aslanoğlu, TBMM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada belediyeler ve Tekel Fabrikası'nın satışı konularını da gündeme getirdi. Belediyelerin sahipsiz olduğunu, sigara yasağı konulduktan sonra Tekel sigara fabrikalarının düşük değerle satıldığını da belirten Aslanoğlu, "Kurşunu ayağınıza sıktınız" dedi.

Aslanoğlu'nun TBMM Genel Kurulu'ndaki konuşması, tutanaklara şöyle geçti:

"..CHP GRUBU ADINA FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Malatya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinize saygılar sunuyorum.

Şimdi, kanuna baktığımızda, ilk aynen şöyle arkadaşlar: Memurlar ve diğer kamu görevlilerinin çalışmalarında etkinliği artırmak, kamu hizmetlerinin düzenli, süratli, verimli ve ekonomik bir şekilde yapılmasını ve yürütülmesini sağlamak. Çok güzel, katılmamak elde değil.

Şimdi arkadaşlar, deminden beri arkadaşlarım konuştu. Beş yıllık süreçte, biz, devlet memurlarını, en üst, en yüksek şekilde mağdur etmedik diyor. Arkadaştan soruyorum: Bugün açıkladılar, yoksulluk sınırı ne kadar? Bugün açıklandı, 1.200 lira değil mi arkadaşlar. Burada tesadüfen Tarım Bakanım oturuyor, yirmi iki yıllık, yirmi beş yıllık bir veteriner hekimin aldığı maaş kaç paradır? O da 1.200 lira. Yani bu nasıl devlet memurunu mutlu etmek, huzurlu etmek?

Aynen söylüyorum arkadaşlar: Bir Turizm Bakanlığındaki, İçişleri Bakanın Nüfus İdaresinde çalışan arkadaşlarımın aldığı maaşlara bakın, bunların hepsi -bakın, yirmi yıllık şube müdürünün diyorum arkadaşlar, şube müdürünün- yoksulluk sınırının altında. Dikkatinizi çekiyorum, bir.

Bir kere, reform yapıyoruz ya bu yasayla, takdirinize sunuyorum.

İki: Arkadaşlar, kamu hizmeti diyoruz. Halka hizmet değil mi kamu hizmeti? Belediyeler de bir nevi kamu hizmeti vermiyor mu arkadaşlar?

Ah keşke Maliye Bakanım burada olsaydı. Anahtarlar gelecek. Geliyor… Çıktı yola.

Şimdi, üç tane şey var, üç sorum var arkadaşlar.

Bazı belediyeleri bazı belediyelere bağlıyorlar. Ya o belediye halkına hizmet edebiliyor mu ki bağlıyorsun? Bağladığın belediyenin halkına bir sorsana sen buraya gider misin diye, halkına sor ya. Zaten o mevcut belediye halkına yeterli hizmet veremiyor, kaynakları yok, bir de tutuyorsun sen de buraya bağlanacaksın diyorsun. Ya sorsanıza buranın halkına ya. Buranın halkı adam değil mi? Ya sen bu belediyeye gitmek istiyor musun diye niye sormuyorsunuz? Ben bağladım oldu! Hem de Resmî Gazete'de yayımlıyor, anında.

İki: Bazı ilçe belediyelerinin nüfusları düşmüş. Geçen de söyledim, arkadaşlar, ilçe belediyeleri her zaman olmalı. Ama halka hizmet vermek için, işçi parasını dahi ödeyemeyecek bir ödenek gönderdiğin zaman, 150 bin lira olan aylık ödeneğini siz 40 milyona düşürürseniz, bunlar, anahtarı kendinizde görürsünüz. Aynen böyle.

Arkadaşlar yok mu sizin illerinizde ya? Allah aşkına yok mu ya? Sizin illerinizde…

BEYTULLAH ASİL (Eskişehir) - Olmaz mı? Dolu.

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Devamla) - Niye bunu arkadaşlar ya… Bir tek ben mi bunu söylüyorum ya? Hepinizin belediyesi… Hangi partiden olursa olsun, belediye başkanım halkına hizmet ediyorsa şu anda, o insanın onurunu, şerefini, haysiyetini kimse yok edemez. Belediye başkanlarının kapısına adamın birisi geldiği zaman, artık belediye başkanları belediyede yok arkadaşlar, giremiyor. , ödeyemiyor, işçisinin yüzüne bakamıyor. Bir belediyemiz, arkadaş, aylık 100 lira vermiş ki işçileri ekmek alsın. Bu ay maaş ödeyememiş, 100 lira avans vermiş arkadaşlar ya! Neyi konuşuyoruz arkadaşlar ya?

Tabii, bunlar -mevcut ve ilçe belediyeler- kapatılmayacak. Var ya şu bir de meşhur 900 belediyeniz. Ama bu ilçe belediyeleri, arkadaşlar, yaşamını devam ettirecek. Buralar ilçe. Hangi koşullarda… Yazın buraların nüfusu ne oluyor, biliyor musunuz? Halka hizmet edemeyen bir belediyede hangi kamu hizmetinden bahsedebiliriz, hangi kamu hizmetinden? Bunun adı kamu olmaz arkadaş. Bunun adı, o ilçelere yapılan bir zulümdür.

Bir üçüncü belediyeler, kapatılacak belediyeler… Arkadaşlar ya, etmeyin, tutmayın, bir kere… Biraz sonra seçmen kütükleriyle ilgili bir yasa gelecek. Arkadaşlar, bir kere, Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğümüze sorun: Türkiye'de nüfus sayımı doğru yapılmış mıdır? Ben iddia ediyorum: Türkiye'de nüfus sayımı doğru yapılmamıştır. 2 binin altında dediğiniz bazı belediyelere, daha sonra Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü "Bunlar sizin orada oturuyormuş." diye liste gönderiyorlar, ilave ediyorlar. Ama siz, bu belediye 2 binin altında kaldı diye kapatıyorsunuz. Arkadaşlar, Türkiye'de nüfus sayımının gerçekliğinden ben son derece endişeliyim. Bir ülkede… Ben Malatya örneği vereyim. Malatya Belediyesinin nüfusu, ben iddia ediyorum, 550 bin, belediye içinde kalan. Sadece beş yılda 2 bin artırmışsınız. İddia ediyorum: Niye bizim hakkımızı yiyorsunuz? Bu 2 binin altında kalan belediyeler, arkadaşlar, yarın bu yörenin insanları hepinize büyük sorun çıkaracak. Muhtarlıklarla, bu, artık… Yıllarca belediye hizmetine alışmışlar, bu şekilde yönetilemez.

Ben, bir kez daha dikkatlerinizi bu belediyeler konusunda çok… 900 anahtarı alıyorsunuz, Ama, ilçelerden gelecek anahtarı da, Maliye Bakanlığı acaba hesaplar mı? Arkadaşlar, bu belediyelerin sahibi yok, sahibi. Dediler ki: Belediyelerden İçişleri Bakanlığı sorumlu. İçişleri Bakanlığı, sadece, belediyelere soruşturma yapıyor; o da, her belediyeye yapmıyor, bazı belediyelere yapıyor, bazılarına yapmıyor. İçişleri Bakanlığı belediyelerin sahibi değildir arkadaşlar. İçişleri Bakanlığı, belediyelere köstek koyan… Eğer hırsızlık varsa, yolsuzluk varsa, namussuzluk varsa her belediyeye eşit, git, her şeyini yap. Ama, burada, adaletsiz ve eşit olmayan bir koşulda denetim yapıyor. Sadece denetim yapıyor. Güya belediyelerin sahibi İçişleri Bakanlığı.

Maliye Bakanlığı mı? O da belli değil. Belediyelerin sahibi kim arkadaşlar? Türkiye'de belediyelerin her türlü işlerini yapacak, onlara yardımcı olacak, her türlü görevlerini üstlenecek bir bakanlık kurulmadığı sürece, belediyeler Türkiye'de hep yetim kalacaktır ve her belediye kendi yaptığıyla kendi başına buyruk olacaktır ve hep bunlar çıkacaktır arkadaşlar, bir kez daha dikkatlerinize sunuyorum.

Sonra, tabii, yine özelleştirmeden demin bahsedildi arkadaşlar. Arkadaşlar, Tekel… Ne istediniz Tekelden? Yedi yıldır özelleştirmeye aldınız, buraya bir tek çivi çakmadınız, virane yaptınız, virane, ama o işçiler sağ olsun ki, o işçiler, oranın -o eski makinelerle- virane olmaması için elinden gelen her şeyi yaptılar. Göz göre göre, yedi yıldır -hepiniz işletmecisiniz- tek çivi çakılmayan ve çok eski makinelerle üretim yapan bir kurumdan verim alır mısınız arkadaşlar? Kurumlar yaşar, insanlar gibidir, ama siz, bilerek, bilinçli, yedi yıldır bir tek çivi çakmadınız. Tekelin katili Özelleştirme İdaresidir. Hiç, sanki Tekel atmış, "Aman biz bunu başımızdan atalım." mantığıyla baktı, ülkenin millî değerlerini yok etti arkadaşlar.

"4/C" dediniz. Demin Tokat Milletvekilim sordu. Herkes 4/C'lilerin başına ne geldiğini biliyor. 4/C'lileri yok ettiniz. Greyder operatörünü aldınız, bir okula temizlikçi olarak verdiniz. 4/C'de Tekel işçileri bugün fabrikalarından çıkmıyor. O arkadaşlarım ekmeğine sahip çıkıyor, ama Tekeli göz göre göre… Bir şekilde sigara yasağı getirdiniz. Şimdi getirin, o zaman niye getirdiniz? "Türkiye'de sigara yasağı geldi." dediler, Tekelde fiyatı aşağı çektiler arkadaşlar. Silahı ayağınıza sıktınız. Sattıktan sonra niye getirmediniz? Önce sigara yasağı getirdiniz, sonra Tekeli sattınız.

Arkadaşlar, Tekel Türkiye'nin bir millî değeridir. Bir kez daha uyarıyoruz: Burada çalışan arkadaşlarımız ve binlerce, milyonlarca tütün üreticisi… Arkadaşlar, yabancı şirket geldiği zaman Bitlis, Adana ve Malatya fabrikaları anında kapatılacaktır, bunu burada söylüyorum, yazın tutanaklara. "İstanbul'daki Cevizli Fabrikasının arazisi çok kıymetli, burada üretim yapılmaz." diyecekler, onu da yok edecekler. Sayın Milletvekilim, bir Tokat'la, Samsun kalacak şimdilik, beş sene sonra da Türkiye'den bir gram tütün almayacaklar. "Türk tütünü bizim yabancı sigaraların damak tadına uygun değil." diyecekler ve üretim yapılmayacak. Ben bunu söylüyorum. İnşallah bir gün -beş yıl değil dört yıl sonra- burada bunları tutanaklardan size okuyacağım.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Aslanoğlu, lütfen sözlerinizi tamamlayınız.

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Devamla) - Toparlıyorum efendim.

Tekel Türkiye'nin bir değeridir. Sizden ekmek istedi, su istemedi, ama ne su verdiniz ne ekmek verdiniz, yok ettiniz. Bugüne kadar yaşadıysa oradaki işçi kardeşlerimizin aşırı duyarlılığıyla yaşamıştır, yoksa Özelleştirme İdaresi Tekeli yok etmek üzere yola çıkmıştır.

Hepinize saygılar sunuyorum. (CHP ve MHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyoruz Sayın Aslanoğlu."

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız